Melda Kamhi Kosif: Hiç olmadığım kadar yoğunum evde. Yemek, temizlik, çocuklarla aktivite derken zaman geçiyor.
Y.S: Ben bütün arkadaşlarımı motive ediyorum canlı yayınlarla ilgili ama ben hazırlanırken bayağı heyecanlandım.
M.K.K: Aslında sen çok girişkensindir, insanlarla çok rahat sohbet eder ve sıcakkanlıkla ortama ayak uydurursun. Ben de keza tam tersi; sessiz ve gözlemleyen. Ben ne kadar rahattıysam bugün sen de o kadar telaşlıydın.
Y.S: Sendeki bu rahatlık nereden geliyor diye çok düşündüm bugün.
Y.S: İlk ödülünü ne zaman almıştın?
M.K.K: Altı yaşında aldım ilk ödülümü, sonra da devam etti. Hem lise hayatımda hem de Roma’daki eğitimim süresince... Mükemmeliyetçilik takıntısını o zaman kırmaya başladım. Biraz da ilkokuldaki resim öğretmenimin bana verdiği motivasyon sayesinde. Öğretmeninim beni desteklemesi ve alkışlaması sayesinde ben resme olan tutkumu geliştirdim. Sonra lisedeki öğretmenim de müthiş bir kadındı. Onunla birlikte küçük sınıfların dersine girerdim, yardımcı öğretmenlik yapardım. Biz insanlar övgüye, alkışa ihtiyaç duyuyoruz. Cesur olmak o kadar da basit değil. Hayatta her konuda insanların biraz birbirlerini desteklemesi gerekiyor.
Y.S: Sen hayallerinin neresindesin?
M.K.K: Ben her gün hayal kuran bir insanım. Ne hayal edersem yapıyorum çünkü istikrarlı biriyim. Kafama koyduğumu 1000 yıl sürse dahi yapıyorum. Yurt dışında sergi açacağım dedim açtım. Küçük yaşta hep kitap yazmak istiyordum ve “Aynalı Tılsımlar Dükkanı”nı yazdım. Yaratmayı seviyorum ve yaratmanın sonu olmadığı için de duramıyorum.
Y.S: Kitap yazmak ne kadar zamanını aldı?
M.K.K: Bir sene sürdü.
Y.S: Peki ben marka danışmanlığı yaparken nasıl zaman ayıracağım?
M.K.K: Kafanda bir iki saatini bir şekilde ayarlaman lazım. Ben yeri geldi uçakta yazdım, yeri geldi gece herkes yattıktan sonra, ofiste kendimi odama kilitledim yazdım, arabada giderken yazdım. Bazen de tutuldum, bir ay elime alamadım.
Y.S: İşte bile yazdın mı?
M.K.K: Evet, aynı zamanda aile şirketinde babamla çalışıyorum. Ne yaparsam yapayım severek yapıyorum. Önemli olan da bu. Severek yaptığın her işte başarılı olursun. Hayalinin peşinde koşup sevgiyle yapacaksın. Emek vereceksin, vazgeçmeyip istikrarlı olacaksın. Mükemmeliyetçiliği de bir
kenara bırakacaksın.
Y.S: 10 senedir ilk defa bir yayında iş konuşmadım. Çok keyifliydi. Hilal Kosif Piles
çok güzel bir şey yazdı: “Başkaları için değil kendin için bir şey yap.” Bunu kendime ders olarak çıkartıyorum. Hiçbirimiz hayallerimiz için geç kalmadık. İnşallah ben de kitabımı yazacağım. Umarım çocuk gibi kalabildiğimiz samimi bir yaşam süreriz.
M.K.K: Sevgi gözüyle bakabildiğimiz bir yaşam. ALEM’e de çok teşekkür ederiz.