Alerjik reaksiyonlara karşı doğal propolis oldukça etkilidir. Propolis; arılar tarafından doğadan toplanan yapısında flavonoid ile terpen adlı güçlü antioksidanlar sayesinde vücudun iç temizliğini sağlayan arı ürünüdür. Araştırmalar yenilen propolisin vücutta normal hücrelerin faaliyetlerinin kötü hücreler tarafından da engellenmesini sağlayarak vücut sisteminin normal çalışmasını desteklediğini göstermektedir. Yapılan önemli bilimsel çalışmalar propolisin histamin ve serotonin kaynağı olduğunu bildiriyor. Histamin ve serotonin doku hormonları olup, direk hücrelerde kalan bileşiklerdir ve bu bileşikler propolis tüketildikten sonra alerjik reaksiyona neden olan maddelerin hücrelere sızıntısını önleyerek alerjik reaksiyonların vücutta görülmesini de önleyebilmektedirler. Günde 100 mg. ile 300 mg. kadar alınan propolis sindirim sisteminde yavaşça çözülerek kana geçmekte, kanı sterilize ederek toksinlerin alerji yapma yükünü azaltarak sağlığı koruyucu birçok fonksiyonda doğal savunma gücü gösterebilmektedir. Ayrıca düzenli olarak tüketilen propolis, mide mukozasını ülsere karşı korumakta, midede gelişmiş yaraları küçülterek tedavi edebilmekte ve halsizliğe karşı vücudumuzu koruyabilmektedir. Bu arı ürünü felürik asidi yapısında bulundurmasından dolayı birçok bakteriye karşı doğal antibiyotik etki göstererek enfeksiyonlardan korunmada da önemli rol oynamaktadır. Arı propolisi virüslere karşı son derece etkilidir ve solunum yolları ile orta kulak enfeksiyonlarının oluşmasını önlemede de virüs öldürücü olarak faaliyet gösterir. Günümüzde propolis; arı sütü, polen ve bal ile karıştırılarak kullanılmaktadır. Hastalıklardan korunmak, alerjiyle baş edebilmek, bağışıklık sisteminizi güçlendirmek ve sindirim sisteminin doğal sağlığı için propolis içeren arı ürünlerinden çocuklarda 1-1.5 çay kaşığı, yetişkinlerde de 2 tatlı kaşığını süt ya da yoğurda karıştırarak kahvaltıdan önce tüketmenizi tavsiye ederim. İçerisinde özellikle arı sütü olan karışımların mutlaka soğuk dolaplarda satılanlarını almalı, evinizde de buzdolabında saklamanızı, kavanozu açtıktan sonra 6 ay içinde de tüketmenizi öneririm.
Uzman Diyetisyen Selahattin DÖNMEZ