Dört sene önce yine ALEM'in kapağındaydız. Kapadokya'da harika bir çekim gerçekleştirmiştik. O güne dair neler hatırlıyorsunuz?
Kapadokya'daki o gün çok güzeldi. Fotoğrafçı ve bütün ekip harikaydı ve tabii ki ortam büyüleyiciydi. Çok iyi korunmuş büyüleyici bir tarihi bölge. Kapadokya kesinlikle ziyaret edilmesi gereken eşsiz bir yer. Kapak çekiminin styling'i de çok hoşuma gitmişti; son derece farklı, renkli kıyafetler giymiştim. Kendimi bambaşka biri gibi hissetmiştim, çok değişik bir deneyimdi.
Müziğin hayatınızda başrolü üstleneceğini ne zaman fark ettiniz?
Tüm tanışmalarım bir şekilde beni sesime götürüyordu. Acı verecek seviyede bir utangaçlığa rağmen nereye gidersem gideyim pop, bazen rock ama özellikle de arya söylerken buluyordum kendimi. Tüm hayatım boyunca bazen şüpheye düşsem de ilerleyen günlerde birine rastlıyordum ya da şarkı söylemem için teklif alıyordum, çoğu zaman da görkemli etkinlikler için inanılmaz ve alışılmaldık yerlerde.
Resim de yapıyorsunuz. Sergi açmayı planlıyor musunuz?
Evet; resim, fotoğraf ve taş baskı çalışmalarımı sergileme planım var.
Bugünlerde kimleri dinliyorsunuz?
Jacqueline du Pré ve Pablo Casals'ı.
En büyük hayaliniz nedir?
Gerçekleştiğinde size söylerim. Gerçekleşmesini istediğimiz hayaller aşka benzer. Kaybetmemek için ondan bahsetmememiz gerekir.
Röportaj: Ayça Barut Tanman
Fotoğraflar: Haris
RÖPORTAJIN DEVAMI BU HAFTA ALEM'DE.