Birçok danışanıma zayıflarken ciltteki kırışıklıkları önlemek için özellikle işlenmiş sağlıksız yiyecekleri beslenmenizden arındıracağımı söylerim. Çünkü işlenmiş tüm yiyecekler, şeker ve doymuş yağ içeren besinleri yedikten sonra sindirim siteminde parçalanması sonrasında sağlıksız tüm besin bileşenleri vücudumuzun her yerine dağılmakta ve özellikle ciltte sağlıksız görünümün oluşmasında büyük rol oynamaktadır notunu kesinlikle paylaşırım. Ancak sağlıklı yiyecekler tükettiğinizde; yiyeceklerden doğal olarak aldığınız antioksidan, vitamin ve mineraller sindirim kanalından vücuda dağılarak, bu besin bileşenleri toksik öğeler ile savaşarak cildin canlı yapısının korunmasını da sağlarlar.
Eğer yeterli protein almazsanız amino asitler kollojen üretimini sağlamaz ve yüzün özellikle çene alt kısmı ile elmacık kemiklerin üzerindeki dokuların sarkmasına neden olurken, yeterli C vitamini, oleik asit, E vitamini ve antioksidanları sağlıklı yiyecekler ile sağlamazsanız da cildin parlaklığı, gerginliği ile kırışıklıkların artması kaçınılmaz bir sonuç olarak karşımıza çıkar. Bu nedenle zayıflarken cildin aynı sağlıklı dokuyu koruması adına hem beslenme hem de cilt bakımı inanılmaz önemli iki parametre olduğunu sürekli danışanlarıma hatırlatırım. Göz altı kırışıklıkları ve yüzde yaşla oluşan deformasyonu önlemenin yolları bellidir. Beslenmenizde biraz dikkat edeceğiniz ana kurallar sizlerin yıllara meydan okuyan yüz görüntünüze kavuşmasında önemli sırları barındırdığını da hatırlatmak isterim.
Şekerli yiyecekler cildi bozabilir:
Şeker ve şeker içeren birçok yiyecek ne omega 3 yağ asidi ne de cilt için gerekli sağlıklı vitaminleri içermez. Yapılan bazı araştırmalarda şekerli besin tüketimi ile insülin hormonundaki fazla salgılanmanın akne gelişiminde, cildin pürüzsüz yapısının da yavaşça bozulmaya neden olabilecek bir mekanizmanın oluşabileceğine işaret etmektedir. Bazı çalışmalarda şekerli yiyecekler yerine taze sebze, meyve ve yağlı tohumlar olan badem gibi yiyecekleri tüketenlerin zayıflama sürecinde ve sağlıklı yaşamda ciltte oluşan kimyasal reaksiyonları önleyerek daha canlı bir doku onarımına neden olduğu gösterilmiştir.
Domates ciltteki güneş harabiyetini önler:
Bazı sebzeler doğal besin bileşenleri sayesinde yüz bölgesinde güneşin yarattığı dejenerasyonu önleyebilecek kadar etkili olabilmektedir. Özellikle domates oldukça yüksek miktarda içerdiği likopen antioksidanı sayesinde, tüketildikten sonra kolayca emilip kana geçerek yüz bölgesinde oluşan serbest radikallerle savaşarak cildin maruz kaldığı bir dizi kimyasal reaksiyonu da önleyecek kadar güçlü etkiye sahiptir.
Roka ve dereotu göz çevresi kırışıklıkları önleyebilir:
Bu sebzeler bolca klorofil, E vitamini, detoks enzimlerini çalıştıracak antioksidanlar ve mineraller içerir. Yapılan önemli bilimsel çalışmalar deretotu, roka gibi koyu yeşil yapraklı sebzeleri düzenli ve bolca tüketenlerin özellikle göz çevresinde oluşan kırışıklıkların yavaşlamasında önemli rol oynadığını göstermektedir.
Omega 3 cildi gerginleştirir:
Omega 3 kaynağı besinler yüzde elmacık kemiği üzerindeki kollajen doku ve çene altında oluşan yumuşamayı önleyebilen doğal cilt dostu besinlerdir. Sardalya, somon balığı, keten tohumu, ceviz, chia tohumu ve ton balığı daha gergin bir yüze sahip olmak isteyenler için etkili besinler.
A, C ve E vitamininden zengin yiyecekler cildi parlatır:
Amerikan Dermataoloji Birliği ciltteki kollajen dokunun kaybolmaması için kırmızı tatlı biber, çilek, narenciye, lahana ve brokoli gibi besinleri tüketmeyi önermektedir. Bu besinlerin yüz dokusunda yaşla birlikte yer çekimine karşı sarkmaların önlenmesinde etkili olduğunun da altını çizen Amerikan Beslenme ve Diyetetik Akademisi her gün en az 2 büyük kase dolusu C vitamininden zengin sebze ve 2 porsiyon da C vitamininden zengin meyve tüketiminin yeterli olduğunu belirtmektedir. Ayrıca A ve E vitamininden zengin badem, avokado, buğday rüşeymi, balkabağı, havuç ve tatlı patatesin cildin parlak doğal yapısının korunması için tüketilmesi gereken yiyecekler olduğunu belirtmeliyim.
Su ve doğal maden suyu cilde nem kazandırır:
Kuru bir cildin en önemli nedeni yetersiz su içimidir. Su derinin ve diğer tüm organların sağlıklı olmasında esansiyel içecektir. Ayrıca su ve doğal maden suyunda bulunan florür, kalsiyum ve magnezyum gibi mineraller cilt sağlığının korunmasında, cildin nemlenmesinde gereklidir. Günde en az 1.5 L, sıcak havalarda da 2.5 L’ye kadar susamadan su içimi canlı bir cildin istediği doğal sıvıdır diyebilirim.
Uzman Diyetisyen Selahattin DÖNMEZ