“The Devil Wears Prada: Müzikali”nin Kırmızı Halı Şıklığı
2 dakika okunma süresi
Dört yanı yüksek dağlarla çevrili olan Artvin’in Şavşat ilçesi için oksijen deposu diyebiliriz. Şavşat’ta yeşilin yanında sarı, kırmızı, turuncu tonlarda ağaçların da göz kamaştırdığı ormanlar sonbahar kartpostallarını aratmayacak cinsten… Karagöl ise karavan sevenlerin en popüler rotalarından. Gölün etrafını çevreleyen patikada, kuş seslerinin eşlik ettiği yürüyüşler insanı başka bir dünyaya götürüyor. Gürcistan sınırındaki Arsiyan Yaylası, yayla kültürünü deneyimleyebileceğiniz başlıca yerlerden biri. Ayrıca Şavşat’ta bulunan 1200 yıllık geçmişe sahip olan Tibet Manastırı’nda arkeolojik kazı çalışmalarına başlandı. Önümüzdeki yıllarda ziyarete açılacak olan manastırın bölgeye ayrı bir turizm değeri katacağı kesin.
Muğla’nın Ula ilçesine bağlı, Gökova Körfezi’nin el değmemiş koylarında konumlanan Akyaka huzuru ve doğayı adeta kucaklıyor. Eski bir balıkçı kasabası olan Akyaka’da yeşile, maviye ve tarihe doyuyorsunuz. Azmak Nehri’nin mest eden manzarası, tek tip inşa edilmiş begonvillerle süslü cumbalı evleri, bakir koyları… Burası cennetten bir köşe. Biraz hareket lazım derseniz, kitesurf yapabileceğiniz en doğru yerlerden birindesiniz! Akyaka, oldukça fazla rüzgar aldığı ve uzun bir sahile sahip olduğu için su sporları yapmaya elverişli. Bunun dışında kısa bir deniz yolculuğu ile Sedir Adası’nı görmeye gidebilirsiniz. Gökova Köyü’nün tepesinde konumlanan 2500 yıllık tarihe sahip olan Idyma Antik Kenti’ni keşfe çıkabilirsiniz.
Muğla’nın ikinci sakin şehri Köyceğiz, dört mevsimi bir anda yaşatabilen, narenciye bahçeleri içinde sevimli bir ilçe. Bir liman şehri olarak kurulan Kaunos Antik Kenti, Karia ve Likya şehirlerinin sınır bölgesinde bulunuyor ve Karia’nın en önemli ticaret şehirlerinden biri olarak konumlanıyormuş. Şehirden geriye kalan tiyatro, tapınak ve kaya mezarlarını görmeden dönmeyin. Listenize Sultaniye Kaplıcası, Yuvarlakçay’ı da ekleyin. Akdeniz ve Ege lezzetlerini bir arada tadabileceğiniz mutfağında kuzu göbeği mantarı ve kiremitte balığı mutlaka deneyin!
Şanlıurfa’nın batısında yer alan ve “Karagül Diyarı’’ olarak anılan Halfeti, Fırat Nehri’nin kıyısında ve siyah gülleri ile meşhur bir ilçe. 3000 yıllık geçmişi ve koruma altına alınan güzellikleriyle adından sıkça söz ettiriyor. Sırasıyla Hitit, Asur, Med, Pers, Makedon, Selevkos ve Partlar’ın idaresinde kalan Halfeti tarihi dokusuyla dikkat çekiyor. 2000 yılında Birecik Barajı’nın yapımı sırasında Halfeti sular altında kalıyor ve 15 kilometre uzaklıkta kurulan yeni yerleşim merkezine taşınıyor. Fırat Nehri’nin altında kalan taş mimarisi ile “kayıp kent’’ olarak anılmaya başlanan belde yerli ve yabancı pek çok turistin uğrak noktası. Orta Çağ’a ait bir han olan Kantarma Mezrası, 12. yüzyılda inşa edilmiş Aziz Nerses Kilisesi ve ve dünyada sadece Halfeti’de yetişen karagül bahçelerini ziyaret edebilirsiniz.
Türkiye’nin en büyük adası aynı zamanda en batı noktası. Bozulmamış doğası ve sakin atmosferiyle sevilen bir tatil beldesi Gökçeada. Geçmişi oldukça eskiye dayanan ada, Antik Yunan döneminden itibaren İmroz olarak anılırken 1970 yılından sonra Gökçeada ismini almış. Türk ve Rumların birlikte yaşadığı adada bu iki kültürü de hissedebilirsiniz. Su altı sporlarına merakınız varsa Türkiye’nin tek su altı milli parkı olan Yıldız Koyu’nda, Gökçeada Sualtı Milli Parkı’nı keşfe çıkabilirsiniz. Kitesurf ile ilgilenenler ise Eşelek Koyu’nda hiç dinmeyen rüzgarla dans edebilir. Organik tarımla üretilen meyve ve sebzelerden yapılan yemeklerin ve adanın göz bebeği zeytin ağaçları mahsullerinin tadını çıkarmadan dönmeyin!
Tarihi dokusuyla büyüleyen Yalvaç, Isparta’nın bir ilçesi. Sultan Dağları’nın eteklerinde konumlanıyor ve tarihi Neolitik döneme kadar uzanıyor. Burada yapılan araştırmalarda ulaşılan kalıntılar, sekiz milyon yıl öncesine dayanıyor. Yalvaç Müzesi’nde sergilenen Romalılardan kalma metinler, fosilller, tanrı ve tanrıça figürleri sizi tarihi bir yolculuğa çıkaracak. Yalvaç’a bir kilometre uzaklıkta konumlanan Antiocheia Antik Kenti’ndeki Augustus Tapınağı ise bölgenin en görkemli yapısı. İmparator Augustus’un anısına antik kentin en tepe noktasına inşa edilmiş. Bu büyülü şehri keşfe çıktığınızda görmeniz gereken diğer yerler ise; Anlatan Meydanı, Devlethan Camii ve Tokmacık Fosil Yatakları.