Lara MUTLU - lara.mutlu@alem.com.tr
Modayla ilgili hatırladığınız ilk anınız nedir?
Türkiye’yi temsil etmek üzere Moskova’ya Le Show’a gittiğimde, tasarım yıldızı ödülü almıştım. Kalbimin nasıl çarptığını geleceğe karşı nasıl heyecanlandığımı her zaman hatırlayacağım.
Sonbahar-Kış 2019 sezonunda kadının gücünün altı çiziliyor. Siz bu gücü tasarımlarınıza nasıl yansıtıyorsunuz?
Mutlaka her moda tasarımcısı hikayelerini güçlü bir kadın profili ile nitelendiriyor. Tabii ki, kadın kendi başına kadın olduğu için erkeklerden bir sıfır önde. Benim hikayelerimdeki kadınlar, gücünü asaletinden değil hayata karşı duruşundan alıyor. Onlar hayatı, yaşamayı seven kadınlar. Hayat, gerçekten anlayarak ve hissederek yaşandığı zaman daha güçlü bir hale dönüşüyor.
Bunca yıldır moda sektörünün içindesiniz, en çok neyi öğrendiniz?
Nerede sabredeceğimi, nerede sabredemeyeceğimi.
Hazırladığınız koleksiyonun hikayesi nedir?
Bu sezon, MBFWI kapsamında ‘Mercedes presents’ defilesi benim hazır giyim koleksiyon sunumum. Bu; demicouture veya Pret-a-Couture olarak nitelendirdiğimiz hazır giyim ve couture arasında hikayesi olan parçaları içeren bir koleksiyon. Tasarımları couture dikim teknikleri ile destekleyerek oluşturduk. 80’li yılların başındaki Akdeniz rivierası’ndaki eğlence kültürünü ve yaşam stilini referans aldım. Dinlenilen müzikler ve bu müziklerde dans eden kadınları düşledim. Parıltılı yaşamları ve hayattan aldıkları haz ve şehvet duygusu, içlerindeki star enerjisini yansıtıyordu. Ama tüm bu kadınların dramatik bir tarafı da var… Gündelik hayatlarındaki travmalara kapılmaktansa sofistike bir şekilde günlük hayatlarını geçirip gece ışıltılarla tüm bu hüznü örtebilecek güçteler. Özgüvenlerini giymiş oldukları parçalarla destekliyorlar. Bu hikayeyi somutlaştıran kadınların başında Dalida geliyor. En büyük referansımın o olduğunu söyleyebilirim.