Takılar ve trendler arasındaki ilişkiyi nasıl özetlersiniz? Bir yüzük ya da küpe hatırasına göre zamansız olabilir mi?
Günümüzde trend dediğimiz şey çok kısa sürede tükettiğimiz ve eskittiğimiz parçalara dönüştü. Ben bunun aksine zamansız, bir hatırası veya hikayesi olan, en önemlisi değer vererek kullandığımız ürünleri seviyorum. Doranar takılarını kullanan kadınlara da hissettirmek istediğim duygu aslında bu; sadece bir maden parçası değil hikayesi olan bir ürün taşıyorum.
İlk takınızı sorsak...
Hatırladığım ilk takım babamın kendi eliyle yaptığı bebek patiği şeklindeki kolyemdi. Hala saklarım benim için değeri çok büyüktür. Doranar markasını kurarken tasarladığım ilk takı ise sonsuzluğu simgeleyen Dar'c Kol Düğmesi oldu.
Doranar'ın marka hikayesini sizden dinleyebilir miyiz?
Ben hem anne hem baba tarafından kuyumcu bir ailenin kızıyım. Aslında küçüklüğümden beri bu işin içerisindeyim diyebilirim. Babam Kapalıçarşı'nın usta zanaatkarlarından biriydi. Sanırım genlerime işlemiş olan bu kod zamanla kendini açığa çıkardı ve ben de bu sektörün içerisinde yerimi aldım. Günlük kombinlerimde ceket ve gömlek giyinmeyi çok seven biri olarak tarzımı farklı aksesuarlar ile zenginleştirmek istedim. Hem günlük hayatın içerisinde hem de özel günlerde kullanabileceğim kol düğmesi arayışına girdim. Ama maalesef erkekler için bu kadar çok seçeneği olan aksesuarın, kadınlar için tasarlanmışı yoktu. Doranar markası bu şekilde var oldu. Zaten içinde olduğum bu sektörde marka kurup kol düğmelerini farklı aksesuar gruplarıyla tamamlayıp stillere güçlü bir fark katmak istedim. Şimdilerde Doranar markası olarak kol düğmesi, küpe, kolye, bilezik ve yüzük tasarımlarımızı aksesuar tutkunlarıyla buluşturuyoruz.
Markanızın ismi nereden geliyor?
Doran benim kendi ismimin tersten okunuşu, Nar ise küçüklüğümden beri yakın çevremin bana taktığı lakabım. İkisini birleştiren N harfi üzerine yaptığımız vurgu ise aslında sağdan da soldan da okusan tamamen Narod'u ve Narod'un tarzını yansıtan anlamına geliyor.
Baştan aşağı tasarım süreciniz nasıl gerçekleşiyor? Üretmek için ilham gelmesini mi beklersiniz, yoksa ürettikçe mi ilham gelir?
Ürünlerimi tasarlarken en büyük ilham kaynağım yine kadınlar. Duruşuyla, gücüyle, yaşam tarzıyla ve yaptıklarıyla tarihte yer edinmiş kadınlar benim en büyük ilham kaynağım. Üretimi tamamlanan ürünü ilk elime aldığımda ürün, bana tasarlarken hayal ettiğim kadını ve onun hikayesini yansıtmalı. Bu nedenle ürünlerim hem tasarımlarıyla hem de isimleriyle oluşmasında ilham alınan kadınları simgeliyor.
Tasarımlarınızda hem enerjik ve renkli hem de klasik ve zarif çizgiyi nasıl yakalıyorsunuz?
Her ne kadar altın ve inci takı vazgeçilmezim olsa da yaz aylarında ben de hem kıyafet seçimlerimde hem de takılarda renk kullanmayı çok seviyorum. Bu nedenle tasarımlarımda genel olarak klasik ve elegan çizgi hakim olsa da yaz koleksiyon ürünlerim renkli doğal taşların, renkli minelerin ve mercanların ön planda olduğu enerjik ürünlerden oluşuyor.
Takılar kıyafete göre mi şekillenmeli yoksa stilde tek başına söz sahibi olabilirler mi?
İkisinin de birbirini tamamlayıcı gücüne çok inanıyorum. Yapılan kombinlerde doğru aksesuar seçimi çok önemlidir. Çünkü aksesuar bir kıyafetin dili gibidir. Karşı tarafa vermek istediğimiz mesajı tamamlayıcı gücüyle doğrudan aktarır.
Takı kullanımıyla size ilham veren isimler var mı?
Hem stilleriyle hem takı tercih ve kullanımlarıyla hem de ürünlerimi tasarlarken duruşu, gücü, yaşam tarzı ve tarihte bıraktıkları izlerle çok beğendiğim ve beslendiğim kadınlar var. Bunlardan bazıları güzellik ve zarafet denilince akla gelen ilk isimlerden olan Audrey Hepburn, Grace Kelly, Lady Diana ve Jacqueline Kennedy Onassis.
Vazgeçilmez takınız hangisi ya da hangileri?
Genel olarak günlük yaşantımda yüzük ve küpe kullanmayı çok severim. Ancak en vazgeçilmez takım, bu yola çıkmamdaki en büyük heyecanım olan kol düğmelerim. Yalnızca bir aksesuar değil, taşıyan kişide fark yaratan bir güce sahip olduğunu düşündüğüm ve bu nedenle takarken beni en heyecanlandıran takıdır.
Doranar'ı gelecekte getirmek istediğiniz nokta neresi?
Öncelikli hedefimiz Türkiye'de Doranar kadınlarına ulaşmak ve ürünlerimizi onların beğenisine sunmak. Daha sonra Londra, New York, Los Angeles, Milano gibi moda merkezlerinde pazar oluşturmak istiyoruz. En büyük hedefimiz ise tabii ki dünyanın her yerinde Doranar kadınlarını görebilmek.
Fotoğraflar: Ece OĞULTÜRK