Denizden Sofraya: İstanbul'un En İyi Deniz Ürünleri Restoranları
1 dakika okunma süresi
Doğadan vazgeçemeyenler, yeşil kuşak etkisiyle evin dört bir yanını yeşillendirmek isteyenler… Bitkilerinizi her yere taşıyabilirsiniz! Biraz mutfağa, biraz banyoya, yatak odasına ve elbette oturma alanlarına… Yeşil oksijen bahanesiyle yaşam alanlarını biraz daha bitkilerle buluşturabilirsiniz. İç mekanlar için: iç mekan bitkileri seçmelisiniz. Hemen aklınıza, “Bu bitkiler iç ve dış bitkiler diye ayrılıyor mu?” sorusu gelebilir. Bu sorunun cevabı kocaman bir “Evet!”. Bahçede görmeye alışık olduğunuz çiçekli türlerin belli bir derecede dış hava koşullarıyla uyumlu yaşadığını unutmayın. İç mekanda yaşayan türler de farklı istek ve özelliklere sahip ve iç mekanda yaşıyorlar. Yaşadığımız bölgeye göre bitki listelerinde de farklılıklar ortaya çıkıyor. Örneğin, evin salonunda görmeye alışık olduğumuz aşk merdiveni bitkisini, Brezilya’da yağmur ormanlarında ağaçların altında gördüğünüz zaman siz de benim gibi hayrete düşebilirsiniz! Her bitkinin isteklerinin farklı olduğunu unutmayın. O zaman; bulunduğunuz alan ile uyumlu ve mutlu olacak bitkiler seçmelisiniz.
Evde sağlıklı bir hava solumak isteriz. Bunun için evi düzenli olarak havalandırmalı ve temizliğe de özen göstermeliyiz. Biz tüm bu koşulları yerine getirirken, bitkilerin de havayı temizleyerek bize yardımcı olduğunu biliyor musunuz? Benzen, formaldehit, trikloretilen, ksilen gibi sağlığa zararlı olan bu toksinler soluduğumuz havada bulunuyor. NASA, zararlı toksinleri ve hava kirliliğini temizleyebilen bitkileri, “Temiz Hava Projesi” adlı bir çalışma altında araştırdı. Dr. B. C. Wolverton tarafından yapılan bu araştırma 1997 yılında “How to Grow Fresh Air” adlı kitabı ile 50 havayı temizleyen iç mekan bitkisi olarak yayınlandı. Bu listede hangi bitkiler mi var? Aşk merdiveni, kauçuk ağacı, İngiliz sarmaşığı, dracena, kılıç bitkisi, bambu, barış çiçeği, aloe vera, kurdele çiçeği bu listenin içinde yer alan birkaç bitki. Bu bitkileri evin dört bir yanına ısı ve nem isteklerine göre yerleştirebilirsiniz. Oturma alanlarında daha fazla zaman geçirdiğiniz için bu bölümlere torpilli davranabilirsiniz. Eğer bir kış bahçeniz varsa bu nokta için bitki listesi biraz daha çeşitlenebilir. Kış bahçeleri limonluk diye de adlandırılan cam evlerdir. Işık alım güçleri fazla olduğu için burada saksı içinde sıcağı seven çiçekli ve yarı tropik türlere de yer verebilirsiniz. Starliçe, muz, kumkat, büyük kaktüsler, bambu gibi dekoratif bitkiler listenizde yer alabilir.
Büyük saksılarda yetiştirebileceğiniz bitkileri seçtiğinize göre daha küçük saksılarda da succulent türlere evinizde yer verebilirsiniz. Etli yaprakları, mavi yeşil farklı tonlarıyla su tutar ve her zaman dikkat çeker. Gövde ve yapraklarındaki özel etli dokusu sayesinde su biriktirme yeteneği olan bitkidir. Farklı forma sahip aynı isteklere sahip türleri bir araya getirerek geniş saksılar içinde düzenlemeler oluşturabilirsiniz. Bakımı kolay olan bu bitkiler oldukça kanaatkar bir yapıya sahiptir. Saksıları dilerseniz dikey bir formatla duvara da sabitleyebilirsiniz. Hatta biraz daha sınırları zorlayıp dikey bahçeleri de iç mekanda tasarlayabilirsiniz. Elbette bunu uzman kişiler ile planlamak en doğrusu. Tavandan asılacak şekilde büyük ve küçük saksılarda iç mekan bitkilerini kullanarak mekanı hareketlendirebilirsiniz. Ama unutmayın ki bu noktalar düzenli sulama yapmak için zordur ve bu yüzden az su isteyen türler tercih etmelisiniz. Duvarların, mekanın bitkilerle yeşile dönüşmesi, yaşam alanınıza dekoratif bir zenginlik katacak.
İşin en eğlenceli kısmı, bitki seçimiydi, kabul edelim! Bitkiyi seçerken evin hangi noktasına konumlandıracağınızı bilerek seçmelisiniz. Sizin yeşil görmek istediğiniz yer bitkinin istekleri ile uyum gösteriyor mu? Bu sorunun yanına da “Tamam” işaretini ekledikten sonra bitkiniz ile uyumlu saksı seçimine geçebilirsiniz. Saksı seçerken ev dekorasyonunuzla uyum göstermeli ve bitkiniz içinde yeterli olmalıdır. Saksı seçimlerinde en büyük hata; bitkinin boyu ile uyumlu olmayan saksı seçmek! Büyük bir bitkiye küçük bir saksı görsel olarak güzel olduğunu düşünerek seçerseniz bitkinizin sağlıklı gelişimini engellemiş olursunuz. Toprak istekleri, nem, ışık özelliklerine göre her bitkiye farklı ilgi göstermelisiniz. Son yıllarda yapılan araştırmalar sonucu bitkilerin hissedebildikleri kanıtlandı. Evet, yanlış duymadınız, bitkiler korkuyu, sevgiyi hissediyor ve ona göre mutlu oluyor yani sağlıklı bir gelişim gösteriyorlar. Bunun için siz siz olun bitkinize su verirken onunla konuşun, şarkılar söyleyin! Tüm bunları yapmak aslında hiç de zor değil! Biraz bitki, biraz hayal gücü ve elbette teknik destek ile yaşam alanlarınızda yeşil kuşak etkisi yaratabilirsiniz!