Denizhan Özer ve Nazlı Keçili ile “Kırılma Noktası” Sergisi Hakkında

Sürdürülebilirlik konusuna sanat ile dokunan, Mandarin Oriental, Bodrum'da gerçekleşen “Kırılma Noktası: Hikayenin Sonunu Sen Yaz” sergisinin ikincisinin hikayesini, Artkolik Sanat Platformu Direktörü ve Kurucusu Nazlı Keçili ile seçkinin küratörü Denizhan Özer'den dinledik.

YAZAR: Kübra Bıçak
ABONE OL
5 Eylül 2023 Salı 11:28 | Son Güncellenme:
16 dakika okunma süresi
Denizhan Özer ve Nazlı Keçili ile “Kırılma Noktası” Sergisi Hakkında

Artan nüfusla birlikte azalan dünya kaynakları hepimiz için bir tehlike. Bu konuda farkındalık yaratmak için sürdürülebilirliği sanatla birleştiren "Kırılma Noktası: Hikâyenin Sonunu Sen Yaz" sergisi, çevre sorunlarına farklı bir açıdan bakıyor. "Kırılma Noktası: Hikâyenin Sonunu Sen Yaz" seçkisinin oluşmasına katkı sağlayan Artkolik Sanat Platformu Direktörü ve Kurucusu Nazlı Keçili ile serginin küratörü Denizhan Özer, sanatın çevre ve sürdürülebilirlik temasıyla birleştiği eserlerin hikayesini paylaşıyor.

Denı̇zhan Özer, Küratör

"Kırılma Noktası: Hikâyenin Sonunu Sen Yaz" sergisi nasıl bir fikirle ortaya çıktı?

Biz insanların dünya üzerindeki faaliyetleri, davranışları ve yarattıkları tüketime dayalı ekonomi nedeniyle; dünya, altıncı büyük kitlesel yok oluş evresine girdi. Şu anda yedi milyar olan dünya nüfusunun 2050 yılında dokuz milyar olacağı tahmin ediliyor. Artan nüfusla beraber dünya ekonomisi son 50 yılda beş kat büyüdü. Nüfus ve ekonomi büyüdükçe doğa ve çevreye verilen tahribatın katlanarak büyümeye devam ettiğini ve buna bağlı olarak dünyanın hızlı bir şekilde kirlendiğini açıkça görüyoruz. Dünya ormanları sekiz milyar hektardan 3.6 milyar hektara düştü. Her yıl 20 milyon hektar ormanlık alan yok oluyor. Kısacası tam bir "kırılma noktası" süreci içindeyiz ve artık dünyayı kurtarmaya yönelik eyleme geçme zamanı geldi. Sanat üzerinden yaratılan farkındalık çok daha etkili ve kalıcı oluyor. Tüm bu tespitlerden sonra serginin bir gereklilik olduğu kendiliğinden ortaya çıkıyor. Sergi için, her ne kadar bir yıl önceden çalışmaya başladığımı söylesem de, aslında bu ve benzeri konularda yıllardır sergiler yapan bir sanatçı ve küratörüm. Bu konulara eğilmemin nedeni, 2007'de British Council'in direktörü Michael Bird'ün beni ve küratör arkadaşım Alice Sharp'ı Almanya'da yapılan "Tipping Point" etkinliğine davet etmesiydi. Potsdam Institute of Climate Research Impact'ta yapılan bu çalıştaya bilim insanları, küratörler ve sanatçılar davet edilmişti. Sanatçılar ve küratörler, bilim insanlarını dinledikten sonra dünyanın dört bir yanına dağılarak çalışmalar, sergiler, projeler yaptılar. Ben de o günden sonra hem farklı ülkelerde hem kendi ülkemde çevre sorunları ile ilgili çeşitli projeler hazırladım. Yurt içinde ve yurt dışında yüzlerce sergi gezdim, atölye ziyaretleri yaptım. Tüm bunlar devam ederken Artkolik'in kurucusu ve direktörü Nazlı Keçili geçen sene Ankara'da ATO Congresium'da yapılan çevre sorunları ve küresel ısınma zirvesinde bir sergi yapmak istediğini söyleyip, bu serginin küratörlüğünü teklif etti. Ben de üzerinde çalışarak "Kırılma Noktası: Hikâyenin Sonunu Sen Yaz" isimli sergiyi yaptım. Sergi çok ilgi çekti, çok başarılı oldu, çok sayıda insana ulaştı. Bu sene de aynı sergiyi daha da büyüterek QNB Finansbank'ın Kristal Kulesi'nde yaptık. Son derece etkileyici güzel bir sergi oldu. Sonrasında da sergiyi biraz küçültüp değiştirerek Mandarin Oriental Bodrum'a taşıdık.

Sergide hangi sanatçılar, ne tür eserleriyle yan yana geliyor?

Sergi için genellikle çevre sorunlarına eğilen, doğa ile ilgili çalışmalar yapan ve sürdürülebilirlik temasına değinen sanatçıların işlerini seçtim. Hiçbir sanatçıya sipariş vermedim. Çok atölye ve sergi gezdiğim için kimin ne yaptığını çok iyi biliyordum. Bu sebeple sergi önce kafamda oluştu. Hangi sanatçıdan ne alacağımı bildiğim için sergi çok güçlü ve etkileyici oldu. Bedri Baykam, Mehmet Özenbaş, Erdo Sam, Yıldız Doyran, Başak Canher, Akın Ekici, Hakan Bayer, Vahid Novruzov, Zeynep Yazıcı, Sabahat Çıkıntaş'ın resimlerini; Selçuk Yılmaz, Tuğrul Selçuk, Genco Gülan, Ender Güzey, Özge Günaydın, Gökçe Hiçyılmaz, Parisa Nami, Gözde Can Köroğlu, Mehmet Özenbaş'ın heykellerini; Özcan Uzkur, Gülfidan Soyuğur, Funda Çetgin, Loya Kader Öztürkmen, Abdülvahap Uzunbay'ın enstalasyonlarını birbiri ile ilişkili bir şekilde kapalı ve açık alanlarda, bir mantık çerçevesinde yerleştirdim.

Sanatçıları ve eserlerini yan yana getirirken nasıl bir kurgu oluşturdunuz?

Sergiyi izlemeye gelen kişileri Mandarin Oriental'in girişinde Özge Günaydın'ın iki gergedanı ile karşıladık. İçeriye girer girmez izleyici kendini, sergi yazısı ve yedi sanatçının resimlerinin arasında buldu. "Welcome teras"ta Genco Gülan ve Mehmet Özenbaş'ın heykelleri yer aldı. Otelin geniş resepsiyon bölümünde Sabahat Çıkıntaş'ın resimleri, Parisa Nami ve Özge Günaydın'ın heykelleri, Loya Kader Öztürkmen'in enstalasyonu görüldü. Aşağı kata merdivenle inerken Selçuk Yılmaz'ın heykeli izleyicileri karşıladı. Alt katta Erdo Sam, Yıldız Doyran'ın resimleri, Funda Çetgin, Özcan Uzkur ve Abdülvahap Uzunbay'ın enstalasyonu, kapalı alanda yer durumuna göre kurgulandı. Sonrasında dış alanda Zeynep Yazıcı'nın resimleri, Gülfidan Soyuğur'un enstalasyonu, Gözde Can Köroğlu, Ender Güzey, Özge Günaydın, Tuğrul Selçuk, Gökçe Hiçyılmaz'ın heykelleri geniş bir alana yayılarak izleyiciyi bir serüvenin içine sokmuş oldu.

Bu sergi için neden "Kırılma Noktası" ismini seçtiniz?

Sizin de bildiğiniz gibi çevre sorunları ve küresel ısınma ile ilgili sorunlar bitmedi. Basında, televizyonlarda, çeşitli akademik çalışmalarda bu konu zaman zaman işlense de önemli olan, durum tespiti ya da birkaç çalışma yapmak değil. Artık neredeyse geriye dönüşü olmayan bir yola girdik. İşte bu, kırılma noktasıdır. Burada da hikayenin sonunu biz insanlar, vereceğimiz kararla yazacağız. Çevre sorunları dünyanın en önemli sorunu. Temiz hava ya da suya sahip olamadıktan sonra çok zengin olsanız da bu, bir işe yaramaz. O yüzden insanları bilinçlendirmeli, siyasetçiler üzerinde onların kamuoyu baskısı oluşturmasını sağlamalıyız. Bu durumu da en iyi sanatla anlatabiliriz diye bu sergiyi yaptık ama bitmedi. Çevre ve sürdürülebilirlik teması üzerine, Artkolik ile başka projeler de yapacağız.

Tüm bunlardan hareketle küratöryel sürecinizi nasıl tanımlarsınız?

Küratöryel sürecim yurt içi ve yurt dışında büyüyerek devam ediyor. 43 yıldır bu işin içindeyim. Yaptığım her sergi, her proje toplumsal sorunlarla ilgili. Bundan sonra da böyle olacak. Özellikle çevre ve sürdürülebilirlik üzerine farklı çalışmalar yapacağım.

Nazlı Keçı̇lı̇, Artkolik Sanat Platformu Direktörü ve Kurucusu

"Kırılma Noktası" sergisinin hikayesini sizden dinleyebilir miyiz? Sürdürülebilirlik bilincine vurgu yapan böyle bir sergi düzenlemeye nasıl karar verdiniz?

"Kırılma Noktası" sergisi sürdürülebilirlik temasını ele alan, sanayi ve tüketim atıklarından oluşan malzemelerle yapılmış eserler vesilesi ile iklim krizine, tüketim çılgınlığına dikkat çeken çalışmalar ortaya koyarak, dünyamızın gelmiş olduğu büyük tehlikenin farkına varmamız için yapılmış bir sergi projesi. Biz yaptığımız işlerde mutlaka bilgiyi ön plana koymayı hedefliyoruz. Gerek eğitim projelerimizin gerek sergi projelerimizin her zaman bilgi odaklı, mesaj veren, farkındalık yaratan projeler olmasına önem veriyoruz. Dünyamızın içinde bulunduğu iklim krizi, doğal afetler, ekonomik kriz, korkutucu teknolojik gelişmeler, yapay zekanın hızla büyüyen gücü gibi insanoğlunu zorlayan birçok tehlikenin var olduğu bu çağda, çocuklarımıza daha iyi bir dünya bırakmak için sürdürülebilirlik alanında çalışmak bizim için çok önemliydi. Bu sergimizde ve sergi paralelinde çocuklarımıza iklim krizi, atık problemleri, tüketim çılgınlığı gibi önemli konular üzerine dikkat çeken farkındalık yaratma amaçlı atölyelerimiz kurgulandı.

Sergi için QNB Finansbank ile nasıl bir araya geldiniz?

QNB Finansbank, sürdürülebilirlik konusunda farkındalığı bir adım öteye taşımış bir şirket. Biz de sanat ve iletişim projeleri üreten bir platform olarak, kendileri ile sanat alanında da sürdürülebilirliğe dikkat çekmek için bir araya geldik. QNB Finansbank'ın merkez binası olan Kristal Kule'de ilk sergimizi gerçekleştirdik. Paralelinde ise atölye çalışmaları yaptık. Yaklaşık 300 çocuğumuzu, misafir ettik. Biliyorsunuz, şirketlerin toplumsal çıkarlar ile örtüşen bir anlayışa sahip olması çok önemli; gelecek nesillerin ihtiyaçlarını gözetmek ve bu bağlamda hareket edebilmek, büyük-küçük tüm şirketlerin en önce ele alması gereken konulardan biri. QNB Finansbank bu bağlamda finans sektöründe çalışan şirketlerin ne yapması gerektiğini ve neler yapabildiğini bu birlikteliğimiz esnasında da bize çok güzel anlattı. Böyle bilinçli, farkında ve duyarlı bir finans devi ile güçlerimizi birleştirip çocuklarımızın geleceğini ilgilendiren çok önemli bir alanda farkındalık yaratmak bizim için gerçekten bir gururdu.

Serginin ikincisini, Mandarin Oriental, Bodrum ev sahipliğinde sanatseverlerle buluşturdunuz. Bu sizin için nasıl bir deneyimdi?

Sergimizin ikincisini sevgili ALEM Dergisi ile birlikte ağustos ayında Mandarin Oriental, Bodrum'a taşıdık. Bizim için böylesine farkındalık yaratmış bir serginin başka bir bölgede yapılması çok kıymetliydi. Böyle bir proje ile ne kadar çok insana dokunursak, ne kadar çok çocuğumuza sürdürülebilirliğin önemini, iklim krizlerinin tehlikesini, tüketim çılgınlığının zararını anlatabilirsek, bizim için o kadar önemli. Mandarin Oriental, Bodrum ev sahipliği ile sergiyi Bodrum'a taşıyabilmek, onlarca insana mesajımızı verebilmek gurur vericiydi. Hedefimiz, sergimizi tabii ki tüm Türkiye'ye yayabilmek ve bu farkındalığı aşılayabilmek. Umarım böylelikle gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakabiliriz.

EN ÇOK OKUNANLAR

Sonbaharın Yeni Trendi: Yeşil
Sonbaharın Yeni Trendi: Yeşil

Sonbaharın Yeni Trendi: Yeşil

1 dakika okunma süresi
Kışa Özel Nail Art Trendi
Kışa Özel Nail Art Trendi

Kışa Özel Nail Art Trendi

1 dakika okunma süresi
Monan Mücevher'den 10. Yılına Özel Sergi
Monan Mücevher'den 10. Yılına Özel Sergi

Monan Mücevher'den 10. Yılına Özel Sergi

1 dakika okunma süresi
Demi Moore'un "The Substance" Galasındaki Çiçekli Tarzını Nasıl Buldunuz?
Demi Moore'un "The Substance" Galasındaki Çiçekli Tarzını Nasıl Buldunuz?

Demi Moore'un "The Substance" Galasındaki Çiçekli Tarzını Nasıl Buldunuz?

2 dakika okunma süresi
Moda Dünyasında Oyuncu Değişiklikleri
Moda Dünyasında Oyuncu Değişiklikleri

Moda Dünyasında Oyuncu Değişiklikleri

6 dakika okunma süresi

DAHA FAZLASI

Kerem Kazaz Türkiye'nin En Genç Pilotu (18) Olarak Tarihe Geçti
Kerem Kazaz Türkiye'nin En Genç Pilotu (18) Olarak Tarihe Geçti

Kerem Kazaz Türkiye'nin En Genç Pilotu (18) Olarak Tarihe Geçti

La Prairie'den Yenilikçi Formülasyon
La Prairie'den Yenilikçi Formülasyon

La Prairie'den Yenilikçi Formülasyon

Falconeri'den Özel Bir Davet: Yeni Limited Edition Koleksiyonu Tanıtıldı
Falconeri'den Özel Bir Davet: Yeni Limited Edition Koleksiyonu Tanıtıldı

Falconeri'den Özel Bir Davet: Yeni Limited Edition Koleksiyonu Tanıtıldı

Levent Yüksel ile The Grand Tarabya'da Unutulmaz Yılbaşı Gecesi
Levent Yüksel ile The Grand Tarabya'da Unutulmaz Yılbaşı Gecesi

Levent Yüksel ile The Grand Tarabya'da Unutulmaz Yılbaşı Gecesi

Milli Tenisçi Zeynep Sönmez'den İlk WTA Şampiyonluğu
Milli Tenisçi Zeynep Sönmez'den İlk WTA Şampiyonluğu

Milli Tenisçi Zeynep Sönmez'den İlk WTA Şampiyonluğu

Roger Federer'den Rafael Nadal'a Unutulmaz Veda Mektubu
Roger Federer'den Rafael Nadal'a Unutulmaz Veda Mektubu

Roger Federer'den Rafael Nadal'a Unutulmaz Veda Mektubu

So Chic'in Mini Alfabe Koleksiyonu
So Chic'in Mini Alfabe Koleksiyonu

So Chic'in Mini Alfabe Koleksiyonu

Kids Fashion Runway Emaar'da
Kids Fashion Runway Emaar'da

Kids Fashion Runway Emaar'da

Çocuklar için Ara Tatil Programları: Eğlenceli Atölyeler
Çocuklar için Ara Tatil Programları: Eğlenceli Atölyeler

Çocuklar için Ara Tatil Programları: Eğlenceli Atölyeler

Gucci Beauty'den Işıltılı Yılbaşı Hediyeleri
Gucci Beauty'den Işıltılı Yılbaşı Hediyeleri

Gucci Beauty'den Işıltılı Yılbaşı Hediyeleri

Nilperi X Elle Koleksiyonu
Nilperi X Elle Koleksiyonu

Nilperi X Elle Koleksiyonu

Affetme Gücü: Geçmişi Bırakıp Özgürleşmek
Affetme Gücü: Geçmişi Bırakıp Özgürleşmek

Affetme Gücü: Geçmişi Bırakıp Özgürleşmek