Listemizin açılışını, izleyen çoğu kişinin ve eleştirmenlerin "Uzun zamandır gelen en iyi bilim kurgu" olarak tanımladığı "Dune" ile açmak doğru olur diye düşünüyoruz. Yönetmeni Denis Villeneuve'ün çocukluğundan beri "Dune"u çekmenin hayalini kurduğu ve bu filme hazırlanmak için öncesinde "Arrival" ve "Blade Runner 2049" ile bilim kurgu türüne kendini alıştırdığı biliniyor. Villeneuve'ün senaryo ekibinde de yer aldığı "Dune", ABD'li yazar Frank Herbert'ın aynı adlı roman serisinden uyarlanıyor. Soylu bir aile olan Atreides'in, İmparator tarafından galaksinin en önemli kaynağı 'baharatın' çıkarıldığı çöl gezegeni Arrakis'in koruyuculuğunu yapma amacıyla görevlendirilmesini ve bu değerli gezegen üzerindeki hak iddialarıyla büyüyen politik bir bilim kurgu hikayesi anlatılıyor. Filmi, bu entrikalar arasında kalıp hem evinden hem de ailesinden olan Paul Atreides'in gözünden izliyoruz. Devam filmleri çekilmekte olduğu için "Dune: Part One" olarak da anılan "Dune" filminin oyuncu kadrosunda Timothée Chalamet, Rebecca Ferguson, Oscar Isaac, Zendaya, Jason Momoa, Stellan Skarsgard, Josh Brolin, Javier Bardem, Sharon Duncan-Brewster ve Dave Bautista gibi isimler yer alıyor.
"District 9", bilim kurgunun "uzaylı filmleri" alt türüne bambaşka bir bakış açısı kazandırıyor. Klasik bir aksiyon bilim kurgu arıyorsanız, "District 9" sizin için doğru tercih olmayacaktır ama kesinlikle izlenmesi gereken bir film olduğunu söylemeliyiz. Dünyada bir uzay gemisi gelir, ancak şaşırtıcı şekilde New York'a değil de Güney Afrika'daki Johannesburg şehrine iner. Üstelik bunlar, beklendiği gibi düşman değillerdir, mecburi iniş yapmak zorunda kalan bir grup uzaylıdır. Aradan yıllar geçer ve hükümet ajanı Wikus, gecekondu benzeri bir bölgede yaşamaya zorlanmış bu uzaylıları ziyarete gider. Ancak Wikus'un maruz kaldığı biyoteknolojik madde hikayeyi beklenmedik bir noktaya taşır. En İyi Film, En İyi Uyarlama Senaryo, En İyi Kurgu ve En İyi Görsel Efekt Oscar'larını kazanmış "District 9"ın yönetmen koltuğunda Neill Blomkamp yer alırken başrollerinde Sharlto Copley ve David James'i görüyoruz.
Alfonso Cuaron'un ünlü filmi "Children of Men", hayatta en azından bir kez izlenmesi gereken filmlerden. Bir yandan gerçek anlamda bir bilim kurgu olan "Children of Men", bir yandan da oldukça gerçekçi ve ayakları yere basan bir düzlemde kalmayı başarıyor. 2027 yılında, insanlık zaman içinde kısır hale gelmiş ve artık bebeklerin olmadığı bir dünya izliyoruz. Bu kaotik dünyada bir adam, mucizevi bir şekilde hamile kalmayı başarmış bir kadının sığınağa taşınmasına yardım etmeye çalışıyor. Bu zorlu yolculuk hikayesi, içinde bulunduğu kadar kaotik ve karanlık, bu nedenle keyifli bir bilim kurgu modundaysanız doğru tercih olmayabilir. Yine de "Bir gün mutlaka izlemeliyim" listenize not etmek isteyebileceğiniz bir yapım. "Children of Men"in başrollerinde Clive Owen, Julianne Moore ve Clare-Hope Ashitey yer alıyor.
Bazen yüksek bütçeli filmler gişe rekorları kırar ama düşük bütçeli filmler sinema tarihine geçer. Richard Kelly imzalı bağımsız yapım "Donnie Darko" da bunlardan biri. Gerçeklikle oynanan döngüsel zaman anlatımı, bilim kurgu unsurlarıyla kişisel bir hikaye dramasını bir araya getiriyor. "Donnie Darko"da tuhaf bir kazadan kıl payı kurtulan sorunlu bir genç olan Donnie'nin, tavşan kostümü giymiş bir adamın kendisini bir dizi suç işlemesi için manipüle ettiği hayalleri ile boğuşmasını izliyoruz. Genç Jake Gyllenhaal'un Donnie Darko'yu ve ablası Maggie Gyllenhaal'un Donnie'nin ablası Elizabeth Darko'yu canlandırdığı filmde Patrick Swayze, Holmes Osborne, Daveigh Chase, Mary McDonnell, Arthur Taxier gibi isimler yer alıyor.
"Minority Report"u izlememiş olanlar, Steven Spielberg ve Tom Cruise'un isimlerini gördüklerinde film hakkında kafalarında iki anahtar kelime canlanacaktır: detay ve aksiyon. Ve bu konuda kesinlikle haklı olacaklardır. Steven Spielberg'ün detaylara özen gösteren yönetmenliği ile filmin başrolündeki Tom Cruise'un aksiyon sevdasının oldukça dengeli bir uyumunu izliyoruz. Philip K. Dick'in kısa öyküsünden uyarlanan "Minority Report", özel bir polis biriminin, katilleri suçlarını işlemeden önce tutuklayabildiği bir gelecekte, o birimin şefi John'un cinayetle suçlanmasını anlatıyor. John, kendi ekibinden kaçmaya çalışırken, masumiyetini kanıtlamak için neden ve ne zaman cinayet işleyeceğini çözmeye çalışıyor. "Minority Report"un başrolünde Cruise'a Colin Farrell, Samantha Morton, Max von Sydow eşlik ediyor.
Pixar, FortyFour Studios ve Disney ortak yapımı olan bu sevimli animasyon filmi, aynı zamanda oldukça net bir toplum ve teknolojik yozlaşma eleştirisi. Altı dalda Oscar adayı olan "WALL-E"in yönetmenliğini Andrew Stanton yaparken, senaryo ekibinde Stanton'a Pete Docter ve Jim Reardon eşlik ediyor. İnsanlığın dünyayı terk ederek yörüngedeki uzay istasyonunda yaşadığı bir gelecekte, dünyada tek başına kalan WALL-E isimli küçük bir çöp robotu yanlışlıkla insanlığın kaderini değiştirir. Bu fütüristik satir, gezegenimize nasıl davrandığımızdan tüketim alışkanlıklarımıza hemen hemen modern dünyadaki her şeyi eleştiriyor. Ancak bunu olabilecek en sevimli şekilde yapıyor. Filmin seslendirme kadrosunda Ben Burtt (WALL-E), Elissa Knight (EVE), Jeff Garlin (Kaptan), Fred Willard (Shelby Forthright) ve Sigourney Weaver (İstasyon Bilgisayarı) gibi isimler yer alıyor.
"Arrival"ı tanımlarken gönül rahatlığıyla "bilim kurgu türüne seviye atlatan" tanımını yaparsak çoğu izleyici ve eleştirmen bize katılacaktır. Seviye atlatmayan filmleri sevmediğimizden değil, seviye atlatanları unutamadığımızdan... Denis Villeneuve'ün bu başyapıtı için söyleyebileceğimiz tek şey; filmi çözmek için sonuna dek bekleyin ve sonra yeniden izleyin. Dünyanın farklı bölgelerine aynı anda 12 uzay aracı iner. Ancak uzaylıların amacı anlaşılamaz. Bir dilbilimci, uzay araçlarından birine gönderilerek uzaylıların dilini ve amaçlarını çözmeye çalışır. Sembolizmle dolu olsa da kesinlikle fazla veya direkt gelmeyen "Arrival"ın başrollerinde Amy Adams, Jeremy Renner ve Forest Whitaker bulunuyor.
Klasik bir Christopher Nolan filmi olarak, tam olarak anlayabilmek için birkaç kez izlenmesi gereken "Interstellar"ın senaryosunu Christopher ve kardeşi Jonathan Nolan birlikte yazıyorlar. Cooper ve ekibi, insanlığın hayatta kalmasını sağlayacak bir çözüm için keşif yolculuğuna çıkarak bir solucan deliğinden geçer. Böyle bakıldığında pek de orijinal bir hikaye gibi durmasa da devreye bu karakterlerin kişisel hikayeleri, aile bağları, ilginç zaman akışı ve büyüleyici görüntüler girince filmi izlerken Nolan'ı bir kez daha takdir etmeden duramıyoruz. Tabii Matthew McConnaughey ve Jessica Chastain başta olmak üzere Anne Hathaway, Mackenzie Foy ve Ellen Burstyn'in oyunculuklarının da hakkını vermek gerek.
"Westworld"ü sevenlerin bayılacağı bir film olan "Ex Machina", insan olmayı ve duyguları keşfetmeye çalışan bir robot ile onun yeteneklerini belirlemek için robota Turing testi uygulaması gereken bir programcının ilişkisini konu alıyor. "Ex Machina"da biraz çarpık, biraz da dolambaçlı bu yapay zeka hikayesinde "insan olmaya" olduğu kadar "insanlığın dışına çıkmaya" dair de çok şey anlatılıyor. Alex Garland'ın yazıp yönettiği filmin başrollerinde Alicia Vikander, Domhnall Gleeson ve Oscar Isaac yer alıyor.
Hatırlayanlar vardır; bir zamanlar o kadar çok "rüya" temalı film ve dizi çekiliyordu ki bir noktada bu konuda anlatılabilecek tüm hikayeleri tükettiğimizi düşünüyorduk. Tam da o dönemde Christopher Nolan, "rüya" temasının, bilim kurguyla harmanlandığı ve oldukça orijinal bir şekilde işlendiği kompleks bir filmle karşımıza çıkarak hepimizi şaşırttı. "Inception" bugün hala güncelliğini koruyor ve bilim kurgu türünde aksiyon ağırlıklı bir gişe filmi çekiyorsanız, bunu başarmak oldukça zordur. Rüya paylaşımı teknolojisini kullanarak kurumsal sırları çalan Cobb'a, bir fikri, rüyalarına gireceği bir CEO'nun zihnine yerleştirme görevi verilir, ancak trajik geçmişi projeyi ve ekibini felakete doğru sürüklemektedir. En İyi Sinematografi dahil dört dalda Oscar'la taçlanan "Inception"ın oyuncu kadrosunda Leonardo DiCaprio, Joseph Gordon-Levitt, Elliot Page, Marion Cotillard, Ken Watanabe, Tom Hardy, Dileep Rao, Cillian Murphy ve Michael Caine gibi ünlü isimleri izliyoruz.
Ünlü komedi dizisi "The Office"in Jim'i John Krasinski'nin neredeyse kusursuz bir yönetmenliğiyle korku-bilim kurgu filmi çekeceğini söyleseler pek ciddiye almayabilirdik ama bu gerçekleşti. Post-apokaliptik dünyada bir aile, sese duyarlı uzaylıların insanların büyük bir kısmını öldürmesinin ardından hayatta kalmaya çalışmaktadır. Sesin tehlikeli olduğu bir dünyayı anlatan bu filmdeki ses kullanımının özgüye şayan olduğunun da altını çizmek gerek. Krasinski'nin senaryosunu Bryan Woods ve Scott Beck ile yazdığı "A Quiet Place"in ikincisi de 2020 yılında geldi. Yani filmi severseniz hikayenin devamını merak etmenize gerek yok. Filmin başrollerinde Emily Blunt, John Krasinski, Millicent Simmonds ve Noah Jupe yer alıyor.
"Her", bir aşk filmi ama kesinlikle beklediğiniz türde bir aşk filmi değil. Bilim kurgu atmosferi ve temasının üzerine kurulan bu başarılı yapım, yalnız bir yazarın, hayatını kolaylaştırarak ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanmış yapay zeka bir işletim sistemi ile kurduğu ilişkiyi anlatıyor. Spike Jonze'nin yazıp yönettiği "Her", yalnızlık ve aşk üzerine didaktiklikten ve melodramatiklikten uzak, duru ve duygusal bir anlatım sunuyor. Filmin başrollerinde Joaquin Phoenix, Rooney Mara, Amy Adams ve sesiyle Scarlett Johansson bulunuyor.
Sonrasında benzer konuları işleyen çokça film ve dizi çekildiği ve aralarında oldukça da başarılı olanlar bulunduğu için listemizdeki en iyi yaş alan yapım "A.I. Artificial Intelligence" olmayabilir. Yani bugün yeniden izlerseniz o günkü tadı alamayabilirsiniz veya ilk kez izleyecekseniz, filme o kadar da hayran kalmayabilirsiniz. Ancak zamanının çığır açan filmlerinden biri olduğu ve kesinlikle izlenmesi gerektiği için bu listede yer vermek istedik. Filmin konusu hepimizin çok iyi bildiği "Pinokyo" masalından tanıdık gelecektir: Son derece gelişmiş robotik bir çocuk, insan annesinin sevgisini kazanabilmek için "gerçek" olmayı çok ister. Steven Spielberg'ün yönettiği "A.I. Artificial Intelligence"ın başrollerinde Haley Joel Osment ve Jude Law'ı izliyoruz.
Aksiyonlu, maceralı bir bilim kurgu filmi arayanlar için biçilmiş kaftan olan "Looper", bir suikastçı hikayesi. "Looper" lakaplı Joe, mafyanın ortadan kaldırmak için geçmişe gönderdiği kişileri öldürmektedir. Ancak bir gün Joe'nun öldürmesi için 39 yıl gelecekten hiç beklemediği biri gönderilir; kendisi. Rian Johnson'ın yazıp yönettiği film, oldukça keyifli ve rahat bir seyir sunuyor. "Looper'ın başrollerinde Joseph Gordon-Levitt, Bruce Willis, Emily Blunt ve Paul Dano'yu görüyoruz.
"Eternal Sunshine of the Spotless Mind", bilim kısmını açıklamaya pek de uğraşmaması nedeniyle bilim kurgu listemizdeki belki de türe en uzak film olsa da burada bulunmayı kesinlikle hak ediyor. Hafıza kaybetme konusu genellikle gerilim veya bol aksiyonlu filmlerle özdeşleşmiştir. Burada onun yerine bir aşk hikayesinin temeline yerleştirildiğini görüyoruz. İlişkileri kötüye giden bir çift, birbirlerini hafızalarından sildirmek için tıbbi bir prosedürden geçer. Konuya dair daha fazla detay vermekten kaçınarak, izleyiciyi biraz çılgın, çokça sürreal ama kesinlikle karmaşık olmayan tatlı bir filmin beklediğini söyleyebiliriz. Michel Gondry'nin yönettiği "Eternal Sunshine of the Spotless Mind"ın oyuncuları arasında Jim Carrey, Kate Winslet, Tom Wilkinson, Elijah Wood, Mark Ruffalo ve Kirsten Dunst yer alıyor.