Perakende sektöründeki faaliyetlerinden sonra Berrin Ak, MacKenzie-Childs markasının Türkiye distribütörlüğü ile eğlenceli markanın ilk Amerika dışı mağazasını açmış oldu. Geçtiğimiz yıl ise Yalıkavak'ta markanın ikinci mono brand mağazasını hayata geçirdi. Markanın ikonik desenleri başta olmak üzere pek çok parçası ile 10 yıldır evlere ve mekanlara masalsı dokunuşlar yapan Ak; başarısını markanın kimliğine yakışır bir partiyle kutladı. Ak ile MacKenzie-Childs'ı konuştuğumuz keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
İhracat ağırlıklı tekstil üretimi olarak başlayan iş hayatım kurumsal şirketlerde devam etti. Tasarım ve dekorasyona olan ilgim, ilk şirket kuruluşumun bu konu üzerinde olmasının asıl nedeni diyebiliriz. Aura Dekorasyon ilk faaliyet alanına mimari projelerde uygulamalı duvar kağıdı ve konsept oluşumu ile başladı. Kurumsal iş hayatımdaki ithal markalar ve perakende deneyimim de, bir sonraki faaliyet alanımın bu konularda olmasına vesile oldu. MacKenzie-Childs markasının Türkiye distribütörlüğünü alarak perakende sektöründe ilerledik.
Sıra dışı, eğlenceli, mutlu, zamansız tasarım.
Kutlama için geçen sene Yalıkavak Marina'da açılan ikinci şubemizin kafe alanını tercih ettik. Çok özenerek hazırlandığımız bu partiye Amerika'dan markanın CEO'su, kreatif direktörü ve uluslararası satış temsilcisi katıldı. Markanın ruhuna gönderme yaparak alışılmışın dışında sıra dışı bir ortam hayal ettik. O gece biz ve bize eşlik eden tüm davetlilerle hayal ettiğimizden bile güzel bir ambiyansta harika bir gece yaşadık. Misafirlerimiz o kadar etkilendiler ki her defasında Türkiye'de yaptığımız işlerin tüm dünyada ses getirdiğini, markaya çok büyük artıları olduğunu ve bizimle çalışmaktan aşırı mutlu olduklarını dile getirdiler.
Operasyonel olarak ve Türkiye ekonomisinde stabil olmayan durumlardan kaynaklanan tüm zorluklara rağmen büyümeye devam ettik. Çok sevdik, çok sevildik. Her genç kızın rüyasına, her evlenecek çiftin 'wish list'ine girdik. Mutlu ettik, onlar sayesinde biz de mutlu olduk. Bir sürü ilke imza attık. Amerika'dan sonra dünyadaki ilk mono brand mağazayı açtık, geçen sene ikinci mono brand mağazayı Yalıkavak Marina'da açtık. Şimdi üçüncü mağaza yatırımını planlıyoruz. 2025 senesi için ise bambaşka bir sektörde büyümeye devam edeceğiz. 35'den fazla bayi, yurt dışı bayilikleri olmak üzere, kısacası dünya MacKenzie-Childs'ı Türkiye'deki pazarı sayesinde daha fazla tanıdı. Ülkem adına gurur verici buluyorum.
Kesinlikle! Bu konuyla ilgili yapılan onlarca anket var. Hepsi ve tüm müşterilerimizden aynı geri dönüşü alıyoruz; mutluluk vermesi, en temel ilkemiz.
Bodrum, çocukluğumun yazlık yeri. Dünyada Bodrum havası, enerjisi gibi yer çok az. Bodrum'a hep inandım, çok inandım. Açıkçası son üç senedir burada olmak konusunda epey mücadelem oldu; inancımdan hiç vazgeçmedim. Yalıkavak Marina son 10 senede başka bir boyuta geldi ve gelmeye devam ediyor. En doğru yerde ve en doğru lokasyondayız. Mağazanın konsepti, ortamın ambiyansı, dekorasyonu her şeyiyle içime sinen bir yatırım oldu. Sezon çok kısa, operasyonel maliyetleri çok yüksek olmasına rağmen bu yatırımın uzun vadede bizi çok daha farklı bir kulvara götüreceğine inanıyorum. Bir başka Bodrum daha yok dünyada. Burada olmaktan çok mutluyum. Amerikalıları ikna etmiştim buradaki yatırımım konusunda, bu sene ilk defa geldiler ve ne kadar doğru bir karar verdiğimizi dile getirdiler. Markanın burada olmasından çok mutlu oldular.
Benim hayal gücüm, yarattığım iş kanalları, düşüncelerim hiç durmuyor. Sanki düşüncelerim önden koşuyor, ben fiziksel olarak onları yakalamaya çalışıyorum. MacKenzie-Childs ile her şey ama her şey yapılabilir. Çok büyük, bitmeyen hayallerim var.
Asla vazgeçmemek. Üşengeç olmamak. Yeniliklere adapte olabilmek. Kendini adamak. Hiçbir şey güllük gülistanlık değil iş hayatında. Problem çözmek ilk önceliğiniz olmalı. Kayıplarım, hatalarım var. Takılmıyorum, düşünmüyorum, hatırlayarak önüme bakıyorum, sadece önüme... Başarmak isteyen herkese önce -konforu dahil- sahip olduğu her şeyden vazgeçmek isteyecek kadar isteyip istemediğini soruyorum. Çünkü adanmışlık olmadan; hiç olmadan hep olmuyor. Ayrıca hiçbir zaman "başardım" demedim, dediğim noktada kendimi gerilemiş hissederim. Çünkü başarının sınırı yok. Her zaman sizden daha iyi, daha becerikli, daha akıllı, daha çalışkan, daha başarılı insanlar olacak.
Bu bilinçle, onları örnek alarak en iyisini yapmak hep en büyük hedefim oldu.
Sanat, müzik ve kitap beni dengeliyor. Kendimle kalmak, iç sesimi dinlemek, doğayı izlemek... Koşturmacanın içinde farkındalık yaşayabiliyorsam dengeye gelebiliyorum. Spiritüel konular, inanç, evren, enerji seansları her zaman destek aldığım alanlar.
Galeri ve sergi gezmekten. İlahi olanı, sanatla hissedebiliyorum. Yaradanı çok yüksek hissettiğim yer, müzeler. Asla sıkılmam.
Renk, renk, renk! Yaz sofraları deyince aklıma ilk gelen detay... Nasıl olduğu önemli değil, trendlere bağlı kalan biri olmadım hiç; her biriniz kendi trendinizi kendiniz yaratın, bu güç hepinizin içinde... Ama renk olsun yaz sofralarınızda. Canlı çiçekler, mumlar, rengarenk Amerikan servisleri; kısacası enerji olsun.
Yalıkavak mağazasının açılmasıyla birlikte Bodrum'da kalış sürem her geçen sene artıyor. Bodrum ise son birkaç yılda benim için İstanbul'dan daha yorucu oldu. Ayrı bir tatile ihtiyaç duyuyorum açıkçası. Bütün bu koşturmacanın içinde çocuklarla daha çok zaman geçirdiğim vakit oluyor. Kendime ise pek zaman ayıramıyorum.
Aslında yerin, mekanın pek bir önemi yok. Genellikle lokal ve lüksün harmanlanmış hali beni mutlu ediyor. Her ikisini bulabildiğim yerleri seviyorum. Tatil olduğu için konfordan pek de taviz vermek istemem. Her şeyden önemlisi tatil, ruhumu doyursun isterim. Görülecek yerlerde kültürel ve sanatsal olana bakarım ilk. Önce ruhum ve gözüm doyacak sanırım, en son karnım. Yemek yemeyi bile unuttuğum oluyor, o heyecanla yeni bir yer keşfederken. Yine de iyi bir damak tadım olduğu için; kesinlikle gastronomiye de önem veriyorum.