Lara MUTLU - [email protected] / Fotoğraflar Merve AĞAZAT
Hiref için hem mağaza, hem cafe konsepti oluşturma fikri nasıl oluştu?
Hiref markasını ilk günden beri bir konsept olarak ele aldık. Duruşumuz, tasarım çizgimiz ve ürün kalitemiz ile zaman içinde gerçekten de “Hiref tarzı” diye bir tanım oluştu. Daima iyi bir ev sahibi olmaya özen gösterdik. Marka olarak kültürümüzü modern ve zarif bir biçimde ele alıyoruz. Misafirlerimizi bu kez ikram kültürümüz ile ağırlamak istedik. Yöresel lezzetleri, özüne saygılı bir şekilde farklı tatlar ile harmanladık. Sanatla iç içe, akıllarda yer eden bir mekan oluşturduk.
Mekanda Türk çağdaş resim sanatının önemli isimlerinin işleri dikkat çekiyor. Burayı dekore ederken aklınızda ne vardı?
Nişantaşı’ndaki bu adreste insanlar, rahat, samimi, kaliteli ve keyifli zaman geçirsin istiyoruz. Burada Nuri İyem ve Fikret Mualla gibi sanatçıların eserleri yer alıyor. Hem yemek yiyebileceğiniz hem de alışveriş yapabileceğiniz bir mekan çıktı ortaya.
Hiref gelenekseli modernizm ile birleştiren bir marka. Bu durumu menüye nasıl yansıttınız?
Türk mutfağına büyük saygı ile yaklaştık ve bu zengin kültürü, günümüz modern anlayışı ile ele aldık. En büyük desteği Demet Sabancı Çetindoğan verdi. Geleneksel Türk mutfağına ve ağırlama kültürüne çok hakim olduğu için yönlendirmeleri kıymetli oldu. Markanın ruhunu ve geleneksel tatları çok güzel harmanladı.
Menüde yer alan Tahinli San Sebastian da gelenekseli modernizm ile birleştiren bir tatlıydı. Bu tarz başka öne çıkan lezzetleriniz hangileri?
San Sebastian sevilen bir tat ancak bu lezzeti Hiref’te sunmak fark gerektiriyordu. Biz de cheesecake’i, tahin ile harmanladık ve sonuç harika oldu. Ayvalı Burrata salatası da menüdeki iddialı seçeneklerden. Ayva tatlısını burrata ile bir araya getirdik. Hiref Mantı da ıspanak dolgulu ve beş ay boyunca mağarada dinlendirilen Karaman yöresine ait obruk peyniri ile lezzetlendiriliyor.
RÖPORTAJIN TAMAMI BU HAFTA ALEM'DE.