Lara MUTLU - lara.mutlu@alem.com.tr
Portre fotoğraf: Merve AĞAZAT
"Gelinlerin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir marka yaratma fikri bir süredir aklımdaydı. Sonrasında Ayla Cönger ile yollarımız kesişti ve Arzyu için harekete geçtik” diyen Arzu Kaprol ve Ayla Cönger ile yeni maceraları üzerine konuştuk.
Yollarınız nasıl kesişti?
Ayla CÖNGER: Aile şirketimizde uzun yıllardır erkek giyim üzerine çalışmalar yapıyoruz. Dolayısıyla tekstil benim de uzak olduğum bir sektör değil. Ama gelinlik, benim için çok farklı bir deneyim oldu.
Arzu KAPROL: Ayla finansçı ve iş kadını kimliği ile ben de tasarımcı olarak Arzyu’ya hayat verdik. Tam anlamıyla iki kadının gücünden doğan bir marka yarattık. Pek de keyifli bir süreç oldu. Öncelikle işe 35 parçalık bir koleksiyonla başladık. Kişiye özel tasarımlar da yapıyoruz.
Gelinlik tasarlamaya nasıl karar verdiniz?
A.K.: Uzun yıllardır kişiye özel gelinlikler hazırladığım için zor bir karar olmadı. Her zaman couture parçalar tasarlamayı çok sevdim. Özel ve ince dokunuşlar, fabrikasyon anlayıştan uzak el işçilikleri beni her zaman heyecanlandırdı. Gelinliklerin de, kendine has ve eşsiz olmaları benim için her bir tasarımı ayrıca kıymetli kılıyor.
Bu koleksiyonun en büyük farkı nedir?
A.C.: Biz Arzu ile yola çıkarken bir gelinin, o en özel gününde ihtiyaç duyabileceği her türlü parçayı düşünerek hareket ettik. İlerleyen dönemlere yönelik tüm planlarımızı da bu yönde yaptık.
A.K.: Gelinliklerin dışında, mücevher ayakkabılar, Gaios ve LiveLoveTribal markalı saç aksesuarları da koleksiyonda yer alıyor. Gelinliklerin altına tasarladığımız ayakkabılardan renkli olanları oldukça sıra dışı bir modernlikte.
Gelinliklerin tasarımı için neler size ilham verdi? Nereden yola çıktınız?
A.K.: Gelinlikleri hazırlarken; alışılmışın dışında, peri masallarındaki modellerden uzak, eşsiz, rahat ve kıymetli tasarımlar hazırlamak istedim. Gelinliklerde, özellikle geometrik desenler, drapeler, tüyler, kristaller ve akışkan kumaşlar kullanmayı seviyorum. Dolayısıyla Arzyu koleksiyonunda, benimle özdeşleşen dokunuşlar elbette göze çarpıyor.
Koleksiyonu tamamlayan mücevher ayakkabı koleksiyonu nasıl ortaya çıktı, bize anlatır mısınız?
A.K.: Klişeler zamanla gelinlik trendlerinde de yıkılmaya başladı. Önceden gelinliklerin altına beyaz ayakkabılar tercih ediliyordu. Hatta tercih değil, alternatif bir renk bile düşünülemiyordu. Bu da zaman içerisinde değişime uğradı ve bir sonraki aşama gelin babetleri, sandaletleri ve spor ayakkabılar oldu. Yeni dönemde ise ayakkabılar, çarpıcı renklerde karşımıza çıkıyorlar. Arzyu koleksiyonundaki mücevher ayakkabılarda da çarpıcı renklere yer verdik. Her biri özel katlama ve mücevher işleme tekniği ile benzer şekilde el işçiliği kullanılarak üretildiği için “mücevher ayakkabı” olarak adlandırıyoruz. Fuşya, sarı gibi renklerin yanı sıra, kum, bej ve krem gibi nötr renkler de yer alıyor.