Lara Mutlu - [email protected] / Fotoğraflar: Fevzi Ondu
Ben çelişkileri bir araya getirmeyi seviyorum. Stilimi yalın ama çarpıcı olarak adlandırabilirim sanırım” diyen Zeynep Arçay evinin ve hatta gardırobunun kapılarını ALEM’e açtı.
Bugüne kadar duyduğunuz en iyi stil tavsiyesi neydi? Sizin verebileceğiniz en iyi tavsiye nedir?
Bence bugüne kadar duyduğum en iyi stil tavsiyesi çok bilinen ama çok doğru olan; zamansız parçalara yatırım yapmak ve yerine göre giyinmek. Benim vereceğim en iyi tavsiye ise; sizi en çok siz gibi hissettiren içinde rahat ettiginiz kombinlere yönelin. Yani başkası değil kendiniz olun. Bu sizi daha güçlü, daha alımlı ve kendinizden emin gösterecektir.
Gardırobunuzda en çok neler bulunur?
Kışın deri ve denim pantolonlar vazgeçilmezim. Yaz gardrobumda ise daha çok elbiseler ağırlıkta olur.
Almaktan asla bıkmayacağınız parçalar neler?
Güneş gözlüğü ve ayakkabı. Onlarsız olmaz.
Mücevherlerde favorileriniz neler? En çok ne takmayı tercih edersiniz?
Yüzük, küpe ve saat en sevdigim ve takmaktan zevk aldığım parçalar. Favorim inanılmaz el işçiliği ile öne çıkan Gem Palace. Ayrıca Nikos Kulis’in Art Deco tasarımlarını beğeniyorum. Saatte ise Patek Philippe ve Audermars Piguet.
Favori seyahat rotalarınız nereler?
Akdeniz. Her ülkesi, her adası, her koyu…
Zeynep Arçay nasıl bir dünya markası haline geldi?
Markanın başarılı olması için hedef kitleni iyi tanımak, ona nasıl en etkili şekilde ulaşacağını tespit etmek çok önemli. Ben daha ilk günden hedefimi uluslararası bir marka yaratmak olarak belirledim. Hedeflediğim marka için doğru ürünü yaratıp, doğru pazarı hedeflemek en önemli adım oldu benim için. Attığım her adımda satıştan bile önce markanın doğru pozisyonlanmasına önem verdim. Tasarımlar kadar markanın stratejisi de zamanımın çoğunu alıyor. Sanırım en önemli artılarımdan biri kurumsal iş dünyasından geliyor olmam.