MEHMET ALİ - TUNÇ M. BERKMAN İLE ÇOK ÖZEL

Mehmet Ali Berkman ve oğlu Tunç M. Berkman ile Babalar Günü öncesi bir araya gelerek aralarındaki “tatlı sert” olarak ifade ettikleri ilişkiyi konuştuk.

ABONE OL
13 Haziran 2018 Çarşamba 13:01 | Son Güncellenme:
7 dakika okunma süresi
MEHMET ALİ - TUNÇ M. BERKMAN İLE ÇOK ÖZEL

Röportaj: Lara MUTLU
Fotoğraflar: Zeynel Abidin AĞGÜL
Styling: Ayşe SÖNMEZ

Berkman’lar ile geçen hafta çekim için saat 09.00’da Zeynel Abidin Ağgül’ün stüdyosunda bir araya gelmek için sözleştik. Akkök Holding Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Berkman, tam vaktinde stüdyodan içeri girdi. Kendisinin ne kadar disiplinli olduğunu o an anladım. Zaten röportaja başladığımızda Vestel Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Tunç M. Berkman da babasının sadece işte değil; hayatın her alanında ne kadar disiplinli olduğundan sıkça bahsetti. Hayatın her alanı derken çocuk yetiştirmekten de bahsediyoruz. Tunç M. Berkman da tıpkı babası gibi disiplinli bir kişiliğe sahip. Çekim şaşırtıcı derecede hızlı bitti. Baba-oğul, o kadar profesyonellerdi ki... Üstelik bir hayli de espriliydiler. Çekim aralarında kahkahalarımıza engel olamadık. İkiliyle aralarındaki ilişkiyi ve baba olmayı konuştuk.

Baba-oğul nasıl bir ilişkiniz var?
Tunç M. Berkman: Babamın profesyonel bir hayatı vardı. Disiplinli ve otoriter bir babaydı. Aynı zamanda şefkatli ve duygusal bir yanı da vardı. Babamın iş hayatındaki disiplin, aile yaşantısına da yansıyordu. Fırsat buldukça bizle zaman geçirirdi. Hatta babam benimle kız kardeşimden daha fazla zaman geçirmiştir. Başladığım ve yapmakta olduğum sporların çoğunda babamın imzası var. Örneğin; birlikte tenis oynardık, kayak yapardık, parkta futbol oynardık. Basket asla oynamazdık çünkü ben baskette iyi değildim. Babam akademik hayata çok önem verirdi. Beni hayatım boyunca hep okula yönlendirdi. Ben ise biraz hareketli ve başına buyruk bir çocuktum. Baba-oğul ilişkimiz hep tatlı sertti.
Mehmet Ali Berkman: Sadece spor yapmazdık birlikte. Mesela odaya kapanır saatlerce lego oynardık.
T.M.B.: Lego demişken araya girmek istiyorum. Aklıma satranç oynayışlarımız geldi. Babam asla kaybetmeyi sevmez. Satranç o kazanana kadar saatlerce devam ederdi. Aynı şekilde teniste de mesela... Ben küçükken teyzem yurt dışında yaşıyordu. Bana hep oyuncaklar getirirdi. Yıldız Parkı’nda onun getirdiği oyuncaklarla oynardık. Hatta bir keresinde uzaktan kumandalı tekne getirmişti. Tekneyi havuzun ortasından geri getirememiştik.
M.A.B.: “Ya baba, oynamayalım artık; çocuklar gelecek başımıza” derdi. Tunç’un yaptığı en büyük yaramazlıklardan biri, dört, dört buçuk yaşındayken bir gün köprüyü geçerken arabada arka koltuktan uzanıp arkadan dedesinin gözlerini elleriyle kapamasıydı. Neyse ki, bir şey olmamıştı. Yaramazdı yani. 
T.M.B.: Benim kızım da bana çekmiş. Yaramaz biraz.

Kızınız kaç yaşında oldu?
T.M.B.:
Vera, dört buçuk yaşında. Eylül’de beşe basacak.
Sizin kızınızla aranız nasıldır?
T.M.B.: Ben geç baba oldum, 42 yaşında... Bunun avantajları da var, dezavantajları da... İnsan daha olgun, daha toleranslı oluyor. Çocuk yetiştirirken onun çocuk olduğunu unutmadan hareket etmek lazım. Robot gibi onu yapma, bunu yapma demek olmaz. Eskiden bunu yapamazdım şimdi daha toleranslıyım. Eskiden daha çok spora giderdim. Şimdi spor yerine daha çok kızımla vakit geçirmeyi tercih ediyorum. Mesela baş başa yürüyüşler yapıyoruz. Ona kitap okumayı çok seviyorum.

Baba olduktan sonra hayatınızda neler değişti?
T.M.B.:
Daha tedirgin ve evhamlı oldum. İnsan çocuğu kendini kurtarana kadar onun etrafında olmak istiyor. Şimdi daha iyi anlıyorum anne ve babaların neden bu kadar tedirgin olduklarını; çocukken anlamıyorsunuz. Daha özgür olmak istiyorsunuz. Çocuk sahibi olmak çok keyifli bir şey; keşke daha önce olsaydım.
M.A.B.: Baba-oğul ilişkisinde sevgi ve şefkat her zaman ön planda. Babanın disiplinli olması, “Çocuğum benden daha iyi olsun” arzusundan kaynaklanan bir şey. O, bende eksik olduğunu düşündüğüm şeyleri yapmasın, benden daha iyi olsun diye... Mesela Tunç’un zamanında okullara giriş sınavları çok önemliydi. Tunç da sınavlardan bir gün 95, bir gün 75 alırdı. Ben de kızardım 75 aldığı zamanlar... Ama Tunç 18 yaşından itibaren Amerika’da tek başına okudu, master yaptı ve çok iyi bir eğitim aldı. Çocukları ömür boyu kollayacaksınız. Onların sıkıntısı benim sıkıntım, onların neşesi benim neşemdir.

Hayat size en çok neyi öğretti?
T.M.B.:
Eskiden insanları daha fazla yargılardım. Artık yargılamamayı öğrendim. Herkesin bir hayatı var, herkes bir şeyler yaşıyor; yaşadıklarıyla birisi oluyor. İnsanları oldukları gibi kabullenebiliyorum.
M.A.B.: Hayat zor bir süreç. İş, aile ve özel hayatta dengeyi kurmak önemli. Bir de sürekli bir şeyler öğrenmek lazım. Ben öğrenmeyi çok seviyorum. Tarih, coğrafya... Ne olursa. Ve yaptığım her işi çok ciddiye alırım. 

EN ÇOK OKUNANLAR

Eyfel'den Montmartre'a: Paris'in En Büyüleyici Köşeleri
Eyfel'den Montmartre'a: Paris'in En Büyüleyici Köşeleri

Eyfel'den Montmartre'a: Paris'in En Büyüleyici Köşeleri

12 dakika okunma süresi
Yağ Yakımını Hızlandıracak 11 İpucu
Yağ Yakımını Hızlandıracak 11 İpucu

Yağ Yakımını Hızlandıracak 11 İpucu

4 dakika okunma süresi
Anksiyete ile Baş Etmenin Yolları
Anksiyete ile Baş Etmenin Yolları

Anksiyete ile Baş Etmenin Yolları

5 dakika okunma süresi
İstanbul Modern'in 20. Yılına Özel Sanat ve Eğitime Destek Gecesi
İstanbul Modern'in 20. Yılına Özel Sanat ve Eğitime Destek Gecesi

İstanbul Modern'in 20. Yılına Özel Sanat ve Eğitime Destek Gecesi

1 dakika okunma süresi
Güney İtalya'nın Saklı Cenneti: Puglia'nın En Güzel Köyleri ve Restoranları
Güney İtalya'nın Saklı Cenneti: Puglia'nın En Güzel Köyleri ve Restoranları

Güney İtalya'nın Saklı Cenneti: Puglia'nın En Güzel Köyleri ve Restoranları

9 dakika okunma süresi

DAHA FAZLASI

Ege Özyeğin'in Yeni Yıl Dilekleri
Ege Özyeğin'in Yeni Yıl Dilekleri

Ege Özyeğin'in Yeni Yıl Dilekleri

Begüm Kıroğlu'nun Yeni Yıl Dilekleri
Begüm Kıroğlu'nun Yeni Yıl Dilekleri

Begüm Kıroğlu'nun Yeni Yıl Dilekleri

Buse Terim'in Yeni Yıl Dilekleri
Buse Terim'in Yeni Yıl Dilekleri

Buse Terim'in Yeni Yıl Dilekleri

Estée Lauder Şirketleri'nin "Pembe Kurdele" Hareketi
Estée Lauder Şirketleri'nin "Pembe Kurdele" Hareketi

Estée Lauder Şirketleri'nin "Pembe Kurdele" Hareketi

Özge Özacar x Dior Beauty İş Birliği
Özge Özacar x Dior Beauty İş Birliği

Özge Özacar x Dior Beauty İş Birliği

Hamid Merati-Kashani'den Unutulmaz Parfümlerin Sırrı
Hamid Merati-Kashani'den Unutulmaz Parfümlerin Sırrı

Hamid Merati-Kashani'den Unutulmaz Parfümlerin Sırrı

Geçmişten Günümüze Ardan Özmenoğlu'nun Sanat Yolculuğu
Geçmişten Günümüze Ardan Özmenoğlu'nun Sanat Yolculuğu

Geçmişten Günümüze Ardan Özmenoğlu'nun Sanat Yolculuğu

Pozitif Enerjisiyle Parlayan Sinem Kobal ile 2025'e İlham Dolu Bir Başlangıç
Pozitif Enerjisiyle Parlayan Sinem Kobal ile 2025'e İlham Dolu Bir Başlangıç

Pozitif Enerjisiyle Parlayan Sinem Kobal ile 2025'e İlham Dolu Bir Başlangıç

Bir Tenorun Hikayesi: Mario Frangoulis'in Sanatla Geçen 35 Yılı
Bir Tenorun Hikayesi: Mario Frangoulis'in Sanatla Geçen 35 Yılı

Bir Tenorun Hikayesi: Mario Frangoulis'in Sanatla Geçen 35 Yılı

Çağatay Odabaş ve Esra Çevik İle "Işık. Gölge. Sahneler." Üzerine
Çağatay Odabaş ve Esra Çevik İle "Işık. Gölge. Sahneler." Üzerine

Çağatay Odabaş ve Esra Çevik İle "Işık. Gölge. Sahneler." Üzerine

Dans ve Terapinin Birleşme Noktasında Bir Sanatçı: Ekin Bernay
Dans ve Terapinin Birleşme Noktasında Bir Sanatçı: Ekin Bernay

Dans ve Terapinin Birleşme Noktasında Bir Sanatçı: Ekin Bernay

Rabia Güreli ile Contemporary Istanbul Üzerine
Rabia Güreli ile Contemporary Istanbul Üzerine

Rabia Güreli ile Contemporary Istanbul Üzerine