Asya mutfağında çorba, hemen hemen her öğünde masadaki yerini alır. Çorbaların çoğu ıspanak gibi yapraklı ve lotus kökü gibi sert sebzeler ile tavuk, inek, balık gibi hayvan kemiklerinin kombinasyonundan hazırlandığı için oldukça yüksek miktarlarda vitamin ve mineral içerir.
Asya mutfak kültüründe tüketilen et miktarının sebze miktarına oranının 1/3 olması gerektiği şeklinde yaygın bir inanış vardır. Bu sayede aşırı et tüketiminden kaynaklanan hastalıklar önlenirken yüksek miktarda lif alımı da sağlanmaktadır.
Uzakdoğu'daki hemen hemen her ülkede yemekler küçük tabaklarda ve çubuklarla yenir. Bu yöntem, daha küçük porsiyonlarda yemeyi sağlamasının yanında aşırı ve hızlı yemeyi de önler.
Ekmeğin Türk mutfağının temel gıda maddesi olması gibi pirinç de Asya mutfağının vazgeçilmez gıda maddesidir. Her yemeğin yanında tüketilen yağsız ve tuzsuz pirinç, yeterli karbonhidrat miktarının sağlanmasında etkilidir.
Uzakdoğu ülkeleri genellikle ada ve yarımada olduğu için denizden maksimum düzeyde faydalanırlar. Masalardan eksik olmayan çeşitli deniz ürünleri yüksek miktarda sağlıklı yağlar ve kaliteli proteinler içerir.
Hem yemeklere katılan hem de çay olarak tüketilen şifalı otlar ve baharatlar yemeklere lezzetli aromalar katmanın yanı sıra içerdiği yüksek antioksidan seviyeleri ile bağışıklığı güçlendirerek genel sağlık üzerinde olumlu sonuçlar doğurur.
Bu küçük ayrıntılar ve yöntemler Türk mutfağına da uyarlanarak beslenme düzeni değiştirilebilir ve Uzakdoğu kültüründeki sağlıklı beslenme şekillerinden faydalanılabilir.