Tuğba Parlak ile We-Link-You Üzerine

Toplantıların, buluşmaların, sanat etkinliklerinin bile dijitalleştiği bir dönemdeyiz. Siz uzun yıllara dayanan kariyerinizi dijital bir platforma taşımaya nasıl karar verdiniz?

Pandemi ile birlikte dijitale geçiş dönemi tahmin ettiğimizden bile daha hızlı gerçekleşti. Aslında we-link-you dijital sponsorluk platformunun oluşumuna karar vermemiz pandemiden de önceydi. Bir buluşma esnasında ortağım Rana Erkan Tabanca'nın klasik yöntemle ilerleyen bir işi dijitale çevirmek isteğini dile getirmesi ve sponsorluk yönetiminin bu iş için çok uygun olduğunu konuşmamızla her şey başladı. Fikir harikaydı ve hemen çalışmalara başladık. Tam bu sırada we-link-you'nun temelleri atılırken pandemi dönemi başladı ve biz bunun doğru yolda olduğumuza dair bir işaret olduğuna inandık. Türkiye'de bir öncü olarak, we-link-you dijital sponsorluk platformunu kurduk. Pandemi ile birlikte ne kadar zor bir döneme girilse de dijital dönüşüm zaman tanımıyor hızla ilerliyordu. Bu yüzden bizim de gelişen süreci değerlendirmemiz, çalışmaları hızlandırmamız gerekiyordu. Sadece dönemin şartları dolayısıyla değil, aslında yaptığımız işi geliştirmek, hızlandırmak, ulaşılabilirliğini sağlamak adına da dijital bir platforma geçmek bizim için kritikti. Geleneksel yöntemlerle yürüttüğümüz sponsorluk yönetiminde belli miktarda projeyi alarak sponsorlarla birleştirebiliyorduk. Diğer taraftan, bir fikri projeye dökmek ve bu projeyi doğru marka ile doğru ilgili kişilere ulaştırmak çok önemlidir. Birçok proje bu yüzden hedef marka ve kişiye ulaşamadığı için gerçekleşemeden sadece hayalde kalıyor. Böylece bu işi dijitale dökerek önünü açmak, proje sahipleri ve sponsorlar arasında köprü olmak için yeterince sebebimiz vardı. Hatta bizce bu sektördeki bir ihtiyaçtı. Şimdi dijitalin gücü ile hız zamanı. Geleneksel yöntemlerle ilerleyen sponsorluk süreçlerini dijital bir platforma dönüştürmek hem proje sahibine hem de sponsora bu süreçte hız kazandıracak.

we-link-you'nun nasıl bir işleyişi var bizimle paylaşır mısınız?

we-link-you, yenilikçi projeler ile sponsorları tek bir platformda buluşturan karşılıklı kazanç sağlayan bir platform. Sponsorluk, çift taraflı kazanç mekanizmasını doğru yöneterek, her iki tarafın optimumda yarar sağlaması özüne dayanır. Amacımız projeler ile sponsorlar arasında sağlam bir köprü olmak. Fakat iki tarafın da kendi içlerinde farklı mekanikleri var. Platformu da bunun üzerine kurduk. Giriş yaptığınızda ilk sayfada bu ayrıma hemen rastlıyorsunuz. Sponsor olun veya sponsor bulun tarafından hangisi iseniz onu seçerek devam ediyorsunuz. Proje sahipleri için we-link-you'da proje sahiplerine sunduğumuz Klasik ve Premium olmak üzere iki farklı paket seçeneğimiz var. Premium paket ile ekibimizden online danışmanlık hizmeti alabiliyor, projenizi ekibimizle beraber geliştirebiliyorsunuz. Aynı zamanda projeniz her zaman "öne çıkanlar" bölümünde konumlanıyor. Bu sayede potansiyel sponsorların gözünden kaçmıyorsunuz. Tüm proje sahipleri için platformun proje yükleme aşamasında onlara yardımcı olacak ipuçları bulunuyor. Böylece eksiksiz bir şekilde projelerini onaya gönderebiliyorlar. Onay sürecinde ise ekimiz projeyi 48 saatlik bir süzgeçten geçiriyor, varsa eksikliklerini giderebilmesi adına proje sahibine geri bildirimde bulunabiliyor. Sonuç olarak projeler sponsorlarla buluşturulana kadar iyice olgunlaştırılıyor diyebiliriz. Sponsorlar ise we-link-you platformuna kaydolduklarında herhangi bir ücret ödemiyor. Sponsorlar sadece kendi marka stratejileriyle örtüşen veya ilgilendikleri konulardaki projeleri görmek isterse filtreleme seçeneğinden kategorilerine göre ayırarak sadece seçilen kategorilerdeki projeleri inceleyebiliyor. Sponsor, projeleri tüm detaylarıyla inceleyebiliyor, proje hakkında soruları var ise sorularını bize yöneltebiliyor veya direkt olarak sponsor ol butonuna basıp, bilgilendirme sayfasına geçebiliyor. Sponsora bilgilendirme sayfasında, we-link-you hizmet bedeli yanı sıra proje sahibi ile anlaştıktan sonra direkt proje sahibine ödemesi gereken tutarı otomatik olarak hesaplayıp belirtiyoruz. Süreç bu şekilde ilerliyor.

Sponsor olmak isteyenler ve sponsor arayanlar arasında kusursuz bir eşleşme olacağını belirleyen ana kriterler neler?

Sponsorluk, çift taraflı kazanç mekanizmasını doğru yöneterek, her iki tarafın yarar sağlaması özüne dayanır. Sponsorluğun kendi içinde dinamikleri vardır. Proje ve sponsorun hedefleri örtüşmeli, tek bir ses olabilmeli, marka ile proje kuvvetli bağ kurmalı, güçlü bir enerji yaratmalı ve deneyim sağlarken de diğerlerinden ayrışabilmeli. Bu nedenle de fikirlerini gerçekleştirmek isteyen proje sahipleri ile yeniliğe ve hıza önem veren markaları buluşturan we-link-you dijital sponsorluk platformu onlara bu hizmeti sağlıyor. Sponsorlar kendi marka stratejilerine uygun projeyi seçtiklerinden emin olmalı. Yeniliklere açık olan markalar, rakiplerinden ayrışarak orijinal projelere yıllık iş birlikleri / sponsorluk bütçelerini we-link-you'dan seçtikleri projelere rahatlıkla kaynak sağlayabilecekler. Proje sahibi sponsora, sponsor da proje sahiplerine "Bu iş birliği bana ne fayda sağlayacak?" sorusunun cevabını iyi verebiliyor olmalı. Proje sahipleri projelerini eksiksiz tamamlamalı, sponsorluk paketlerini, sponsorluk haklarını ve bütçelerini doğru ve net bir şekilde belirtmelidir. Hem sponsor hem de proje sahibi "Bu iş birliği ile kendi hedef kitlelerine ulaşabiliyor mu, istedikleri etkiyi bu iş birliği ile yakalayabilecekler mi" gibi başlıkları değerlendirmeleri lazım. Bazen bu kriterler yoldayken de şekillenebiliyor. Bazı durumlarda da yolda karar vermek gerekebilir. Sonuç olarak her iki taraf için de kazan-kazan durumunun oluştuğu tüm eşleşmeler kusursuz eşleşmedir. Kusursuz eşleşmeler de genellikle bize süresi uzatılmış sponsorluk sözleşmelerinin bir habercisidir.

Yenilikçi projeler ve vizyoner markaları bir araya getiriyorsunuz. Bu iki kavram günümüzde sıkça kullanılıyor. Ama gerçek anlamda yenilikçi bir proje ve vizyoner bir markadan söz etmek için sahip olunması gereken özellikler neler?

Tüm fikirler ve projeler we-link-you için çok değerli. Yenilikçi projeler ise bizim uzun süredir ekip olarak kullandığımız bir kavram. Hızla değişen, gelişen, evrilen bu dünyada fark yaratacak. Bizlere yeniliği tattıracak eşsiz projelerin olduğunu görmek bizleri çok heyecanlandırıyor. Bu projelere yenilikçi projeler diyoruz ki bunlar; bir çevre ve sürdürülebilirlik projesi de olabilir, bizleri rengarenk bir dünyaya götürecek oyun projesi de veya harika bir sanat sergisi gibi niceleri de olabilir. Projelerin de aynı markalar gibi bir kimliğinin olması, sahiplendiği kavramların arasında yenilik ve deneyimin olması çok kıymetli. Vizyoner marka demek bizler için mutlaka sponsor olacak markanın büyük ölçekli veya global bir marka olması demek değil. İsmini duymadığımız ama vizyon sahibi, adını duyurmak için sponsorluk bütçesi ayırabilecek birçok marka var. Büyük şehirlerdeyken sadece büyük markaları görebiliyoruz. Fakat dairenin biraz dışına çıktığımızda bizi çok daha farklı bir manzara karşılıyor. we-link-you ile en önem verdiğimiz konulardan biri de erişilebilir olmak. Türkiye'nin her yerine erişerek bu iki kavramı yakalamak ve bu kavramlar arasında bir köprü oluşturmak sadece dijitalle mümkün olabilirdi. we-link-you ile sadece büyük şehirlerde değil, Türkiye'nin her bir köşesindeki projelere ve potansiyel sponsorlara ulaşabilmeyi hedefliyoruz. Dijital dünya yer ve zaman tanımıyor, yenilikçi projeler de vizyoner markalar da her an her yerden gelerek ezber bozdurabilir.

Beraber bir yola çıkmadan önce en çok hangi noktalara önem veriyorsunuz?

we-link-you faal olarak hizmet vermeye başladığından beri mail kutumuza düşen "Onay bekleyen bir yeni projeniz var" bildirimi bizi çok heyecanlandırıyor. Bu bildirim bir proje ile ilk yola çıkış anımız diyebiliriz. Projelerin kabulü için mutlaka proje sahiplerinin uyması gereken kriterler var. Proje onaya geldiği andan itibaren projeyi 48 saatlik bir incelemeye alıyoruz. Aslında bu inceleme ile yola çıkıyoruz veya yola çıkmadan önce proje sahiplerine destek sağlıyoruz. Bazen projeler eşsiz olsa bile sunumlarında eksik bilgilerin bulunması, doğru ve göz alıcı paketleme yapamaması, doğru bütçeleme stratejisi ile sponsora verilecek hakların tanımlanamaması projenin hayata geçmesini yavaşlatabiliyor. Tüm bunların kontrollerini yaparak proje sahipleri ile birlikte yola çıkıyor ve onlara sponsorlara ulaşmalarında sağlam bir köprü olmaya çalışıyoruz.

Arada köprü olmanın en zorlayıcı tarafları neler?

Aslında sponsorlar ve proje sahipleri arasında köprü olmanın zorlayıcı taraflarından ziyade köprü olmanın yaratıcı ve yapıcı taraflarının olduğunu dile getirebilirim. Köprü olmak kazan-kazan ilişkisini kurabilmeyi gerektirir. Kazan-kazan durumu ise her iki tarafın tatmin olması ve hedefine ulaşması demek. Bu süreçte hem proje sahibi için hem de sponsor için iki ayrı çalışma yürütülmesi gerekir. Bazen yaratıcı yönünüzü kullanmanız gerekirken bazen yapıcılığınızı kullanmanız gerekiyor. Özellikle manuel giden işlerde bu süreç yorucu olsa da dijital sponsorluk köprüsü we-link-you ile herkes için kolaylık, hız ve erişilebilirlik sağlıyoruz.

Sponsorlar ve projeler arasındaki iş birliği uzun soluklu mu oluyor?

İş birliklerinin uzun veya kısa soluklu olması proje detayına ve sponsorun amacına göre değişir. Elbette spor kulüplerinde, turnuvalarda uzun soluklu iş birlikleri yapıldığını görüyoruz. Fakat her sponsorluk anlaşması uzun soluklu olmalı diyemeyiz. Projenin gerçekleşme sıklığına yani projenin sürdürülebilirliğine bağlı olarak bu durum değişebiliyor. Bunun yanı sıra elbette uzun soluklu iş birliklerini tetikleyecek birçok kriter var. Proje ve sponsor karşılıklı kazanç sağlamışsa, hedef kitleleri örtüşmüş ve hatta aralarında kitle birleşmesi yaşanmışsa, finansal tarafta karşılıklı antant iseler, birlikte proje üretebiliyor ve projeleri sürdürülebilir hale getirebiliyorlarsa elbette uzun soluklu iş birlikleri oluyor. Bu iş birliklerine günümüzde sanat ve spor alanlarında oldukça sık rastlayabiliriz.

Günümüzün değişen pazarlama teknikleri hakkında neler söylemek istersiniz?

Pazarlama kavramı temel olarak aynı kalsa da aynı zamanda dijitalleşme ile birlikte her zaman değişen ve gelişen bir kavram oldu. Dijitalleşme arttıkça rekabet ortamı arttı, rekabet ortamı arttıkça pazarlama aktiviteleri de evrildi. Strateji yine temelde "markayı öne çıkarmak" olarak kaldı. Ancak teknikler ve uygulama şekilleri değişti. Pandemi ile birlikte sosyal medyanın gücü apayrı bir boyuta ulaştı. Sporlar, yemekler, meditasyonlar, toplantılar her şey ama her şey bir ekranın içinde gerçekleşmeye başladı. Markalar bu süreçte müşterilerine sanal ortamdan dokunmak zorunda kaldı. Bunu yapmak için gerçek ama bir o kadar da sanal temsilcilere ihtiyaçları vardı. "Word of mouth" kavramı influencer marketing ile desteklendi. Sürekli satın almanızı ve deneyimlemenizi tetikleyecek çalışmalar yapıldı, yapılmaya da devam ediyor. Online alışveriş mecraları kullanıcılarının deneyimlerini paylaşmaları ve yeni bir ağ yaratmaları için yorum/puanlama sistemi getirdi. Puanı yüksek, yorumu iyi ise; güvendiğimiz bir arkadaşımız bizzat tavsiye etmişçesine ürünü satın alabiliyoruz. Bunun yanı sıra reklam verme şeklimiz değişti. Yarattığımız personalara ve hedeflerimize yönelik medya satın alması yapabiliyoruz. Trafik çekmek için büyük reklamlar yerine trafik çekmek istediğiniz alanda düzenli yazdığınız yazıları SEO uyumlu hale getirebilirsiniz. Pandemiden de önce başlayan bu dijitalleşme süreci hızla ilerlemeye devam ediyor. Sürekli takipte kalmanız ve kendinizi güncellemeniz gereken bir ortamdasınız artık. Hızlandık, sınırlar kalktı, erişilebilir ve özgürüz. Bir de metaverse geliyor şimdi, aslında epey aşina olduğumuz ama hepimizi heyecanlandıran bir gündem oldu son zamanlarda. Heyecan ile gelecek şekilleniyor diyebilirim.

Her ay bir sivil toplum kuruluşuna da destek veriyorsunuz. Yardım edeceğiniz kuruluşları nasıl belirliyorsunuz?

we-link-you olarak, projeler sponsorlarla buluştukça her ay herkes kazansın iyilik kazansın diyerek bir sivil toplum kuruluşuna, yardım kuruluşuna veya dünyamızı güzelleştirecek bir projeye destek veriyoruz. Özellikle belirlediğimiz kategoriler yok aslında; o ay bir köy okuluna destek gerektiğini duyarsak oradayız, kadına şiddetin her daim karşısındayız, çocuklarımızın her zaman yanındayız, eşitliğin savunucusu, patili dostlarımızın arkadaşı, doğamızın ise koruyucusuyuz.

Yeni projeler var mı ufukta?

Şu anda sitemizi ziyaret ederseniz birçok yeni proje göreceksiniz. Geçen hafta yepyeni bir proje Samsun'dan yüklendi. Çok mutlu olduk. Tüm Türkiye'ye de olma hedefimizdi ve şimdiden büyük şehirler dışındaki projelere ulaşmaya başladık. Bir deniz feneri projemiz var eşsiz ve muhteşem. 160 yıllık bir deniz feneri, butik otele dönüştürülüyor ve dünyadaki diğer deniz feneri butik hotelleri zincirine katılmaya hazırlanıyor. Hepsi sponsorlar için hazır şu an ve platformumuzda projeler bölümünde yer alıyor. Bir başka projemiz Haziran 2022'de Maçka Demokrasi Parkı'nda gerçekleşecek UyanFest'i örnek verebilirim. Bu festival de Türkiye'de ilk defa yapılacak ve adından çok söz ettirecek müthiş bir festival olacak. Projelerin daha yoğun onaya geldiği günler de yakında. we-link-you olarak da gerek platform özelinde gerek sosyal medya özelinde birçok yeni fikrimiz ve projemiz olduğunu söyleyebilirim. Dijitaldeyseniz ucu sonu olmayan ve sürekli yenilenmeyi gerektiren bir gezegendesiniz demektir. Bu yüzden we-link-you'nun her adımı artık bir proje ve biz bu yolda ilerlerken çok heyecanlıyız.