Güneşin sıcaklığının yavaş yavaş bizi terk etmeye başladığı kasım ayında soğuktan ziyade, süregelen pandemiden ötürü daha fazla evlerimize kapanıp ailemizle, kendimizle zaman geçirmeye başlayacağız gibi gözüküyor. Belki gönlümüzden geçirdiğimiz gibi ne seyahat edebiliyor; ne de kalabalık neşe dolu sofralarda gönlümüzce dostlarımızla zaman geçirebiliyoruz ama kitaplar sayesinde yeni yerler, yeni insanlar keşfedebilir, bunalan ruhlarımız için başka başka dünyalara pencere açıp, bu zor zamanlarda keyifli anlar yaratabiliriz. Benim de sizlere naçizane birkaç kitap tavsiyem olacak.
Remzi Kitabevi’nden çıkan, geçen ay sonsuzluğa uğurladığım sevgili dedem Jak Kamhi’nin yazdığı “Gördüklerim Yaşadıklarım” adlı kitaptan bahsetmek istiyorum size. Kamhi, hatıralarını derlediği bu kitapta özel yaşamının yanı sıra; ülkemizin sanayileşme sürecini, kendi katkılarını, Türkiye’nin dış politikasının ve uluslararası ilişkilerinin şekillenmesinde oynadığı rolleri ve de vatanına adanmış bir hayatı kaleme aldı. Benim için apayrı yeri olan bu kitabı önermemin sebebi, sevgili dedemin anısını yaşatmanın yanı sıra, Türkiye’mizin tarihinin bazı süreçlerine ışık tutan bilgileri siz okurlarla paylaşma dileğimdir.
Can Yayınları’ndan Albert Camus’nün “Veba”sı belki de günümüz için kaleme alınmış bir başyapıt. Savaş ile salgının iç içe geçtiği zamanlarda, vebanın getirdiği yıkıma ve de sonu gelmeyeceğini bildiği kötülüğe Dr. Rieux, Tarrou ve Grand‘ın başkaldırışı adeta herkese umut kaynağı oluyor. Dünyamızın geçirmekte olduğu bu pandemi sürecinde bizlere umutsuzluğa kapılmadan, inançla hayata sarılmamız gerektiğini, birliğin, beraberliğin değerini hatırlatan bu kitabı, okuma listenize almanızı tavsiye ederim. Kitaptan bir cümle: “Komşumun gözünde kendimi gördüğüm müddetçe varım, isyan ediyorum ki varım.”
Nazım Hikmet sormuş: “Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin? İşin kolayına kaçmadan ama…” Belki mutluluğun resmi değil ama Destek Yayınları’nın biyografi serisinden Ece Sözkesen’in kaleminden “Abidin Dino Ezeli Sürgün” kitabında; gazeteci, senarist, yazar, her şeyden öte harika bir ressam olan muazzam bir adamın; Abidin Dino’nun sanat, sürgün ve aşkın yanı sıra siyasi baskılarla süregelen hayatına tanık olacaksınız.
“Kişilik yapıları da tıpkı burçlar gibi, evrene neredeyse insandan önce dağılmış gibi…“ Artemis Yayınları’ndan çıkan “Kişiliğin Kaderin mi?” adlı kitabında Psikolog Pınar Maro, kişilik yapılarını irdelerken, kendimizi anlamamızı ve hayatımızın efendisi olabilme şansını tanıyıp hayat ile barışmamıza vesile oluyor. Ağlanacak halimize gülmemize, gülerken şifa yolculuğumuzda özümüz ile baş başa kalabilmemize vesile olan bu kitabı, yavaş yavaş yaklaşan kış aylarında okurken keyif alacağınızı düşünüyorum.