Bir fütürist olarak gelecekten ne bekliyorsunuz? Daha karanlık distopik bir gelecek mi olacak? Yoksa daha iyi bir gelecek mi?
Kesinlikle daha iyi bir gelecek! Dünyada, Ortadoğu’da bugün yaşanan çatışmalar trajik ama bir adım geriye çıkıp global olarak bakınca insanlık tarihinin en şiddetsiz dönemini yaşadığımızı görürüz. Tıpta, yenilebilir teknolojilerde, arıtmada gelişiyoruz. İletişim ve taşımacılık maliyetleri düşüyor. Afrika’daki bir çocuğun elinde akıllı telefonlar var, bu 20 yıl önce ABD Başkanı’nın elinde yoktu. 10 yıl önce sadece devletlerin elinde olan teknolojiler şimdi gençlerin elinde. Benim işim de bunu açığa vurmak. Fütürist Ray Kurzweil -ki büyük hayranıyımdır ve dostumdur- teknolojik tekillik, insanoğlunun güçlü aygıtlar yaparak dönüşmesi hakkında yazıyor.
Kurtzweil’in insanoğlunu aşmak hakkında yazdığından bahsettiniz. Trans-hümanizm konusunda ne diyorsunuz?
Ben varım! Bence gerçekten çok iyi bir felsefe bu. İnsan zaten trans-hümanizmin esiri tarihin başından beri. Edep yerlerimizi örtmek için elbise diktiğimizde, hayvan avlamak için aletler yaptığımızda bu trans-hümanizmdi. Sanayi devrimiyle bedensel evrim, dijital devrimle zihinsel evrim geçirdik. Bio-teknolojik devrimle de biyolojimizde evrim yaşayacağız. İnsan olmak zaten trans-hümanist olmak demek. İnsan ırkı diğer türlerin; hayvanların ve bitkilerin aksine, bedenini geliştirmek için biyolojik olmayan aygıtlar, araçlar kullanır. Teknoloji türümüzün gerçek giysisidir.
Ben de şu sıralar bir öykü okuyordum; edebiyat yapan makine ve yazılımlarla ilgiliydi. Bir robotun edebiyat ürünü çıkarması mümkün mü sizce?
Niye olmasın? Yapay zekâ terimi kullanılıyor bu konularda. Yapay zekâ, insan zekâsına karşı diye düşünülüyor, değil mi? Gelin, bu terimi şimdilik göz ardı edelim. Dünyada en önemli güç farkındalık ve zekâ. Ama zekâ bizim için biyolojik donanımla limitli. Sentetik ve dijital donanımlar da –şu anda değillerse de- farkındalık sahibi bir zekâya sahip olabilir. Plastik ve metal bir şeyleri birleştirip, iki beyin arasında bir solucan deliği yaratan, uzay/zamanı büküp iletişimimizi sağlayan bir aygıt yaratabiliyoruz. Hiçbir şey imkânsız değil. Ormanlarda avlanıyorduk unutmayın. Şimdi havalarda uçuyoruz.
Sizce gelecekte insanla makine arasında fark kalacak mı?
Hayır. Bence gelecekte insanın hedefi madde halimizi aklın filtresinden geçirip onları uzay gemilerine, akıllı telefonlara ve aygıtlara aktarmak olacak. Her şey birbiriyle bağlanacak. Bu, bizim için aklı fiziksel dünyada maddeleştirmek olacak. Bitince tüm dünya dev bir mikro organizmaya dönüşecek. Varacağımız yer bu.
Peki, sizce beyin geliştirilebilir bir şey mi?
Evet. Beyin de bir kas. Her kas gibi geliştirilebilir. Öğrendiğimiz şeyler genetik pozisyonunuz ne olursa olsun, işlerin geldiği nokta ve ondan aldığınız geri dönüşüm tecrübe ve çevreyle daha fazla ilişkili. Bizim inşa ettiğimiz bizi inşa eder. Araçlar yaparız, araçlar bizi yapar. Tasarladığımız bizi tasarlar. Bu iş böyle devam eder.