Ben çok küçük yaşta resim yaparken dahi hep kendi kendine konuşan, yaptığım çocukça resimleri seslendiren, "Oradan onlar geliyor, buradan bunlar gidiyor" diyen, oyun kültürüyle büyümüş, mutlu bir çocuktum. Hayatımda fazla drama yok. Serbest büyüdüm, özgür büyüdüm, rahat büyüdüm. Ortaokul, lise yıllarındaki başarısızlıklarım ailem için bir problem olmadı. Zaten güzel sanatlar yolunda giden bir çocuktum. Öyle de oldu. Üniversite zamanlarını hatırlıyorum, o yıllarda da çok hır gürüm yoktu. Çağdaş sanatta örneklerini gördüğümüz bohem ve "dark" duygulardan sıyrılmış vaziyetteyim. O tarz işleri de beğeniyorum ama onlar beni yansıtmıyor. Günceli bilirim ama güncele çok takılmamaya çalışıyorum. Şu yaşadığımız pandemi sürecini bile neredeyse yaşamıyor gibiyim kafamın içinde. Dünyada olup biten şeyler bu kadar negatifken bu negativitenin içerisinde mümkünse birilerinin de pozitif kalması lazım. İşlerim, bir plan ya da proje değil; hepsi ruh halimin yansıması.
Hep daha renkli dünyalar yaratmak istedim. Bu biraz da hayalperestlik... Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü mezunuyum. Üniversitede reklam ve grafik tasarım okudum. Akabinde reklamcılıkla uğraştım. Bir dönem Floransa'da yaşadım. İtalya'yı ve oranın kültürünü çok seviyorum. Heykeli ve heykel anatomisini sevmem buradan geliyor diye düşünüyorum.
İlk yaptığım iş, aslında bir heykel değildi; heykelin illüstrasyonuydu. Yani kendi bildiğim teknikler, foto-manipülasyon, bilgisayarda photoshop edit'iyle bir illüstrasyon yaratmıştım. Figür olarak en baştan beri Herkül'ü seçtim. Herkül'ün bir foto-manipülasyonunu yapmıştım. Zaman içinde bu bana yetmedi. Önce dijitalde 3D işlere yöneldim. Bu alana iyice hakim olduktan sonra da işlerimi üç boyutlu heykellere çevirdim. Son zamanlarda ise sanat dünyasında en çok ilgimi çeken konu NFT'ler. Bir süredir kendi NFT işlerimi yaratıyorum. Günceli takip eden koleksiyonerlerin de en ilgili olduğu alan NFT'ler. Bu alanda işler üretmeye devam edeceğim.
İşlerimi canlı görme fırsatı olmayanları düşünerek artık kişisel bir sergi yapmam gerektiğini düşündüm. Herkül, işlerimde ana kahramanım. Floransa'da kaldığım dönemde evim, David ve Herkül'ün yan yana olduğu ünlü Signoria Meydanı'na bakıyordu. Bu heykeller, beni her geçen gün daha da büyüledi. Herkül'ün kusursuz anatomisini işlerime eğlenceli bir üslupta yansıtmak istedim. Sergide hem heykeller hem de NFT çalışmalarım büyük ilgi gördü.
Fotoğraflar: Ece Oğultürk