2024 MTV Avrupa Müzik Ödülleri: Unutulmaz Anlar
2 dakika okunma süresi
Modaya olan tutkunuz ne zaman başladı?
Çocukluktan bu yana moda ile iç içeyim. Annemin atölyesi vardı giyim üzerine, fırsat buldukça oraya gider kumaşlarla oynardım. Kendimce tasarımlar yapar, keserdim. Moda benim için hem aileden hem de çocukluktan gelen bir tutku.
Maraslı Design'ın yola çıkış hikayesini sizden dinleyebilir miyiz? Markanızı hayata geçirmeye nasıl karar verdiniz?
Ben her ne kadar mağazamı yeni açmış olsam da yıllardır bu sektörün içindeyim. Az önce de bahsettiğim gibi aileden ve çocukluktan gelen bir tutku. İran'da da hazır giyim üzerine çalışıyoruz. Türkiye'ye yerleştikten sonra burada da kariyerime devam etmek istedim. Türk vatandaşlığını ve Maraşlı soyadını aldıktan sonra basamakları bir bir çıkmaya başladık ve sektörde fiili olarak 'biz de varız' dedik.
Markanın hem tasarımcısı hem de sahibisiniz. Bu iki sorumluluğu beraber yürütmenin zorlukları neler?
Çok zor. Farklı bir ülkede iş kurmak gerçekten zor oldu. Türkiye'de ilk birkaç yıl sancılı geçti. Tasarımlarım üç ay öncesinden hazırdı, o konuda zorluk yaşamadım fakat tek başına atölye kurmak, mağaza açmak kolay olmadı ama bu zorlukların meyvelerini almaya başladım. İstediğim ekibi buldum ve beraber uyum içinde bir düzen yakaladık.
Maraslı Design'ı nasıl kodlarsınız?
Soy ismimi çok seviyorum, ağır ve asil duruyor. Markamın ismini de Maraslı olarak tercih ettim. Bundan dolayı Maraslı Design'ı da, asil, şık ve kaliteli olarak kodlayabilirim. Birbirini tamamlıyor bir noktada.
Tasarımlarınızda ilham kaynaklarınız neler? Yaratım süreciniz nasıl ilerliyor?
Ben her zaman nasıl ki kendimi şık görmek istiyorsam başka kadınları da aynı şekilde şık görmek istiyorum. Bütün tasarımlarımda kendimden izler var. Yolda gördüğüm herhangi bir kadın bu açıdan benim ilham kaynağım olabiliyor. İlk gördüğümde bile 'bu rengi tercih etmeli, şu kumaş daha hoş durur üzerinde' diye hayal etmeye başlıyorum. Giymeyeceğim ya da farklı bir markada gördüğümde tercih etmeyeceğim tasarımları, başka kadınlar için de tercih meselesi haline getirmemeye çalışıyorum. Kıyafetlerin duruşlarını yalnızca hayal etmiyorum; aynı zamanda üzerimde görerek de farklı vücut tiplerindeki duruşlarını analiz ediyorum. Ne olursa olsun tasarımlarım güzel, şık ve kaliteli durmalı diye düşünüyorum. Kıyafete göre aksesuar seçimi olsun, kumaş seçimi olsun, bunlar işimizin anahtarları.
İran asıllısınız, bu kültürün tasarımlarınıza bir yansıması oldu mu?
Evet, İranlıyım fakat İran'da çok fazla yaşamadım. Tasarımlarımda çok fazla doğu kültürü etkisi görülmez fakat oranın nabzını tutmaya da çalışırım. Her ne kadar kapalı bir toplum yapısı olsa da; orada da partiler, davetler verilir ve kadınlar şık giyinmeyi severler. Dolayısıyla orada da tercihleri bildiğim için daha geneli kapsayan bir tasarım anlayışım var.
Trendlerle ne kadar içli dışlısınız? Tasarımlarınızda trendlerin izini görmek mümkün mü?
Sürekli takipteyim tabii ki. Giyim sektörü sürekli ve çok hızlı değişen bir sektör; dolayısıyla trendleri, sektörde neler olup bittiğini görmezden gelerek yola devam edilebileceğini düşünmüyorum. Sık sık yurt dışına çıkıp moda dünyasında neler oluyor diye birebir bakmaya çalışıyorum. Görüp, dokunmak farklı bir deneyim oluyor. Tasarımlarımda klasik parçalar olduğu kadar, kombinlenmesiyle, rengi ve duruşuyla trend çağrışımlar yapan parçalar da var.
Koleksiyonunuzun yıldız parçaları hangileri?
İlk koleksiyonumda saten kumaş ve parıltılı aksesuarlar çalıştım ve çok fazla talep oldu. Şu an saten tulumlar çok fazla tercih ediliyor. Hem davet kıyafeti hem de spor- günlük olarak kombinlenebilecek drapeli eteklerimiz de yine talep gören parçalar arasında.
Yaz koleksiyonunuza dair ipucu verir misiniz?
Benim tasarımlarımda yaz ya da kış ayrımı çok fazla olmuyor. Her mevsimde kombinlenmesi rahat tasarımlarımız var. Burada sadece renkler değişkenlik gösteriyor, yaz için daha canlı ve sıcak renkler kullandık tasarımlarımızda.
Kişisel stilinizi nasıl tarif edersiniz?
Ben hem işim gereği hem de kendime olan öz saygımdan buna çok dikkat eden biriyim. Stiliniz aslında markanızdır; bu sebepten nerede ne giymem gerektiği üzerinde çok dururum. Şu sıralar çok koşturduğum için daha rahat ve spor kombinler tercih ediyorum. Ama gece dışarı çıkacaksam, bir davet ya da parti varsa şık ve tarz olmaya çalışırım. Yerine ve zamanına göre ama her zaman şık diyebiliriz.
Her kadının gardırobunda mutlaka olmalı dediğiniz parçalar hangileri?
Ben saten kumaşlı kıyafetleri çok seviyorum ve doğru kullanıldığı takdirde her kadına yakışan bir kumaş. O yüzden her gardıropta olması gereken bir parça. Etekler, kombinlenmesi kolay parçalardır, mesela bir tshirt'le spor, bir gömlek ya da body ile daha klasik bir tarz yakalayabilirler. Renk olarak da siyah tercih etmelerinde fayda var. Siyah parçalar da yine, hem kombinlenmesi çok rahat hem de her zaman şıklık katan bir renktir.
Maraslı Design'ın bir modelini en çok kimin üzerinde görmek isterdiniz?
Aslında belli bir isim yok. Ben hiç tanımadığım kadınların üzerinde de, çok ünlü modellerin üzerinde de görmek isterim tasarımlarımı. İkisi de beni aynı derece heyecanlandırır ve mutlu eder.
Markanızla ilgili gelecek planlarınız neler?
Yakın zamanda koleksiyonlarımızı sergileyeceğimiz büyük bir defile yapacağız fakat en büyük planım, Maraşlı markasını dünyaya yaymak diyebilirim. İleriki zamanda yurt dışında şubeler açmak gibi bir planım var.
İşten arda kalan zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Tasarım dışında hangi alanlara ilgi duyuyorsunuz?
Spor yapmayı çok seviyorum. Haftanın dört günü spor salonunda, kalan günler de evde spor yapıyorum. Atölye ve mağaza, zamanımın büyük kısmını alıyor; zaten arta kalan zamanımda da evdeysem dizi ve film izlerim. Arkadaş grubumuz çok aktif, gece gezmelerini de seviyorum ve vakit buldukça planlar yapıyoruz.