Merkezi Miami'de bulunan ve dijital sergileriyle ilgi çeken Superblue Sanat Merkezi, New York ve Londra'da sürükleyici sanat deneyimleri yaşatmaya hazırlanıyor. Teknoloji ve hayal gücünü buluşturan; izleyiciyi de içine çeken heyecan verici performanslara ev sahipliği yapan Superblue, iki yeni sergi ile dikkat çekiyor. Superblue'nun sürükleyici sanat deneyimlerinden ilki, Manhattan'da Shed sanat kurumunun taşınabilir devasa kulübesinde sergilenecek olan yüzen heykeller. 29 Eylül-19 Aralık günleri arasındaki sergi "Kırılgan Gelecek" (Fragile Future) adını taşıyor. Amsterdamlı iki sanatçının gerçekleştirdiği bu ilginç çalışma, koreografili rüzgar makineleri ile kontrol edilen kinetik heykellerden oluşuyor; bu gösteride LED ışıkları da kullanılıyor.
Böylece New Yorklular uzun karantina dönemi sonrasında, etkileyici bir sanat deneyimini fiziksel olarak da yaşayacaklar. Devasa kulübenin engin karanlığına daldığınızda, gökyüzünde yüzen devasa beton bloklar ve rüzgarda parlayan tohumlar gibi uçuşan ışıklarla büyülü bir atmosferin içine de dalıyorsunuz. DRIFT'in iki sanatçısı, tüm duyularımıza hitap eden bu atmosferi kinetik tesislerde ses, hareket ve film ile yaratmışlar. Gezegenimizin geleceği için, ütopik bir bakış açısı öneriyor; insanlığı alternatif çözümler hayal etmeye davet ediyorlar. Artnewspaper'a göre, hayli maliyetli olan bu dev gösterinin masrafları da, Superblue Sanat Merkezi ve kültür kurumu Shed tarafından paylaşılmış.
Superblue'nun ekim ayında Londra'da gerçekleştireceği ikinci sergisi "Sessiz Sonbahar"da ise, insana duyarlı bir ağaçtan elinize sis baloncukları düşecek! "Sessiz Sonbahar" gösterisi, Londra Mayfair'de, Burlington Gardens'ta Pace Galllery'de ekim ayında kapılarını açıyor. Bu performansta Japon mimar Azusa Murakami ile İngiliz sanatçı Alexander Groves'un kurduğu Studio Swine'in imzası var. Bu da duyulara hitap eden bir sanat deneyimi. "Silent Fall" (Sessiz Sonbahar) enstalasyonunda, içeriye girdiğinizde kokunuz ve varlığınızdan etkilenen duyarlı bir ağaçtan elinize sis baloncukları düşüyor; tıpkı sonbaharda dökülen yapraklar gibi. Bu sis baloncuklarına elinizde dokunduğunuzda dağılıyor, özel bir eldivenle tuttuğunuzda ise büyülü balonlar öylece duruyor.
Superblue Sanat Merkezi, sürükleyici dijital gösterilerde başı çeken Japon sanat grubu teamLab'in sergilerine de yer veriyor ve projelerine destek sağlıyor. Teamlab grubunun, 2021 baharında Japonya'nın ünlü erik bahçesi Kairakuen Garden'de gerçekleştirdiği dijital sergisi de bunlardan biri. Teamlab, tarihi 1800'lü yıllara uzanan, 100 türde 3 bin erik ağacının bulunduğu Kairakuen Bahçesi'ni bir sanat alanına dönüştürdü. Burada teknolojinin yardımıyla, ağaçlarına gövdesine yansıyan ışık oyunlarıyla "Doğanın Dijital Hali" (Digitized Nature)" sergisini gerçekleştirdi. Bu deneyimde de ziyaretçiler bahçeyi gezerken erik ağaçlarına yaklaştıklarında, ağaçlar onların varlığıyla etkileşime giriyor, gövdeleri rengarenk ışıklar içinde birer tabloya dönüşüyordu.
TeamLab grubunun, Superblue'de yer alan bir başka sergisi de "Heykel ve Yaşam Arasında Kütlesiz Bulutlar" oldu. Bu gösteride de ziyaretçiler sis baloncukları yayan, insanların arasında değişik şekiller alan köpükten heykeller arasında yürüdü.
Pandemi günlerinde Miami'de 50 bin metrekare genişliğinde devasa bir depoda kurulan Superblue, izleyiciye sanat ürünü yerine, heyecan verici deneyimler sunuyor. Kuruluş amacı, "bireylerin sanat ihtiyacını acilen karşılamak için" şeklinde açıklanıyor; "bu sergilerin, insanların arkadaşlarıyla, toplumla, heyecan verici bir şekilde yeniden bağlantı kurmasının bir yolu olduğu" ifade ediliyor.