Kazakistan’ın en büyük şehri olan Almatı’yı Ruslar 1854 yılında sınır kalesi olarak kurmuşlar. Orta Asya’nın en gelişmiş kozmopolitan şehri olan Almatı’nın adını yeni yılda daha çok duyacak gibiyiz. Rus Ortodoks mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Zenkov, namıdiğer Yükseliş Katedrali 1907 yılında çivi çakılmadan tahtadan yapılmış. Yüksekliği 56 metre olan ve dünyanın en yüksek ahşap binası kabul edilen katedralin haricinde Almatı’dan görmeden dönmemeniz gereken yer Büyük Almatı Gölü. Kim bilir belki de doğal Alp rezervuarı olan gölde yüzersiniz bile.
Filipinler denince akla deniz, kum, güneş geliyor. Deneyimin önceliğine inandığımız bu günlerde rotamızı Filipinler’e çevirirsek uğramamız gereken yer Batad Pirinç Terasları. Küçük bir kasaba olan Batad’da yer alan teraslar nefes kesici. Yeşilin en güzel hallerinin korunduğu Batad’a ulaşabilmeniz için biraz hiking yapmanız gerekebilir. Muhteşem manzaranın büyüsüne kapıldığınızda ayaklarınızın ağrısını unutacağınızın garantisini veririz. Pirinç terasları 1995’ten beri UNESCO Dünya Mirası listesinde.
Mimari önceliğiniz, tapınak gezmek favoriniz ise Kamboçya’nın ikinci büyük şehri olan Battambang tam size göre. Battambang’ta ne başkent hayatının dinamizmi ne de Kamboçya’nın altın kumsalları olduğundan seyahat listelerinde yer bulamayan şehir, yeşilin en sakin hallerini sunuyor. Birbirinden ilgi çekici tapınakların olduğu şehirde Wat Bo Vil ve Wat Ek Phnom Tapınakları’nı mutlaka görmelisiniz.
Bosna-Hersek'in Hersek-Neretva Kantonu'nda, Mostar havzasının güneydoğu bölgesinde yer alan bir kasaba olan Blagaj şehrinde Bektaşi izlerini sürmeye ne dersiniz? Ülkenin en güzel kırsal manzaralarından bir tanesine ev sahipliği yapan şehri ünlü Alperenler Tekkesi ile biliyoruz. Blagaj Kalesi ve Vrelo Bune'yi görmeden dönmeyin.
UNESCO Dünya Mirası Listesi demişken gitmeniz gereken yerlerin üst sıralarında Arnavutluk'un Yunanistan sınırı yakınlarında yer alan Butrint antik kenti geliyor. 1992 yılında Dünya Mirası Listesi'ne giren kent, tarih boyunca Epiriot kabilelerine ev sahipliği yapmış, Roma kolonisi ve bir piskoposluğun merkezi olmuş. Antik Yunan kenti Butrint'e yolunuz düşerse mutlaka Ksamil plajında denize girin, Mavi Göz'de serinleyin.
Dünyanın az bilinen gezilecek yerleri denince Peru'ya yolu düşüp de Huacachina'ya uğramamış olanlar önümüzdeki yıl Peru gezisi planlamaya başlasa iyi olur. Peru'nun güneybatısındaki Ica bölgesinde yer alan köy, çölde bir vaha. Çölün ortasında bir cennet olan köyde 120'ye yakın insan yaşıyor. İnka Uygarlığı'nın şatafatlı dönemlerini yaşamış olan Huacachina Instagram'lık pozlarınız için ideal. Keşfedilmeyi bekleyen Peru'ya tatil planları yapmaya başladığınızı duyar gibiyiz.
İtalya’nın Tiren Denizi’ndeki ada Napoli Körfezi’nin kuzey ucunda yer alıyor. Meşhur İtalyan yazını yaşamak isteyenler için ideal olan Ischia Adası’na yolunuz düşerse Sant Angelo Kalesi’ne mutlaka uğrayın. Kalede geçireceğiniz tarih dolu dakikalardan sonra Epomeo Dağı’nın tepesinde gün batımını izleyebilir, ertesi gün San Montano Plajı’nda keyifli saatler geçirebilirsiniz. Ada’ya gittiğinizde kendinizi Michael Redford’un 1994 yapımı filmi “Il Postino”da hissedeceğinize eminiz.
Yeryüzünün en muhteşem yapılarından bir tanesi Kolombiya'da bulunuyor. Las Lajas Katedrali neo-gotik üslubun en güzel örneklerinden bir tanesi. Guitara Nehri üzerinde inşa edilen katedralin yapımı 18. yüzyılda başlayıp 20. yüzyıla kadar sürmüş. Bir saatlik bir yürüyüş sonrasında ulaştığınız katedralden hem gök hem yeryüzünü izlemek paha biçilemez.
Doğanın insan eli ile tahrip olduğu bugünlerde hayal gücünün nasıl yapılar inşa edebildiğini görmek içimizi rahatlatacaktır. Meksika'da subtropikal yağmur ormanlarında yer alan Laz Pozas böyle bir yer. Edward James tarafından 80 dönüm arazi üzerinde hayata geçirilen sürrealist heykeller, ağaçlar ve havuzlar insan hayal gücünün en güzel örneklerinden. 1962 yılında açılan yapı grubunu görmeye giderseniz Tamul Şelalesi'nde serinlemeyi unutmayın.
Keşfedilmeyi Bekleyen Gezilecek Muhteşem Yerler arasında, İnsan eliyle yapılmış binaların en güzelleri listesinin üst sıralarında Endonezya'da yer alan Hindu Shaivite su tapınağı olan Pura Ulun Danu Bratan geliyor. Bratan Gölü kıyısında yer alan yapı, bakımlı bahçelerle çevrili. "Kutsal Dağ Gölü" olarak da bilinen gölde tekne ile seyahat edebilir, doğanın en güzel manzaralarını fotoğraflayabilirsiniz. Bali tapınaklarının en güzellerinden biri olan Pura Ulun Danu Bratan'ı mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Rotamızı Portekiz'e çevirdiğimizde UNESCO tarafından "Sintra Kültürel Peyzajı" içerisinde Dünya Mirası Alanı olarak sınıflandırılan Quinta de Regaleira karşılıyor bizi. Dünyanın en ilginç mimari örneklerinden biri olan yapı, 1904-1910 yılları arasında inşa edilmiş. Portekiz monarşisinin son günlerine denk gelen dönemde Regaleira Viskontesi'ne ait olan yapı, sonrasında António Augusto Carvalho Monteiro tarafından satın alınmış. Luigi Manini'nin mimari dehası ile günümüze kadar gelen Quinta de Regaleira mutlaka görmeniz gereken yerlerden.
Dünyanın az bilinen gizli kalmış cennetleri arasında Guatemala'nın Alta Verapaz bölümünde yer alan doğal anıt, Cahabón Nehri'nden geçen, 300 m'lik doğal kireçtaşı köprüsünden oluşuyor. Şelalelerin ve havuzların en güzellerine rastlayacağınız yerde, farklı havuzları denemeyi unutmayın. Malum farklı su kaynaklarının farklı yararları olduğuna inanılıyor. Mağaralarına uğramadan dönmemeniz gereken anıt, diğer turistik destinasyonlara hayli uzak olduğundan, planlarınızı önceden yapsanız fena olmaz.
Endonezya’nın Orta Cava ilinde bulunan şehir, tapınak mimarisini enine boyuna keşfetmek isteyen kültür gezginleri için ideal. Doğasıyla az bilinen yerler arasında Yeşilin en güzel anlarına ev sahipliği yapan şehir, kalabalık Endonezya kentlerinden dar nüfusu sayesinde ayrılıyor. Huzur dolu, mimarinin en güzel örneklerini deneyimleyebildiğiniz bir kültür turu arayışındaysanız Surakarta tam size göre.