Her tasarım, bir dönemin estetik anlayışını yansıtırken, aynı zamanda bireysel ve kolektif kimlikleri şekillendirir. Modanın sanatla kurduğu diyalog, onu yalnızca bir tüketim nesnesi olmaktan çıkarıp, tarih ve kültürle iç içe geçmiş bir ifade biçimine dönüştürür. 2025'in en dikkat çekici moda sergileri de estetiğin sınırlarını zorlayarak geçmiş ile geleceği buluşturuyor. Altının görkemini ve tekstilin zarafetini keşfeden Musée du Quai Branly'den, kadın sanatçıların hikâyelerini görünür kılan Max Mara enstalasyonlarına uzanan bu sergiler, modanın yalnızca bir giyim biçimi değil, toplumsal belleği şekillendiren güçlü bir anlatı olduğunu gösteriyor. Biz de 2025 yılında görülmesi gereken moda odağındaki sergileri mercek altına alıyoruz.
Louvre'un ihtişamlı salonlarında modayla sanatın zamansız diyaloğuna tanıklık etmeye hazır olun. "Louvre Couture" sergisi, dekoratif sanatların ihtişamını çağdaş modayla buluşturuyor. Cristóbal Balenciaga'dan Iris van Herpen'e uzanan ustaların eserleri, Louvre'un muhteşem koleksiyonlarıyla iç içe geçerek, ilhamın zaman ve mekân tanımadığını gözler önüne seriyor. Antik rölyefler, zarif 18. yüzyıl tabloları ve ihtişamlı altın-gümüş eserler, Karl Lagerfeld'in ikonik Chanel tasarımlarıyla yan yana. Moda, bir tarih anlatıcısı gibi, geçmişin görkemini bugüne taşıyor. Küratör Olivier Gabet'nin de dediği gibi: "Moda, sanat ve zanaatkarlıkla konuştuğunda, bambaşka bir anlam kazanıyor." Louvre'un ilk moda odaklı sergisi, köklü bir mirasın gelecek nesillere nasıl ilham verdiğini keşfetmek için benzersiz bir fırsat sunuyor.
Tarih: 24 Ocak – 21 Temmuz 2025
Mekan: Musée du Louvre, Fransa
Kyoto Kostüm Enstitüsü, modanın salt estetik bir ifade olmaktan öte, derinlemesine kişisel bir keşif yolculuğu olduğunu hatırlatıyor. "Love Fashion: In Search of Myself" sergisi, aşk, arzu ve kimlik temaları etrafında şekilleniyor. Kıyafetlerimiz, bizi şekillendiren duyguların ve arzuların bir yansıması. Jonathan Anderson, Miuccia Prada, Alexander McQueen ve Rei Kawakubo gibi isimlerin tasarımları, moda ve duygu arasındaki karmaşık ilişkiyi sorguluyor. Sergi, giydiklerimizin bizi nasıl dönüştürdüğünü, başkalarıyla olan bağlarımızı nasıl etkilediğini ve kimliğimizi nasıl inşa ettiğimizi keşfetmemizi sağlıyor. KCI'nin büyüleyici koleksiyonlarından seçilen parçalar, modanın duygusal ve psikolojik katmanlarını derinlemesine inceleyen bir anlatı sunuyor. Moda, bazen bir zırh, bazen bir kaçış, bazen de bir aşk mektubu formatlarında karşımıza çıkıyor.
Tarih: 16 Nisan- 22 Haziran 2025
Mekan: Tokyo Opera City, Japonya
Tasarım Müzesi, modanın yüzme kültürüyle yüz yıllık etkileşimini keşfetmeye davet ediyor. "Splash!" sergisi, yalnızca mayo tasarımlarının evrimini değil, aynı zamanda spor, beden algısı ve teknolojinin yüzme modasına etkilerini de inceliyor. Pamela Anderson'ın efsanevi kırmızı Baywatch mayosundan, NASA iş birliğiyle geliştirilen ve yarışlarda üstünlük sağladığı için yasaklanan Speedo LZR Racer'a uzanan ikonik parçalar ziyaretçileri bekliyor. 1924 Paris Olimpiyatları'ndan 1980'lerin Speedo şortlarına kadar tarih boyunca değişen stil anlayışını gözler önüne seren sergi, yalnızca nostaljik bir yolculuk sunmakla kalmıyor; sürdürülebilir moda, erkek mayolarının evrimi ve açık su yüzme gelenekleri gibi konulara da ışık tutuyor.
Tarih: 22 Ocak – 23 Şubat 2025
Mekan: The Design Museum, İngiltere
Palais Galliera, 2025 yazında Rick Owens'ın karanlık, avangart ve özgün dünyasının kapılarını aralıyor. Owens'ın 90'lardan bugüne uzanan cesur, heykelsi ve radikal tasarımları, yalnızca moda değil, bir başkaldırı manifestosu olarak sergileniyor. Bu retrospektif, klasik moda sergilerinin ötesinde, sınırları zorlayan bir deneyim sunuyor. Owens, Palais Galliera'nın dış cephelerini dahi dönüştürerek, geleneksel müze duvarlarını yıkıyor ve moda dünyasının sınır tanımaz doğasını gözler önüne seriyor. Brutalist mimariden gotik sanata, Hollywood estetiğinden punk kültürüne kadar farklı akımlardan beslenen Owens'ın eserleri, bir moda defilesinden çok, sanat ve anarşinin iç içe geçtiği bir sahne yaratıyor. Her tasarım, sisteme karşı estetik bir meydan okuma. Bu sergi, yalnızca modayı değil, normları ve kabul gören güzellik algılarını da sorgulamaya davet ediyor.
Tarih: 28 Haziran 2025- 4 Ocak 2026
Mekan: Palais Galliera, Fransa
Altının zarafeti ve tekstilin ince işçiliği, ""Au Fil de L'or" sergisinde bir araya geliyor. Musée du Quai Branly, bu değerli metalin tarih boyunca moda ve tekstil sanatındaki etkisini mercek altına alıyor. Fas'tan Japonya'ya uzanan bu serüvende, altın ipliklerle işlenmiş kimonolar, ipek kumaşlar ve geleneksel kostümler, altının tarih boyunca gücün, zarafetin ve statünün simgesi olarak nasıl kullanıldığını gözler önüne seriyor. Sergi yalnızca geçmişe odaklanmakla kalmıyor; çağdaş tasarımcı Guo Pei'nin ihtişamlı eserleriyle altının modern moda dünyasındaki etkilerini de ele alıyor. Altın, yalnızca bir materyal değil, aynı zamanda bir anlatıdır. Parıltısı yalnızca yüzeyde değil, taşıdığı anlamda da saklıdır. "Au fil de l'or" sergisi, bu büyüleyici hikâyeyi keşfetmek için eşsiz bir fırsat sunuyor.
Tarih: 11 Şubat - 6 Temmuz 2025
Mekan: Musée du Quai Branly, Fransa
Sanat ve modanın kesişim noktasında, kadınların yaratıcı gücünü kutlayan bir sergi: "Time for Woman!" Max Mara'nın 20 yıldır kadın sanatçıları destekleyen Art Prize for Women ödülü, Palazzo Strozzi'deki bu retrospektifte taçlanıyor. Dokuz sanatçının video, heykel, enstalasyon ve tekstil gibi farklı disiplinlerde ürettiği eserler, kadın kimliği, hafıza, mitoloji ve beden algısı gibi geniş temalar etrafında şekilleniyor. Antik Grand Tour geleneklerinden çağdaş feminist anlatılara uzanan bu sergi, sanatçıların İtalya'da geçirdikleri süre boyunca nasıl dönüştüklerini gözler önüne seriyor. Kadın sanatçıların anlatıları, tarih boyunca silinmiş seslerin ve unutturulmuş hikâyelerin izini sürüyor. Palazzo Strozzi, bu sergiyle sanatın yalnızca bir ifade biçimi değil, aynı zamanda bir direnç aracı olduğunu hatırlatıyor.
Tarih: 17 Nisan- 31 Ağustos 2025
Mekan: Palazzo Strozzi, İtalya
Fotoğraflar: Getty Images Türkiye