Denizden Sofraya: İstanbul'un En İyi Deniz Ürünleri Restoranları
1 dakika okunma süresi
Sosyal medyanın günümüze olumlu ve olumsuz yansımaları son dönemleri en çok meşgul eden araştırma konularından biri haline geldi. Özellikle iş dünyası üzerindeki olumlu etkilerinin yanı sıra, ilişkiler ve kişilerin benlik algıları üzerindeki olumsuz etkileri de bir o kadar tartışma konusu olmaya devam ediyor. Çoğu insanın çok mutlu, varlıklı, başarılı ve güzel olarak lanse edildiği sosyal medyada, kişilerarası rekabet alevlendiriliyor ve yaratılan bu dünyaya ait olabilmek adına bireyler olağanüsü bir çaba gösteriyorlar. Kişiler, diğerlerinin sosyal medya hesaplarındaki paylaşımları baz alıp 'Neden ben de bu kişi gibi mükemmel bir hayata sahip değilim?' algısına kapılıyorlar. Bu algı; bireyleri depresif bir ruh haline taşırken, benlik algılarında da büyük çatlaklar yaratıyor.
Sosyal medyanın, benlik algısını olumsuz yönde sarsabilme potansiyelinin yanı sıra; kişinin, görüşleri yüzünden toplum baskısına maruz kalabilme ihtimalini de körüklüyor. Bu durumun en belirgin örneklerini, yaşanan toplumsal bir felaket veya toplum nezdine olumsuz karşılanan bir olay gerçekleştiği zaman görüyoruz. Olay akabinde herkesin sosyal medya hesabında benzer paylaşım yapması, bu paylaşımları yapmayanların veya gündemdeki olay haricinde bir paylaşım yapanların olumsuz yönde eleştirilmesi, kişiler üzerinde yoğun baskı yaratıyor.
'Böyle bir felaket yaşanıyor, birkaç gün kendi fotoğrafını paylaşmazsa ne olur?' Evet, yaşanan üzücü olaylarda duyarlı olmak, olayın tazeliğine istinaden saygı göstermek amaçlı bol kahkahalı paylaşımlar yapmamak tabii ki de düşünceli bir davranış. Ancak bunu yapmıyor diye kişileri linç edercesine eleştirmek neden? Özellikle toplumun büyük bir kısmı tarafından kişiler, bu baskıyı oldukça yoğun hissediyorlar. Kişi, eğer olayla ilgili paylaşım yapmazsa 'duyarsız, bencil' olarak etiketlenebiliyor. İşin üzücü yanı da; bazen, yaşanan olumsuz olayla ilgili sosyal medya hesaplarından paylaşım yapanların, arka planda hiçbir şey yapmaması, sadece sosyal medya hesabından destek verdiğini belirterek 'duyarlı' insan olarak gözükmek istemesi olabiliyorken, sosyal medya üzerinden sessiz kalıp arka planda yaşanan olayla ilgili farklı mecralarda çaba gösteren kişilerin sayısının oldukça fazla olması. Yaşanan felaketlere, üzücü olaylara, olumsuzluklara sosyal medyadan destek vermenin gücü yadsınamaz. Ancak sosyal medya hesabı üzerinden destek vermeyenin de duyarsız ve bencil olmadığı gerçeği de unutulmamalıdır. Her insanın acı eşiği, duyarlılık düzeyi, empati becerileri farklıdır. Bu bir suç ve ötekileştirme unsuru olmamalıdır...