Seyahat Rehberi: Balkanlar

Ne tür bir gezgin olursanız olun Balkanlar'a aşık olmamanız, mümkün değil. İşte her mevsim ayrı güzelliğe sahip seyahat cenneti Balkanlar'ın mutlaka görülmesi gereken yerlerine ve ünü sınırları aşan mutfağına dair detaylar...

YAZAR: Nazlı Sancaklı
24 Nisan 2024 Çarşamba 14:49 | Son Güncellenme:
19 dakika okunma süresi

Bosna Hersek

Bosna Hersek, Osmanlı İmparatorluğu'nun ayak izleri ve ülkenin dört bir yanına dağılmış kültürüyle tüm Balkanlar'daki kültür karışımının en güzel örneği olma özelliği taşıyor. Ülkede; Sırpça, Hırvatça ve Boşnakça olmak üzere üç farklı resmi dil konuşuluyor. Her mevsim farklı bir iklim sunan Bosna Hersek'e turistik ziyaretler yapmak için çoğunlukla bahar ayları tercih ediliyor.

Nereleri Görmeli?

Geçmişte yaşadığı yıkıcı iç savaşın yaralarını saran ve bugün turistler için cazibe merkezi halini alan Bosna Hersek'in mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerler listesi başında; başkent Saraybosna'nın ikonik çarşısı Baščaršija, iç savaş döneminde şehrin, sıkışıp kalan 10 binlerce insan için dünyaya açılan tek kapısı olan Umut Tüneli, ilginç inatlaşma hikayesiyle dikkat çeken evi İnat Kuća, UNESCO'nun Dünya Miras Listesi'nde bulunan köprüsü Mostar ve ülkenin en önemli ulusal arşivine sahip Vijećnica Kütüphanesi yer alıyor. Merkezinde gürüldeyen şelalelerin bulunduğu şehir Jajce'den eski Osmanlı kasabası Počitelj'e, Banja Luka'dan sevimli Trebinje'ye kadar farklı alternatifleri de rotanıza ekleyebilirsiniz. İster binaların duvarlarındaki kurşun izleri ister geçmişini öğrenebileceğiniz yer altı tünelleri olsun, bu ülkede tarihten kaçamayacağınızdan emin olabilirsiniz.

Ne Yemeli?

Saraybosna'nın en ünlü lezzetlerinin başında tabii ki Balkan kebabı olan "Ćevapi" geliyor. Ülkenin ulusal yemeği haline gelen bu kebap, taş fırın pidesi içindeki köftelerin, doğranmış soğan, acı sos, ayvar, köy peyniri ve kırmızı biberle buluşturulması ile sunuluyor. Boşnak mutfağının yıldızlarından "Pljeskavica" da büyük yuvarlak bir köfte içine eklenen kuru et ve kaşar peyniriyle hazırlanıyor. "Burek" olarak bilinen Boşnak böreği ise şöhreti sınırları aşmış durumdaki bir diğer ulusal lezzet. El açması hamurların içine iç harcın doldurulmasıyla hazırlanan bu böreklerin peynirlisi "Sirnica", patateslisi "Krompiruša" ve tabii ki olmazsa olmazı ıspanaklısı "Zeljanica" olarak lezzetseverlere sunuluyor. Kahve, Osmanlıların eline geçmesinden bu yana bilhassa Bosna'da, kültürün büyük bir parçası olarak kabul görüyor. Bu nedenle Boşnak kahvesinin yapılışı, Türk kahvesiyle çok benzer özellikler taşıyor. Tek fark Bosna'da kahveler bakır cezvede pişirilerek, içinde Osmanlı'yı simgeleyen ay ve yıldız bulunan, kulpsuz fincanlarda servis ediliyor.

Karadağ

Adriyatik kıyılarının yükselen yıldızı Karadağ, tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra dağ ve ormanlarla çevrili doğal güzellikleriyle de her yıl milyonlarca turisti çekmeyi başarıyor. Coşkulu sokakları, çarşıları ve kafeleriyle son dönemin en popüler tatil destinasyonlarından biri olmayı başaran ülke, bilhassa yaz aylarında eşsiz kıyıları ve dillere destan plajları ile kusursuz bir doğa harikası sunuyor. Yüzde 74'ü Ortodoks Hristiyan, yüzde 17'si ise Müslüman olan ülkenin resmi dili "Montenegrin" Karadağca sayılırken, "Sırpça" da tanınan bir diğer dil olarak kabul görüyor. Karadağ'ı ziyaret etmek için en uygun zaman ise nisan ve eylül aralığındaki ayları kapsıyor.

Nereleri Görmeli?

Karadağ'da mutlaka görmeniz gereken yerler arasında; Yugoslavya döneminde "Titograd" adıyla anılan, ülkenin en büyük şehri ve başkenti Podgorica, tarihinden bu yana en iyi şekilde korunan sahilleri ve eğlenceli gece hayatıyla nam salan Budva, Adriyatik kıyısındaki mavi sularıyla büyüleyen Kotor, yine Adriyatik'in ortasında konumlanan Sveti Stefan Adası, Kotor Körfezi'nin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Perast, adeta marina şehri haline gelen Tivat ve ülkenin tarihi ve kültürel merkezi olan Cetinje yer alıyor. Tabii yolunuz düşmüşken, milli park kapsamında korunan ve ulusal sembol halini alan Karadağ'ın en ünlü dağı Lovćen'i de ziyaret etmeyi düşünebilirsiniz.

Ne Yemeli?

Karadağ; Yunan, İtalyan ve Türk lezzetleriyle karışmış lezzetli bir mutfağa ev sahipliği yapıyor. Ülkede yıllarca Osmanlı'nın hüküm sürmesi sebebiyle, Karadağ yemeklerinde Türk izleri sıkça görülüyor. Et yemekleri çok tüketildiği gibi, Akdeniz mutfağından da esintiler var. "Ćevapi", Karadağ'ın da olmazsa olmaz lezzetlerinin başında geliyor. Boşnak kültürü burada da etkisini gösterdiği için Karadağ'daki çoğu fırında böreğin pek çok farklı çeşidi bulunabiliyor. Esasında bir Macar yemeği olan "Gulaš", Karadağ halkının hassas noktalarından bir diğerini oluşturuyor. Et ve çeşitli sebzelerle hazırlanan bu yemek, Karadağ yerlileri tarafından çok sevilerek yeniyor. Ülkenin neredeyse üçte biri denizden oluştuğu için, zengin bir deniz mahsulleri seçkisine sahip olma özelliği de taşıyor. Üstelik fiyatları da diğer Avrupa ülkelerine göre daha makul. Mısır unu, tereyağı ve peynir ile yapılan "Kačamak" ve "Cicvara" gibi lezzetler, mutlaka deneyimlenmesi gereken tatlar arasında yer alıyor.

Sırbistan

Yüzyılların tozunu savuran bu eski Yugoslav ülkesi, Roma döneminden Orta Çağ'a, oradan da günümüz Sırbistan'ına kadar uzanan bir hikayeyi gün yüzüne çıkarıyor. Asya ve Avrupa'nın kesişme noktası olan Sırbistan, kültürünün büyük bir kısmında bu farklı etkiyi yansıtıyor. Başkenti Belgrad, ülkenin dini ve kültürel çeşitliliğini örnekleyen çok sayıda görkemli binaya, kiliseye ve tarihi mekana ev sahipliği yapıyor. Bizans, Romanesk ve Barok mimarisinin öne çıktığı ülke, mutfağında ise Akdeniz, Balkanlar ve Güneybatı Asya'dan gelen unsurları harmanlıyor. Yıl içerisinde genel olarak çok yüksek hava sıcaklıklarına ulaşmayan Sırbistan'a seyahat için, festival tarihlerine bakabilir, daha zevkli bir tatil fırsatı yakalayabilirsiniz. Resmi dili Sırpça olan ülke halkının yüzde 85'lik kesimini Ortodoks Hıristiyanlar oluştururken yüzde 6'lık kesimi Katolik, yüzde 3'lük kesimi Müslüman, yüzde 1'lik kesimi Protestan.

Nereleri Görmeli?

Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği yere kurulan ve Sırbistan'ın başkenti olan Belgrad, tüm Balkanların en önemli şehirlerinden biri. Sava Tapınağı, Skadarlija ve Knez Mihailova Caddesi, Kalemegdan Kalesi gibi sayısız tarihi ve modern turistik mekan, ziyaret edilmesi gereken zenginliklerin başında geliyor. Belgrad'tan sonra en gelişmiş Sırbistan şehri Novi Sad'da da Novi Sad Kalesi ve barok mimarideki kiliseler dikkat çekiyor. Güney Balkanlar'ın incisi olarak bilinen Niš ise Nisava Nehri, Kral Milan Meydanı ve Niš Kalesi gibi tarihi değerler vadediyor. Yolunuz ülkenin Zlabitor ve Uzice bölgelerine düşerse, Stari Grad, Marko Kilisesi, Uzice Ulusal Müzesi, Jokanović Evi'ni ve eski tünelleri de mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Ne Yemeli?

Sırbistan'ın Sırp mutfağı adı altında özel bir iddiası yok. Geçmişte bu bölgeyi işgal eden milletlerin yemek kültürü tarafından etkilendiği söylenebilir. Fakat Sırp gastronomisi, Yugoslav tarihinin getirdiği kültürel unsurlar sebebiyle, çoğunlukla diğer Balkan ülkeleriyle hemen hemen aynı lezzetlere ev sahipliği yapıyor. Bu nedenle tabii ki "Ćevapi", "Pljeskavica", Balkan Şinitzeli olarak adlandırılan "Bečka šnicla" ve "Burek" de Sırp mutfağının öznelerini oluşturuyor. Öğle yemeğinde genellikle ızgara tercih eden Sırplar, diğer öğünlerde ise fast food ya da tatlı gibi seçeneklere yönelebiliyor. Sırbistan'ın et ağırlıklı zengin bir mutfağı var gibi görünse de hamur işleri de oldukça başarılı.

Kuzey Makedonya

Balkanlar'ın küçük ve sevimli ülkesi Kuzey Makedonya; tarihi, antik güzellikleri ve doğal zenginlikleri söz konusu olduğunda büyük bir oyuncu haline geliyor. 500 yıldan fazla bir süre Osmanlı hakimiyetinde kalan ve hala Osmanlı izlerini taşıyan ülke, Yugoslavya Krallığı hakimiyetindeyken 1991 yılında bağımsızlığını ilan ediyor ve "Makedonya Cumhuriyeti" adını alıyor. Fakat bölgenin bir kısmının Yunanistan'da kalması, bu ismin Yunan milliyetçileri tarafından hararetle tartışılmasına sebebiyet veriyor. Ülke isminin 2018 yılında "Kuzey Makedonya" olarak değiştirilmesiyle sorun çözülmüş gibi görünse de iç çekişme varlığını hala sürdürüyor. Kırılgan bir bağımsızlığın fay hatları üzerine inşa edildiği bu ülke, bugün Avrupa'nın en büyüleyici köşelerinden biri. Makedon ve Arnavutların yanı sıra, Sırplar ve Türkler gibi farklı etnik gruplara da ev sahipliği yapan ülkenin resmi dili Makedonca. Etnik Makedonların çoğunun bağlı olduğu Ortodoks Hristiyanlık ise ülkede en yaygın din.

Nereleri Görmeli?

Büyük İskender Meydanı'nda bulunan Makedon bağımsızlığına adanmış Porta Makedonya, Vardar Nehri üzerindeki Taş Köprü ve tarihi Üsküp Kalesi; başkent Üsküp'te, şüphesiz ziyaretin önceliklendirilmesi gereken zenginlikler olarak öne çıkıyor. Üsküp merkezine yaklaşık 20 dakikalık mesafedeki Makedon Köyü (Makedonsko Selo), benzersiz deneyimler sunuyor. "Balkanların Kudüs'ü" olarak da adlandırılan Ohrid kasabası ise çok sayıda farklı kiliseye, tarihi mekana ve elbette yanında yer alan muhteşem Ohrid Gölü'ne ev sahipliği yapıyor. Ohrid Gölü'nün kıyısında yer alan küçük şehir Struga'da Nikolas Kilisesi, Mustafa Çelebi Camii, Miladinov Kardeşlerin Evi, Kalishta Manastırı ve Nikola Nezlobinski Müzesi, mutlaka görmeniz gereken yerler arasında sayılıyor. Ülkenin en popüler açık hava rekreasyon alanlarından biri olan Matka Kanyonu da tüm yıl boyunca ziyaret edilebilecek popüler noktaların başında geliyor. Son olarak ülkenin en eski şehirlerinden biri olan Bitola, Kuzey Makedonya'nın zengin tarihini keşfetmeyi mümkün kılıyor.

Ne Yemeli?

Makedon mutfağı; basit, sağlıklı Akdeniz mutfağını, yüzyıllardır süren baharatlı Osmanlı etkisiyle birleştiriyor. Balkan, Türk ve Orta Doğu mutfaklarının izlerini taşıyan Makedon mutfağında baklava, kebap, turşu, kavurma gibi oldukça bizden lezzetlerle karşılaşmak mümkün. Ayrıca "Ajvar", "Tavče Gravče", "Šopska salata", "Kaškaval peyniri" ve Balkanlar'a özgü, karamelli bir tatlı olan "Trileče" gibi Makedonlara has yöresel yemekler de deneyimlenebiliyor.

Arnavutluk

Adriyatik Denizi kıyısındaki bir başka Balkan ülkesi olan Arnavutluk, diğerleri ile neredeyse aynı tarihi ve kaderi paylaşıyor. Kendine münhasır dokusunu günümüze dek korumayı başarmış olan bu ülkenin resmi dili Arnavutça. Uzun yıllar Osmanlı sınırları içerisinde yer alması sebebiyle nüfusunun çoğu kendini Müslüman olarak tanımlıyor. Zira ev sahipliği yaptığı saraylar, surlar, kaleler ve kulelerdeki izlerde bu unsurlar kendini çok net bir şekilde gösteriyor. Muhteşem sahillere ve turkuaz sulara sahip Arnavutluk'ta şehir turu yapmak için en uygun zamanlar nisan ile ekim ayları arası. Fakat deniz tatili düşünüyorsanız, haziran ile eylül ayları arasındaki dönemi değerlendirmeye bakın.

Nereleri Görmeli?

Ülkenin en canlı ve renkli şehirlerinden biri olan başkent Tiran'da Skanderbeg Meydanı, Ethem Bey Camii, Piramida, Blloku ve Tanners Köprüsü mutlaka ziyaret edilmeli. UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi arasında bulunan Berat ilçesinde; Berat Kalesi ve Onufri Müzesi ziyareti ile şehrin tarihi ve sanatsal mirası keşfe çıkılabiliyor. Ülkenin diğer tarihi şehirlerinden Ergiri de taş evleri, kaleleri ve Etnografya Müzesi ile keyifli alternatifler arasında. Aynı zamanda Akçahisar Kalesi, İşkodra Kalesi, Ulusal Tarih Müzesi ve İskender Bey Müzesi de keşfedilecek yerler listesine mutlaka eklenmeli.

Ne Yemeli?

Dünyanın ünlü ve köklü mutfakları söz konusu olduğunda, Arnavutluk aklınıza gelen ilkler sıralamasında yer almayabilir. Ancak keşfedilmeye değer lezzetleri olduğunu söylemek mümkün. Dağlarda et yemekleri hakimken kıyılarda ise balık ve deniz ürünleri baskın. Genel olarak Arnavutluk mutfağının en önemli yemekleri arasında; Türkçe ismi Elbasan tava olan "Tavë Kosi", en bilineni pırasalı olan Arnavut böreği "Byrek", biber, domates ve peynirden yapılan sos "Fërgesë" yer alıyor. Balkanlar'ın meşhur peyniri, buradaki ismiyle "Kaçkaval" ve ünlü tatlısı "Trileče" de burada denenmeyi hak ediyor. Arnavutluk'ta bozanın milli içecek olduğunu hatta bozayı Osmanlı tatları arasına taşıyan milletin Arnavutlar olduğunu biliyor muydunuz? Boza ile aranız çok iyi olmasa bile, yolunuz buraya düşerse mutlaka denemelisiniz.

AlUla Seyahat Rehberi

Puglia Seyahat Rehberi

Seyahat Rehberi: Dubai

EN ÇOK OKUNANLAR

Oz Büyücüsü'nün Yakut Ayakkabıları Rekor Kırdı

Oz Büyücüsü'nün Yakut Ayakkabıları Rekor Kırdı

1 dakika okunma süresi
Modanın Şapka Dehası: Stephen Jones

Modanın Şapka Dehası: Stephen Jones

4 dakika okunma süresi
Notre Dame Katedrali Kapılarını Yeniden Açtı

Notre Dame Katedrali Kapılarını Yeniden Açtı

2 dakika okunma süresi
Bir Tenorun Hikayesi: Mario Frangoulis'in Sanatla Geçen 35 Yılı

Bir Tenorun Hikayesi: Mario Frangoulis'in Sanatla Geçen 35 Yılı

20 dakika okunma süresi
Denizden Sofraya: İstanbul'un En İyi Deniz Ürünleri Restoranları

Denizden Sofraya: İstanbul'un En İyi Deniz Ürünleri Restoranları

1 dakika okunma süresi

DAHA FAZLASI

Bodrum'un En Yeni Destinasyonu: Bvlgari Resort Bodrum

Bodrum'un En Yeni Destinasyonu: Bvlgari Resort Bodrum

Güney İtalya'nın Saklı Cenneti: Puglia'nın En Güzel Köyleri ve Restoranları

Güney İtalya'nın Saklı Cenneti: Puglia'nın En Güzel Köyleri ve Restoranları

Londra Gezi Rehberi: Keşfedilecek 10 Muhteşem Yer

Londra Gezi Rehberi: Keşfedilecek 10 Muhteşem Yer

Kapadokya'nın En İyi Otelleri

Kapadokya'nın En İyi Otelleri

Kopenhag'da Mutlaka Yapmanız Gerekenler

Kopenhag'da Mutlaka Yapmanız Gerekenler

Doğu Ekspresi ile Yeni Keşifler

Doğu Ekspresi ile Yeni Keşifler

Doğanın İçinde Yer Alan En İyi Otel ve Restoranlar

Doğanın İçinde Yer Alan En İyi Otel ve Restoranlar

Vizyondaki Rota: Seyahatlerinize İlham Kaynağı Olacak 7 Film

Vizyondaki Rota: Seyahatlerinize İlham Kaynağı Olacak 7 Film

Dubai'de Festival Sezonu

Dubai'de Festival Sezonu

Büyüleyici Göller: Keşfetmeniz Gereken 9 Doğa Harikası

Büyüleyici Göller: Keşfetmeniz Gereken 9 Doğa Harikası

Eyfel'den Montmartre'a: Paris'in En Büyüleyici Köşeleri

Eyfel'den Montmartre'a: Paris'in En Büyüleyici Köşeleri

Eylül Ayında Tatil Listenize Eklemeniz Gereken Dünyadan Rotalar

Eylül Ayında Tatil Listenize Eklemeniz Gereken Dünyadan Rotalar