Babalar Günü'nü daha özel kılabilmek adına her biri kendi alanında başarılı işlere imza atan stil sahibi babalar ve oğulları ile bir araya geldik. Babalar ve oğulları aynı şıklığı, Hemington Baba&Oğul Koleksiyonu ile yakaladı.
Ortak zevkler aynı şıklık. "Baba" kelimesi hepimizde farklı duygular uyandırsa da, şüphesiz arkamızda durmaktan vazgeçmeyen ve yorulmayan bir dağ, babalarımız. ALEM olarak bu anlamlı günü daha da özel kılabilmek adına her biri kendi alanında başarılı işlere imza atan stil sahibi babalar ile bir araya geldik. Babalar ve oğulları aynı şıklığı Hemington'ın Baba&Oğul Koleksiyonu ile yakaladı.
"Babalık duygusunu doğumdan hemen sonra hissettim. Çok güzel bir sorumluluk hissiyatıydı. Babalık duygusundan sonra çok daha dikkatli ve ölçülü bir yaşama geçiş yaptım. Üç erkek çocuğa sahibim. Kerem yıllarca Fenerbahçe alt yapısında ve milli takımda oynadı. Efecan'da da müthiş bir sporcu ruhu var. Dolayısıyla evde sürekli bir spor gündemi hakim. Haliyle birlikte en çok spor yapmayı ve spor müsabakalarını izlemeyi seviyoruz. Babalar Günü ise bende her zaman güzel duygular uyandırdı. Benim babam çok özel bir adamdı. En önemli özelliği de denge ve adalet duygusuydu. Ben altı kardeşin beşincisiydim. Küçük olduğum için de genelde beni biraz kollardı. Ben de hem iş hem de aile hayatımda her zaman onu örnek almaya çalışırım. Benim için hep özeldi. Son zamanlarında da yoldaşımdı. Babalar Günü'nü çocuklarımla beraber yemekte kutlamak benim için her zaman en güzel aktivite olmuştur."
"Babalık duygusu ile 2012 yılında Beren'in doğumu ile tanıştım. Beren'in doğumuyla önceliklerim ve hissettiğim sorumluluklarım değişmeye başladı. Onu kucağıma alır almaz 'Babayım ben!' duygusunu en derinden hissettim. Çocuklarımla her anne-baba gibi çok değerli, çok özel ve keyifli paylaşımlarım var. Kızlarımla tenis, oğlum Eren Berk ile de arabaya dair her oyunu oynamak favorimiz. İlk Babalar Günü'ne eşimin yaptırdığı bir pasta, kahvaltı sürprizi ve anlamlı mektubu ile başlamıştım. Çocuklarımın da çok güzel sürprizler hazırlayan mizaçları var. Benim için en değerli olan Babalar Günü hediyesi, doğumları ile hayatımın sonuna dek armağan ettikleri bu güzel ve değerli babalık misyonu. Baba olmak beni değil ama yaşamımı ve zaman çizelgemi değiştirdi. Şimdi hayattaki birçok planımı evlatlarıma göre yapıyorum. Çocuklarımın kararlarını deneyimlemesi konusunda mümkün olduğunca destekleyici ve onları elinden geldiğince anlayan bir baba olmaya çalışıyorum. Her Babalar Günü'nde ise güne çocuklarımın sürprizleri ile başlamanın keyfini çıkarıyorum."
"Baba olduktan sonra hayatımdaki sosyal yaşam, düzen ve sorumluluk kavramlarının anlamları değişti. 'Babalık anneliğe göre daha geç hissedilen bir duygu' derler fakat ben eşimin hamilelik döneminden doğum sonrasına kadar tüm sürecin içindeydim. Doğumdan sonra iki yıl boyunca oğlumu ben yıkadım, altını değiştirdim, elimden geldiği kadarıyla eşime yardımcı olmaya çalıştım. Bu sebeple oldukça hızlı adapte oldum. Oğlum Baran Cumhur'un tabiriyle yaramazlık arkadaşıyız biz. Doğa yürüyüşleri, spor, baş başa yemek, sinema, alışveriş, ders çalışmak gibi birçok aktiviteyi beraber yapıyoruz. İlk Babalar Günü'mde oğlum bana ilk kez 'baba' demişti. Yaşadığım duygu tarifsiz. Aldığım ilk Babalar Günü hediyesi de beraber olan resimlerimizle hazırlanan bir paketti. Ama zaten kendisinin yanımda olması en büyük hediyemdi. Baba olduktan sonra kendimi daha güçlü hissetmeye başladım. Sonsuz sevginin getirdiği bir sorumluluk yüklendi. Ben babamı kaybedeli 21 yıl oldu. Biz onunla baba-oğul olarak çok vakit geçirirdik. Hatta babamın iş seyahatlerine dahi beraber giderdik. Ben de çok iyi bir baba olmaya, olabilmek için de her gün öğrenmeye çalışıyorum. Ben genelde böyle özel günlerde, eşim, oğlum ve çok sevdiğim aile büyüklerim ile beraber olmayı seviyorum. Bu Babalar Günü'nde de yine öyle yapacağız."
"Çocukları kucağıma almamla beraber yaşadığım deneyim, bana herhangi bir şeyi ne kadar çok sevebileceğime dair kendi kapasitemi fark etmemi ve hayatımda önemli sandığım her şeyin aslında nasıl geri planda kalabileceğini anlamamı sağladı. Babalık duygusunu ilk kez büyük oğlum Kaan'ın doğumuna tanıklık ettiğim ve sesini ilk duyduğum an hissettim. Önceleri olabildiğince kuralsız ve mümkün mertebe kaygısız yaşarken, baba olduktan sonra bir anda sıfırdan kurallar inşa ettiğimi fark ettim. Çocukların aramıza dahil olmasıyla birlikte artık ev hayatıma, işlerime, çevreme, sağlığıma ve genel düzene çok daha fazla dikkat etmeye ve bunları önceliklendiren kurallar uygulamaya başladım. Oğullarımla birlikte vakit geçirmekten en çok hoşlandığım anlar, onların bana arka arkaya sorular sorduğu ve hiç durmadan, bazen saatlerce konuştuğumuz zamanlar. İlk Babalar Günü'mü ise eşim, Kaan'a beş aylık hamileyken yaşamıştım. Eve kendi babalarımızı ve ailelerimizi davet etmiştik. Eşim gülerek yanıma gelip, "Artık sen de babasın" diyerek, henüz doğmamış Kaan'ın ağzından yazılmış kutlama kartını uzatmıştı. Çok duygulanmıştım. Onunla birlikte gündelik hayatın basit her anına renk geldi. Benim babam son derece anlayışlı, uyumlu, kibar ve yumuşak sözlü biridir. Profesör olduğu için anlatmayı ve öğretmeyi çok sever; benim de onunla hatırladığım ilk anılarım hep bana bir şeyler öğrettiği, gösterdiği anılardır. Belki benim de kendi çocuklarımla konuşmayı bu kadar sevmem oradan geliyordur. Son bir yıldır, eşimle işlerimizin aşırı yoğunluğu sebebiyle, çocuklarımızla yeteri kadar baş başa vakit geçirme fırsatı bulamadık. Bu sebeple gelecek her özel gün ve fırsatı, mümkün olduğunca gürültüden uzak, baş başa geçirmeyi planlıyoruz."
"Geçmiş kuşaklardan bugüne babalara en çok kodlanan kavram sanırım sorumluluk. Bende de öne çıkan bu hislerin başında sorumluluk geliyor. Duygu olarak en keyiflisi ise sevgi. Babalıkla birlikte, olayları ve durumları olduğu gibi kabullenmeyi, daha sakin kalabilmeyi ve daha anlayışlı olabilmeyi öğrendim. Buna karşın adaletsizliğe, eşitsizliğe, kaba kuvvete ise daha müsamahasız bir bakış açısına geçtim. Şanslıyım ki babalığı hem erkek hem de kız çocuklarımla tattım, her birinden ayrı şeyler öğrenmeye ve keşfetmeye devam ediyorum. Babalık psikolojisine ise eşimin hamileliğini öğrendiğim an girdim. İlk andan itibaren mutluluk, sevgi, gurur, kaygı gibi hisleri yoğun bir şekilde hissettim. Çocuklarımla bir şeyler okumaktan, izlemekten, sohbet etmekten çok keyif alıyoruz. Kaan benimle ofiste zaman geçirmeyi de seviyor. İlk Babalar Günü'nde bulutların üzerinde gibiydim. İlk Babalar Günü hediyem ise bir gömlekti. O an için hediyenin ne olduğunun hiçbir anlamı ve önemi yoktu aslında, baba olmanın kendisi başlı başına bir hediyeydi zaten. Baba olmak bana dünyayı, insanları, olayları çok daha farklı izleme ve her durumu daha farklı değerlendirebilme özelliği kattı. Benim babam çok duygusal ve fedakar bir baba olmakla beraber bana kıyasla duygularını ve düşüncelerini çok daha az dile getiren bir insandı. Beni sevdiğini ve benimle gurur duyduğunu hep hissettim ama bunu kelimelere hiçbir zaman dökmedi. Ben aksi olmaya çalışıyorum. Bu sene Babalar Günü'nde Yunanistan seyahatine çıkmayı düşünüyoruz. Gezmekten çok keyif aldığımız Atina'da vakit geçirmeyi planlıyoruz."
"İlk babalık hissiyatımı, Atlas ile hastane odasında göz göze geldiğimde yaşadım. Korunmasız, ilgi ve şefkate ihtiyacı olan kendi canımdan birini gördüğüm anda, "Evet bu benim oğlum ve onun için her şeyi yapmaya hazırım" dedim. Baba olduktan sonra kişisel önceliklerim değişti. Arkadaşlarımla yaptığım PlayStation turnuvalarını artık oğlumla yapıyorum. Eskiden aktif takip ettiğim maçlara, oğlum üzülmesin diye artık o müsait olunca gidebiliyorum. Bazı kurallarım da yıkılmadı değil tabii. Uyku düzenime çok önem verirdim. Deliksiz uyumadan sete hayatta çıkmayan ben, oğlumun bebeklik döneminde sete hiç uyumadan ya da 1-2 saatlik uykuyla, hatta yarım ezberle gittiğimi bilirim. Atlas çok sıcakkanlı bir çocuk, teması çok seviyor. O yüzden sanırım en sevdiğimiz aktivite, o benim üzerimde yatarken bir çocuk filmi izlemek ya da salonun ortasında güreşmek. Futboldan aldığımız zevki söylemiyorum bile. İlk Babalar Günü'nde Atlas'ı dedesine götürmüştüm. Babamın bana yaptığı fedakarlıkları elimden geldiğince ona da yapacağıma dedesinin önünde söz vermiştim. Mutluluktan ağlaşarak geçirdiğimiz bir Babalar Günü olmuştu. Şu ana kadar hiç Babalar Günü hediyesi istemedim; çünkü benim için en büyük hediye onun varlığı. Baba olmak, halihazırda planlı biri olan bana daha fazla planlama becerisi ve planlamada esneklik kazandırdı. Düşünün, basketbola olan ilgisini sezip tüm spor ihtiyaçlarını alıyorsunuz, kursa yazdırıyorsunuz, set saatlerinizi antrenmanlara göre planlıyorsunuz, sonra oğlunuz geliyor ve diyor ki: Ben sıkıldım! Sanırım baba olmanın bana kattığı şeyler arasında sabır da var. Benim babam, mutlu sonla biten kitap ve film sonlarındaki, koşarak dakikalarca sarıldığınız karakter gibidir. Elindeki imkanlarla bizi son derece iyi eğittiğini, vicdanlı bireyler olarak yetiştirdiğini biliyorum. Umarım ileride Atlas da aynı şeyleri benim için söyler. Ama şunu biliyorum ki babamın eline babalık konusunda su dökemem. Bu sene Babalar Günü'nde oğlumu alıp dedesine götürüp hep beraber fotoğraf albümlerinde zaman yolculuğuna çıkmak istiyorum. Biliyorum ki babamla birlikte benim de gözümden yaş gelecek."
Fotoğraflar: Ertan Demirbilek
Baba ve oğullarımızın tüm kombinleri, Hemington 2023 Yaz Baba&Oğul Koleksiyonu'ndandır.