Prada Group, Milano’daki Fondazione Prada’da gerçekleştirilen bir sunumla şirketin yeni girişimi olan csr.pradagroup.com web sitesini tanıttı. Sitede tutku ve bağlılığın, yaratıcılığın, toprağa saygının ve özenin, topluluklar arasındaki diyaloğun, sanatsal mirasın restorasyonu ve geliştirilmesinin öyküleri anlatılıyor. Yeni girişimi değerlendirmek üzere Prada S.p.a Yönetim Kurulu Başkanı Carlo Mazzi ile bir araya geliyoruz. Otuz yılı aşan endüstriyel büyüme sırasında kendiliğinden gelişen Parada serüveni anlatarak sözlerine başlayan Carlo Mazzi, başladıkları ve bugün faaliyette bulundukları yerlerin ruhundan ilham aldıklarını ve dünyaya merakla bakma konusundaki doğal eğilimleriyle çalışma süreçlerini desteklediklerini vurguluyor.
Bu bağlamda “Estetik, yaratıcılık ve üstün kalite her zaman Prada Group’a yol gösteren en önemli ilkeler olmuştur. Doğa ve insanlık da bu ilkelerin köşe taşlarıdır. Çevreye ve insanlara duyduğumuz saygı, gerek şirket içinde, gerek ortaklarımız, tedarikçilerimiz, müşterilerimiz ve kurumlarla ilişkilerimizde her zaman davranışlarımızın zeminini teşkil etmiştir” diyen Prada S.p.a Yönetim Kurulu Başkanı Carlo Mazzi, kurumsal sosyal sorumluluğun, insanların ufkunu genişletmek, yapılan işin etkilerinin farkına varmak, eylemleri çevreyle daha uyumlu ilişkiler kurma yönünde katkıda bulunmak anlamına geldiğine inandığını belirtiyor. Yeni web sitesiyle tanıtılan projenin, uygulamalarını, yaklaşımlarını değer zinciriyle ve paydaşlarıyla paylaşılmasına önemli bir katkı sağlayacağını bir yandan da şirket olarak ortak bir hedefe doğru ilerleme arzularını göstereceğini sözlerine ekleyen Carlo Mazzi ile Prada Group iş yapma biçimlerinden Parada’nın kurumsal sosyal sorumluluklarını mercek altın aldığımız keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sürdürülebilirlik konusunda şeffaflık kararı almanızın sebebi nedir? Sizin ihtiyaçlarınızı mı, değişik paydaşların talebini mi yansıtıyor?
Grubun ve yönetimin doğal ihtiyacı diyelim. Sosyal ve çevresel sorumluluk, giderek daha çok tartışılan temalar haline gelmekte; bunlar ayrıca insanların ortak duyguları oldukları için sadece borsada işlem gören bir şirketin hissedarlarından değil, finansal çevrelerden veya yatırımcılarından, hatta müşterilerinin tümünden söz ediyorum. Ama şunu da belirtmeliyim; belirli ilkeleri takip etmek de, bunları en açık ve net biçimde iletmek de bize hep doğal gelmiştir.
Prada’nın kurumsal sosyal sorumluluğu, kültür alanında aktif olan Fondazione Prada (Vakıf) ile mi başlıyor?
Grubun ve özellikle Miuccia Prada’nın ağırlıklı olarak sanata ve genelde kültüre bu denli bağlı olmasının en ilginç yanı bu kararın da yine çok doğal gelmesi. 1993’ten bu yana vakfın yaptığı her şey, Miuccia Prada’nın kendi isteğiyle başlatılıyor ve eşi Patrizio Bertelli tarafından destekleniyor. Sanatı bilmeye, anlamaya ve sanatın uyarıcı gücünden yararlanmaya yönelik güçlü bir arzudan söz ediyoruz. Grubun ekonomik başarısı, bu konuda atılımlar yapmayı ve birçok insanı dahil etmeyi mümkün kılıyor. Ama Miuccia Prada hayatta hangi yolu seçerse seçsin sanata merak ve tutku duyardı, buna inanıyorum.
Pek çok önemli Fransız ve Amerikan grubu, kendi paydaşlarını sosyal bütçeler ve benzeri girişimlerle adeta bombardıman ediyor. Bu konuda biraz geriden geldiğinizi düşünüyor musunuz?
Tekrar belirtmeliyim ki; sosyal ve çevresel olduğu kadar kültürel sorumluluk ilkelerini de her zaman takip etmekte, yasal gerekliliklerini fazlasıyla yerine getirmekteyiz. Yenilikçi seçimlerde yapıyoruz fakat bunları gösterişli bir şekilde duyurmaya gerek görmeyebiliyoruz. Ama artık grubun kurumsal sosyal sorumluluk çalışmalarının vakıftan daha fazlası olduğunu gösterme zamanı geldi. ,
Bir örnek verebilir misiniz?
Fabrikalara bir bakın. Valvigna’daki (Arezzo) en yenisi, mimar Guido Canali tarafından çevreyle uyumlu en iyi çalışma ortamını yaratmak için tasarlanan gerçek bir fabrika-bahçe. Ama bunlar, 1985’ten beri Montegranaro’da faaliyette bulunan tesisimizde veya Montevarchi’deki daha yeni fabrikamızda olsun takip etmekte olduğumuz aynı ilkeler. Doğal bir zorunluluk mu, yoksa bir gereklilik mi? Her ikisi de. Markalarımızın kalitesinden eminiz; tasarladığımız ve ürettiğimiz her şeyin çekiciliği, çalışanlarımızın ustalığıyla bağlantılı.
Kurumsal sosyal sorumluluk kavramını en basit şekilde açıklamanız da mümkün mü?
Dünya genelinde daha genç kuşakların, önceki nesillere kıyasla bu konuların çok daha farkında olduğu da bir gerçek. Bir şirketi sadece yaptıkları değil, bunları nasıl yaptığı açısından da değerlendirmek onlara çok doğal geliyor. Durdurulamaz kültürel bir evrim bu ve biz de tam anlamıyla bir parçasıyız. Aslında onlardan önce başlamıştık belki de.
Prada Group, bir şirketler grubunun merkezinde yer alıyor. Bakış açınız örnek tedarik zincirlerini bir bütün olarak değiştirebilir mi?
Zaten değiştirdi. Tedarikçilerimiz konusunda çok seçiciyiz. Hammaddelerimizi esas olarak kalitesi ve güvenirliği kanıtlanmış, köklü ilişkiler kurduğumuz, ayrıca “Etik Davranış Kurallarımıza” uyan tedarikçilerden satın alıyoruz.
Röportaj: Beyza Özel