Birini senin istediğin biçime sokman, ancak o gerçekten bunu kendiliğinden isterse mümkündür yani kimseyi değiştiremezsin. Peki, diyelim ki bir şeyleri fark etti, değişmek istedi ve kendi adına adımlar attı. Bu süreç senin kontrolünün altında olacak ya da devamlı bu şekilde kalacak diye bir garanti yok. Belki bir süre senin istediğin gibi davrandı, seni kaybetmek istemedi, düzeni bozmaktan çekindi ya da sadece o an canı öyle istedi. Yani bu tamamen onunla ilgili bir durum, seninle değil.
Buradaki asıl mesele şu: Sen kendi düzenini, huzurunu, modunu ve dengeni, o kişinin senin istediğin gibi olması ihtimaline bağlıyorsun. Böylece farkında olmadan kendi benlik değerini, başkalarının akışına endeksliyorsun. Ve bu, bilinçdışında "değersizim" inancını daha da güçlendiriyor ve bu kısır döngü böyle devam ediyor...
Çünkü kişiler ve mekanlar değişse de sen aynı duygularla titreştiğin sürece, aynı meseleleri tekrar tekrar deneyimlersin. Sonra bir bakarsın, "Neden hep aynı tipleri, olayları hayatıma çekiyorum?" diye soruyorsun kendine.
Bir danışanım, kendisini çok yoran bir ilişkiyi bitirdiğinden bahsetmişti. Eski sevgilisi kronik bir yalancıymış. Birlikte oldukları zamanlarda güzel vakit geçirseler de erkek arkadaşı sık sık ortadan kaybolur, sonra türlü saçma bahanelerle geri dönermiş. Danışanım bu ilişki içinde uzun süre kalmış; belki düzelir, belki daha dengeli olur diye beklemiş. Ama ilişki hayal kırıklığı ile sona ermiş.
Sonra hayatına yeni biri girmiş... Ancak detayları dinlediğimde bazı benzerlikler dikkatimi çekti. İlişki biçimi birebir aynıydı. Hayat tarzları, geçmişleri, hatta fiziksel görünümleri bile neredeyse birbirinin kopyasıydı. İsimleri bile hemen hemen aynı harflerden oluşuyordu, sadece sıraları farklıydı! Danışanımın ilişkilere dair inançlarıyla, titreştiği enerjilerle hayatına bu kişileri nasıl çektiğini görebiliyor musun?
Bir şeyi netleştirelim biz karşımızdaki insanı değiştiremesek de bu duruma, kişiye karşı ürettiğimiz hislerimizi değiştirebiliriz. Ve ancak kendi duygusal tepkilerimizi, kendimize ve etrafımızdaki dünyaya dair inançlarımızı değiştirdiğimizde, ilişkilerimizdeki dinamikler de değişebilir.
İlişki dinamiği değişir. Çünkü sen artık farklı bir enerji yayıyorsundur ve karşındaki kişi buna göre hareket etmeye başlar.
O kişi hayatından çıkabilir. Enerji boyutunda artık senden beslenemiyordur, istediğini alamıyordur. Ama artık bu seni etkilemez.
Unutma, sen değiştiğinde olayların seyri de değişir. Aynı kişi olmadığında, aynı tepkileri vermediğinde, hayatında yepyeni bir denklem oluşur.
Bu yazı sende bir şeyler uyandırdıysa, belki de bu farkındalık, zamanı geldiğinde kendine dönmeye cesaret göstermene bir davet olabilir.