Günümüzde en sağlıklı beslenme şekillerinden biri olarak da kabul edilen veganlık, yalnızca bitkisel gıdaların tüketilmesidir de diyebiliriz. Yani süt, peynir, bal, yoğurt gibi temel hayvansal ürünler yerine, tamamen bitkisel olan besinlerin tercih edilmesidir. Buna genel sağlık durumunuzu iyileştirmeye yönelik bir yaşam biçimi de diyebiliriz. "Veganlığın beden için herhangi bir yan etkisi var mıdır?" derseniz, hayır diyoruz. Çünkü bağışıklık sisteminizin güçlenmesine, sindiriminizi düzenlemeye ve hatta kan hücrelerinizin yenilenmesine yardımcı olan bir beslenme şeklidir. Tabii yine de bir uzman kontrolü sonrası veganlığa geçiş yapmanızda fayda var. "Peki, veganlıkta temel besin elementlerinden biri olan proteini hangi besinler ile bedenimize alabiliriz?" derseniz sizler için en iyi beş vegan protein kaynağını derledim. Hep birlikte o besinlere göz atalım.
Uzun yıllardır Asya mutfağında kullanılan ve çok popüler olan, veganların kolaylıkla tüketebileceği bir et alternatifidir diyebiliriz. Soya sütünden yapılan tofu, yüksek oranda protein ve kalsiyum minerali içermektedir. Baskın bir tada sahip olmamasından dolayı yemeklerinizde de rahatlıkla kullanabilirsiniz diyoruz. Dilerseniz küp şeklinde keserek sebzelerinizle soteleyebilir veya güveçlerinizde de tüketebilirsiniz. Hatta yumurta veya peynire alternatif olarak da yiyebilirsiniz. Uzun süre tok kalmanıza yardımcı olacaktır.
İçeriğinde yüksek miktarda diyet lifi bulunduran tam bir vitamin, antioksidan ve protein deposu! Hatta gluten içermediğinden dolayı çölyak hastalarının da rahatlıkla tüketebileceği muhteşem bir besindir. İçeriğindeki beta-glukan ile kolesterol düşürücü etkisi de bulunmaktadır. Kahvaltılarınızda protein tüketmek adına bitkisel süt ile yulaf lapası hazırlayabilirsiniz. Dilerseniz yulafı un haline getirip vegan tariflere uygun olan kek veya kurabiyelerde de kullanabilirsiniz.
Glisemik indeksi düşük bir gıda olsun, aynı zamanda protein içeriği ile uzun süre tok tutsun, posa bakımından zengin olsun ve tabii veganlığa da uygun olsun diyorsanız, bulgur tüketmeye ne dersiniz? B vitaminleri bakımından oldukça zengin bir besin olan bulgur, potasyum ve demir mineralli de içerir. Ana yemeklerinizde nohut ve mercimek gibi kuru baklagiller ile tükettiğinizde besin kalitesini daha fazla arttırabilirsiniz diyoruz.
Nohut, mercimek, fasulye, kinoa ve bezelye... Hepsi veganlıkta et yerine protein alımınızı karşılayacak enfes besinlerdir. Hatta %20-30 protein oranları ile tahıllara göre daha fazla protein içeriğine sahiptiler. Aynı zamanda folat, demir, magnezyum ve potasyum içerikleri de oldukça yüksektir. Kilo kontrolü sağlamada, kanser riskini azaltmada ve kalp-damar hastalıklarını önlemede dahi etkilidirler. Bu besin kaynaklarını dilediğiniz şekilde rahatlıkla tüketebilirsiniz. Kinoadan köfte, nohuttan falafel yapımı gibi alternatiflere göz atmanızı öneriyoruz.
Chia tohumu, yer fıstığı, susam ve keten tohumu. Yüksek miktarda protein içeren bu besinler vegan beslenmede tercih edilen muhteşem seçeneklerdendir. Soya fasulyesi, ayçiçeği çekirdeği ve yer fıstığı da diğer alternatif olan yağlı tohum grubundadır. Özellikle soya fasulyesi %40 oranında protein içeriğine sahiptir. Chia tohumu ise %19-23 arasında protein içeriğindeyken, yer fıstığı %47-55 oranındadır. Dilerseniz chia ve keten tohumunu kahvaltılarınızda tüketebilirken, yer fıstığını da ezme haline getirip ara öğünlerinizde rahatlıkla yiyebilirsiniz.