Kollajen Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey

Kollajen Nedir ve Ne İşe Yarar?

Kollajen, insan vücudunda kemikler, kaslar, bağ dokusu, tendonlar, deri, saç ve tırnaklarda en bol bulunan yapısal proteindir. Tüm bu dokuların bütünlüğünü sağlar ve onları bir arada tutan tutkal görevi görür. Kollajen, son dönemde ciltteki yaşlanma belirtilerini azalttığı ve cildimizi canlı bir görünüme kavuşturduğu vaadiyle popüler bir terim haline geldi. Kollajenin cilt ve saç sağlığımızda kilit bir rol oynadığı bilimsel çalışmalar ile desteklendi. Bunun yanı sıra kollajen, eklemlerimizin daha kolay hareket etmesini sağlıyor ve yaşlandıkça artan eklem ağrılarının önlenmesine yardımcı oluyor. Kollajenin mucizeleri bunlarla da sınırlı değil. Kollajen, sindirim sistemimizin ve metabolizmamızın daha verimli çalışmasına yardımcı oluyor ve yağsız kas kütlemizin artmasını sağlıyor. Kollajen, aynı zamanda karaciğer ve kalbimizi daha sağlıklı tutmak için önemli maddeler arasında yer alıyor.

Kollajen Neden Popüler Bir Kozmetik Ürünü Haline Geldi?

Kollajen cildimizin yüzde 80'ini oluşturur ve elastin adı verilen başka bir proteinle birlikte cildimizin sıkılığını ve elastiyetini sağlar. Cilt hücrelerinin düzenli olarak yenilenmesine yardımcı olur. Ancak yaşlanmayla birlikte, vücudumuzun doğal kollajen üretimi azaltmaya başlar. 20'li yaşlarımızdan itibaren her yıl kollajenimizin yaklaşık yüzde birini kaybetmeye başlarız. Özellikle kadınlarda menopozdan sonra vücudun kollajen üretiminde dramatik bir azalma görülür. Sigara içmek, güneş ışığına yoğun maruziyet, aşırı şeker tüketimi, genetik yatkınlık, bağışıklık sistemi hastalıkları, sağlıksız beslenme de vücudun kollajen üretiminin azalmasına neden olur. Kolajenin azalması ile cilt nemini kaybederek kuru bir cilt halini alır, ince çizgi ve kırışıklıklar oluşur. Elastikiyetin kaybolması ile de ciltte sarkmalar meydana gelir. Saçlar cansızlaşır, matlaşır ve tırnaklar kırılgan hale gelir. Vücudumuzda azalan kollajeni yerine koymak istediğimizde; et, süt, yumurta akı gibi hayvansal gıdalar, turunçgiller, çilek, brokoli, lahana, kuşkonmaz gibi meyve ve sebzeler, mercimek, fındık, kakao tozu gibi çeşitli gıdalar vücudumuzun kollajen üretiminin artmasına yardımcı olur. Ancak maalesef günümüzde doğal beslenme ile günlük ihtiyacımız olan kollajen üretimini yeterince sağlayamayız. Bu durumda yardımımıza kollajen takviye edici ürünler yetişir. Kollajen takviye edici ürünler, cildin elastikiyeti artırır, çizgi ve kırışıklıklarda azalma sağlar, cildi yoğun bir şekilde nemlendirir. Tüm bu faydalarının yanı sıra kollajenin düzenli kullanımını saç dökülmeleri azaltır, saçların daha canlı ve sağlıklı, tırnakların daha güçlü olmasını sağlar.

Kollajeni Nasıl Kullanmalıyız?

Kollajen cilt yoluyla emilemeyecek kadar büyük bir moleküldür. Bu nedenle krem veya serumlarla cilt kollajenini artırmak mümkün olamamaktadır. Beslenme yoluyla alınan kollajen takviye edici ürünün kolay kullanılabilir olması önemlidir. Sıvı kollajen ürünleri bu konuda büyük kolaylık sağlar. Sıvı kollajen ürünlerinin vücut tarafından emilimi, tablet veya diğer formlara göre hem daha kolay hem de daha yüksek düzeylerde olur.

Kollajeni Kaç Yaşında Kullanmaya Başlamalıyız?

Çoğu insan, yaşlanmanın 30'lu yaşların sonlarına doğru kendini göstermeye başlayacağını düşünür ancak erken belirtiler 20’li yaşların ortalarında dahi görülebilir. Sağlıksız beslenme, sigara kullanımı, uyku düzeni bozuklukları, stres, uzun süre güneş ışığına maruziyet, genetik yatkınlık gibi durumlar kollajeni azaltıp, erken yaşlarda bile yaşlanma belirtilerinin görülmesine neden olabilir. Cildinizde oluşan kuruluk, matlık, koyulaşma, lekelenmeye eğilim, göz çevrenizde, burun kenarı ve ağız köşelerinde oluşmaya ve derinleşmeye başlayan çizgi ve kırışıklıklar, çene hattının belirginliğini kaybetmesi, gıdı bölgesinde sarkma gibi durumlar kollajen eksikliğinden kaynaklanır. Cildinizde ortaya çıkan bu değişikliklerden herhangi biri, kollajen takviye edici ürünlere başlanılması için doğru zamandır.

Kollajeni Ne Kadar Süre Kullanmak Gerek?

Klinik çalışmalar günlük olarak alındığı takdirde, ortalama dört haftada cildin elastikiyetinin, sıkılığının artığını ve ince çizgi ile kırışıklıklarda azalma olduğunu göstermektedir. En az üç ay düzenli kullanılması gerekir. Cildin ihtiyacına göre yılda bir kez üç aylık kullanım tekrarlanabilir. Kollajen ihtiyacının yoğun olduğu durumlarda üç ay boyunca günlük kullanım sonrası, haftada iki-üç gün kullanım ile devam edilebilir.