Espri, estetik, yaratıcılık, modanın omurgası;
İroni, parodi, modanın sahnedeki hali olmalı.
Evrensel bir şifre, moda.
Göz göze gelince, konuşarak anlatmaya ihtiyacı kalmayan iki dostun ilişkisi gibi. Evrensel bir dil...
Tasarım ve tekstil kadar, dahiyane fikirler modanın ham maddesi.
Moda, yüzyıllardır en kuvvetli etki alanına sahip güçlerden.
Moda kimi zaman reel dünyada görsel bir şölen.
Kimi zaman bir başkaldırı.
Moda sanatta, sanatçının başvurduğu en renkli ve ayrıştırıcı değerlerde…
On altıncı yüzyıl portrelerinde, moda baş tacı.
Tate Müzesi koleksiyonunda yer alan “A Young Lady Aged 21” isimli eserde kostüm, portreyi neredeyse domine ediyor. Yıl 1569, bu ne detay... Çift zincir kolye, kırmızı “Tudor” güllerle işlenmiş kıyafet; I. Elizabeth’in hükümranlığına saygı duruşunda, portrenin sahibinin sadakatini dillendiriyor.
On sekizinci yüzyılda ise moda, onun en bilinen ve kabul görmüş özelliğini yerine getiriyor, değişiyor. Değişime bu kadar açık bir başka kavrama rastlamak zor. Moda değişiyor, dönüşüyor ve bu değişim, dönüşüm yüzyıllarca tüm dünyada kabul görüyor.
On sekizinci yüzyılda moda, sanat eserlerinde çok daha sessiz bir üslupla karşımıza çıkıyor. Sessiz sakin, ama akılda kalıcı. Daha zamansız, beyaz şık kumaşların içindeki kadınlar heykel gibi ölümsüzleşiyor...
Empresyonist dönemde Paris, sanat dünyasının merkezi.
Modanın başkenti de aynı dönemde Paris.
Günlük yaşamı, o anı, o anın ışığını yakalayan büyük ustalar, günlük hayatları tuvallerinde ölümsüzleştirirken, Cezanne’ın moda dergilerinden mizansenleri yaratıp resmettiğini hatırlayalım.
1900’lerde çıplaklığın bile önüne geçmeyi başarıyor moda, sanat eserlerinde. Philip Wilson Steer’in “Seated Nude: The Black Hat” isimli eserinde göz; çıplağı görmemeye, şapkanın detaylarına takılmaya başlıyor.
Yine 1900’lerde, 1937’de Salvador Dali, karısı Gala’ya ‘shoe hat’ ‘ayakkabı şapka’ yapıyor; telefon formunda görmeye alışık olduğumuz ıstakozu bu kez bir elbisenin üzerinde tasarlıyor. O gün için şok edici. Zaten moda her zaman şok edici olmalı...
Dijitalde, insanlarla dolu podyumlarda, reel alkış sesleriyle, beğeni klikleriyle; ama var olan tüm kuvvetiyle moda bize her şeyin değişebileceğini ve değiştiğini gösteren, en yakın temasta olduğumuz kavram.
Günlük hayatta hayal kurabilmeyi, farklı düşünmeyi, bizlere yaşatmak için var moda.
2021’de dünyada umudu, birliği, moda ve sanatla hissedeceğiz...