Hayatının belki de en huzurlu, en kendini bildiği döneminde Burcu Esmersoy... Yıllar içinde birçok kez bir araya geldiğim, her seferinde iş disiplinine, öğrenme hevesine, pozitif enerjisine hayran kaldığım Burcu, bu sefer sanki daha da bir başka. Kendisi de bu değişimi; "Benim de bu iyileşme yolunda ilk yıllarım ama çok hızlı öğreniyorum ve çok antrenman yapıyorum. Farkındalığım çok yüksek ve olayları anlama, çözme konusunda çok iyi bir tekniğe sahibim. Herkeste olduğu gibi bende de zaman zaman kolektif bilincin baskın olduğu ve negatif dalgalara kapıldığım zamanlar oluyor; kimi zaman izin veriyorum ve yaşıyorum kimi zaman da hemen durumdan ayrışıp kendimi iyileşmeye kapatıyorum" sözleriyle anlatıyor.
Çok heyecanlı ve keyifli geçti. Bir kere çok ilginç bir şekilde Dubai'de hiç yaşanmayan bir hava değişiminin ilk gününe denk geldik diyebilirim. Yağmura yakalanmamak için hızlı olmamız gereken bir buçuk günlük, yorucu tempolu ama harika bir çekimdi. İnanır mısınız, son fotoğrafı çektik, kendimizi alkışladık ve yağmur başladı.
Markamı ve koleksiyonu çok seviyor ve beğeniyorum, her parçaya ayrı aşığım. Çok büyük ve köklü bir marka ile bu kadar güzel bir koleksiyon yapabiliyor olmak benim için gerçekten çok büyük mutluluk.
İnce çerçeveler, renkli camlar, 70'ler, çokça beyaz çerçeveler ve kemik tasarımlar var.
En önemlisi sanırım gözlük camının ve çerçevesinin kalitesi olsa gerek. Sonrasında ise şekli, hafifliği ve yüze yakışıyor olması mutlaka olması gereken detaylar.
Ben de kendimde bunu fark ediyorum ama nasıl olduğunun da bilincindeyim. Bir kere çok düzenli ve programlı yaşıyorum, spor yapıyorum, uyku düzenime dikkat ediyorum ve sağlıklı besleniyorum. Ama bunların dışında içimi de hafifleten şeylerin peşindeyim. Düzenli meditasyon, ritüel haline gelen kişisel içsel çalışmalar, toksik insanlar, sohbetler ve ortamlardan uzak bir yaşam, durumu epey kolaylaştırıyor diyebilirim.
Evet kesinlikle çok kıymetli ve önemli. Benim de bu iyileşme yolunda ilk yıllarım ama çok hızlı öğreniyorum ve çok antrenman yapıyorum. Farkındalığım çok yüksek ve olayları anlama, çözme konusunda çok iyi bir tekniğe sahibim. Herkeste olduğu gibi bende de zaman zaman kolektif bilincin baskın olduğu ve negatif dalgalara kapıldığım zamanlar oluyor; kimi zaman izin veriyorum ve yaşıyorum kimi zaman da hemen durumdan ayrışıp kendimi iyileşmeye kapatıyorum.
Kesinlikle öyle büyülü bir his bu. Bence 30 ve 40 yaşında kadınlar kesinlikle değişim yaşıyorlar. 30'dan sonra ne istediğini bilme, 40'tan sonra neyi istemediğini bilme konusunda sanki bir gecede yeni bir versiyona geçiliyor. Bu da hayatı çok daha güzelleştiriyor.
Yapmaz olur muyum, tabii ki yaptım. Her zaman ki gibi Bodrum yazlıkçı modu açık olacak. Ayrıca İtalya, Yunanistan, İspanya bir de Güney Fransa seyahat programım hazır.
Mayolarım, bol ince elbiselerim ve düz terliklerim.
Heyecan daha yüklenmedi ama hazırlık başladı. Listenin son hali belirlenince sanırım eğlence başlayacak.
Var aklımda bir şeyler bakalım...
Hayatın olmazsa olmazı, neredeyse merkezi diyebiliriz. Benim mesleğim TV sunuculuk ve yapımcılık olduğundan, benim açımdan yeni mecra olarak kendimi anlatabileceğim, daha hızlı işleyen içerik merkezi bu alanlar artık. O yüzden hem içten gelen hem işin mutfağından olmanın verdiği yaratıcılıkla hızlı üretip hızlı sunum yapan güzel bir kanalım sanırım.
Cilt bakım sırları, spor aktiviteleri, moda ve en çok da kişisel gelişim.
Daha çok Türk markalarını yaratan dostlarımın, arkadaşlarımın koleksiyonlarından seçim yaptım ama YSL ve Celine'in en güzel parçalarını da kaçırmadım.