Cemiyet hayatının tanınmış genç çifti Cem-Aslı Öztürk, Beykoz’daki evlerinin kapısını ALEM Dergisi’ne açarak birbirinden özel pozlar verdiler. Bir oğlu olan Öztürk çifti özel yaşamlarından, en önemli değerlerine kadar herşeyi içtenlikle anlattılar.
Cem Bey kısaca size tanıyabilir miyiz? Eğitiminizden, iş hayatınıza kadar anlatır mısınız?
İlk-orta ve lise öğrenimimi Bilfen Koleji’nde tamamladıktan sonra Doğuş Üniversitesi’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldum ve şu an yoğun bir tempo ile şirketlerimizde çalışma hayatıma devam ediyorum.
Türkiye’deki eğitimdeki artılar ve eksiler nedir, neler yapılmalı?
Yönetim kurulu başkanımız ve kurucumuz, babam Osman Öztürk’ün 1988 yılında kurmuş olduğu ve benim de yönetim kurulu başkan vekilliği görevimle destek verdiğim Bilfen Okulları’nın başlıca hedefi, Atatürk ilkeleri doğrultusunda ve evrensel ilkeler ışığında, ülkemizin değerlerine bağlı , aklı ve vicdanı hür yeni nesiller yetiştirmektir. Bilfen Okulları, bugün 15 lise, 17 ilkokul, 15 ortaokul ve 30 anaokulu ile başarı geleneğini hiç bozmadan, yeni bin yıla ayak uydurarak,eğitime katkısı her gün büyüyerek devam eden bir marka ve eğitim zinciri haline gelmiştir. Eğitime bakış açımızla ilgili babamın çok güzel bir sözü var: “Eğitim ciddi bir iştir; eğitimi bilmek yetmez, ona gönül vermek gerekir”…Bence bu bütün eğitim kurumlarında uygulandığı zaman eğitim seviyemiz de yükselecektir. Eğitimin yanı sıra Bilfen AŞ. bünyesinde başlıca matbaa, ambalaj, yayıncılık, catering ve inşaat alanları olmak üzere 15 farklı şirketimiz de faaliyet göstermektedir.
İş hayatında başarılı olmanın sırrı nedir sizce? Genç bir işadamı olarak prensipleriniz nedir?
Bence iş hayatında başarılı olmak için zorluklar karşısında pes etmemek, ısrarcı ve mücadeleci olmak, başarısızlıklarınızı da sahiplenip her defasında onlardan dersler çıkartmak ve hayallerinizi çok uç noktalarda değil de daha ulaşılabilir boyutlarda tutmak çok önemlidir. Dürüstlük, samimiyet, alçakgönüllülük ve sözünün eri olmak bence bir insanda olması gereken en önemli değerlerdir. Bugün bu özellikler her ne kadar erdemmiş gibi dursa da, bence bunlar toplumda yaşayan her bireyin sahip olması gereken özelliklerdir.
Hayatınızın en önemli değerleri nelerdir?
Hayatımın en önemli değerleri tabii ki oğlum ve eşim, ailemdir…
Aslı Hanım size tanıyabilir miyiz?
Bilgi Üniversitesi işletmebölümü mezunuyum. Uzun yıllar binicilik sporuyla profesyonel olarak uğraştım. 1996 senesinde engel atlama branşında Türkiye Şampiyonu oldum . Çok sayıda müsabakaya katıldım, geniş bir kupa koleksiyonum var. Hümanistim, dürüstlüğe çok önem veririm. Anneyim 6 yaşında 1 erkek evladım var. Kitap okumayı çok severim çok geniş bir kütüphanem var, seyahat etmeyi çok severim
Eşinizle nasıl tanıştınız anlatır mısınız?
Ortak bir arkadaşımızın vasıtasıyla tanıştırıldık ve bizimki yıldırım aşkı oldu. Bir sene içinde evlendik, 8 senedir çok mutlu bir beraberliğimiz var. Bu mutlu beraberlikten erkek bir evladımız var.
Moda nedir? Giyim tarzınız nasıldır? Favori renginiz nedir?
Vücudunu çok iyi tanıyıp kendine yakışanı giyebilmektir. Kendi tarzımı oluştururken tabii ki günümüzün modasını takip ederim. Ancak çok trendy ürünleri kullanmaktansa şık ve klasik ürünleri kullanmayı tercih ederim. Favori rengim saks mavisi.
Sizce şık bir kadın nelere dikkat etmeli?
Giydiğini kendine yakıştıran insanları her zaman şık bulurum. Vücut oranlarına dikkat etmeli, kendine yakışan renkleri kullanmalı. Kıyafeti, kadının güzelliğinin önüne geçmemeli.
En sevdiğiniz markalar hangisi? Beğendiğiniz modacılar?
Özgür Mansur tasarımlarını çok beğenirim; yurtdışından ise David Koma, Johanna Ortiz, Vıka Gazinskaya, Balmain, John Galliano
En beğendiğiniz sanatçılar?
Madonna favorimdir. Türk sanatçılardan ise Tarkan’ı çok takdir ederim.
Seyahat etmeyi sevdiğiniz ülke ve şehirler hangisi, neden?
Eşimle beraber yazın Los Angelas’daki evimize gideriz, fırsat buldukça oradaki arkadaşlarımızla Las Vegas ve San Francisko’ya gitmekten keyif alırız. Kışın da sık sık Londra ve Milano’ya gitmeyi severiz. Ama tabiki dünyada vazgeçemeyeceğim tek şehir, İstanbul.
Röportaj: Petek KIRBOĞA
Fotoğraflar: Bayazıt ŞİMŞEK