(20 Kasım, Zorlu PSM)
The New York Times tarafından "multimedya işbirlikçisi, sistem kurucu, tarihsel düşünür ve çok kültürlü bir geçit" olarak tanımlanan Vijay Iyer, yirmi birinci yüzyılın en etkili ve üretken bir müzisyenleri arasında yer alarak dikkat çekiyor. Harvard Üniversitesi Müzik Bölümü ve Afrika ve Afro-Amerikan Çalışmaları Bölümü'nde öğretmen kimliğinin yanı sıra ömrünü sanata adamış bir piyanist olan Vijay Iyer, MacArthur Bursu, Doris Duke Gösteri Sanatçısı Ödülü, Amerika Birleşik Devletleri Sanatçı Bursu, Grammy adaylığı, sanat dalında Alpert Ödülü ve iki Alman "Echo" ödüllü bir müzisyen. Prestijli caz dergisi Downbeat tarafından son on yılda dört kez Yılın Caz Sanatçısı seçilen Vijay Iyer, trio ile birlikte 20 Kasım'da Zorlu PSM'de konser verecek.
(22 Kasım, Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası)
Borusan Quartet, 22 Kasım'da Kadıköy Süreyya Operası'nda gerçekleşecek konser ile sezon açılışını yapıyor. Sezonun ilk konserinde usta Rus bestecilerin repertuvara kattığı iki temel eseri seslendirilecek. Aleksandr Borodin'in 1879 yılında tamamladığı ve Nikolay Rimsky Korsakof'un eşine adadığı "La Majör Yaylı Çalgılar Dörtlüsü" ve ardından Piotr İlyiç Çaykovski'nin çağdaşı besteci Ferdinand Laub'a adadığı "Mi bemol minör Yaylı Çalgılar Dörtlüsü", Borusan Quartet sanatçıları Esen Kıvrak, Nilay Sancar, Efdal Altun ve Çağ Erçağ'ın yorumlarıyla müzikseverlerle buluşacak.
(24 Kasım, Zorlu PSM)
Kısa sürede büyük bir fenomene dönüşen, 70'lerin Türkçe şarkılarına yaptığı yaratıcı yorumlar ve görsel kimliğiyle büyük beğeni toplayan, seyirciyle kurduğu iletişimle en çok beğenilen isimlerden olan Hey! Douglas, 70'li yılların psychedelic özelliğiyle ön plana çıkan meşhur şarkılarını disco ritimleriyle birleştirdiği mix'leriyle Lokalize serisi kapsamında 24 Kasım'da %100 Studio'da dinleyici karşısına çıkmaya hazırlanıyor.
(22-24 Kasım, İstanbul Modern İnternet Sitesi)
İkinci Dünya Savaşı sırasındaki Polonya yeraltı örgütlenmesini anlatan üçlemenin ilk filmi olan "Bir Kuşak" özünde bir büyüme hikâyesidir. Tarihsel fonda ise, 1943'te kendilerini Treblinka toplama kampına nakliye etmeye çalışan Alman birliklerine karşı mücadele eden Yahudi direnişi, bilinen adıyla "Varşova Getto Ayaklanması" vardır. Kahramanımız Stach hem aşkın tadını hem de baskıya karşı direnişi öğrenirken, film savaşın bedeline dair amansız bir insanlık portresi sunuyor. Yönetmenliğini Andrzej Wajda'nın yaptığı oyuncu kadrosunda Tadeusz Lomnicki, Urszula Modrzynska ve Tadeusz Janczar'ın yer aldığı, 1955 yapımı "Bir Kuşak" filmi 22-24 Kasım'da İstanbul Modern'in çevrimiçi film gösterimleri kapsamında internet sitesinde izlenebilir.
(26-28 Kasım, İstanbul Modern İnternet Sitesi)
İkinci Dünya Savaşı'nın son gününde geçen filmin sorusu adında gizlidir: yangın söndüğünde ortaya elmaslar mı çıkacaktır yoksa geriye sadece küller mi kalacaktır? Karakterinin ahlaki ikilemiyle ülkesinin kaderini iç içe ören filmde, genç bir Vatan Ordusu askeri bir komünist yetkiliyi öldürmekle görevlendiriliyor. Savaşın öncesi ve sonrası, geçiş döneminde kalan sadece filmin karakteri değil ülkenin de kendisi. Başroldeki Zbigniew Cybulski'nin karizmatik personası ona "Polonya'nın James Dean'i" lakabını kazandırırken, Jerzy Andrzejewski'nin romanından uyarlanan ve Polonya sinemasının mihenk taşlarından biri olan film, monokrom sinematografisiyle akıllardan çıkmıyor. Andrzej Wajda'nın yönettiği, 1958 yapımı "Küller ve Elmaslar", 26-28 Kasım'da İstanbul Modern'in internet sitesinde izlenebilir.
(22 Kasım, Zorlu PSM)
Hem aktör hem çevirmen kimliğiyle yoğun bir Shakespeare mesaisi olan Haluk Bilginer, bu kez Shakespeare'in "trajedisini kendi elleriyle çizen" kahramanı Kral Lear'a bürünüyor. İktidarın ve mülkiyetin paylaşımı üzerine çok katmanlı bir klasik olan oyunun yönetmeni ise Muharrem Özcan. Kral Lear, kızları ve ülkedeki diğer güç odakları arasında dönen bu trajedi, oyunun özündeki grotesk etkiler eşliğinde yorumlanıyor. "Kral Lear", 22 Kasım'da Zorlu PSM'de izlenebilir.
(23- 24 Kasım, Zorlu PSM)
The Reader'ın senaryolarıyla iki Oscar adaylığı bulunan Britanyalı yazar David Hare'in kaleme aldığı ve Haluk Bilginer tarafından Türkçe'ye kazandırılan tiyatro oyunu "Pencere", farklı dünya görüşleri olan bir kadın ve bir adamın ilişkilerinin bitmesinden 3 yıl sonra tekrar yan yana gelmeleri etrafında şekilleniyor. Deneyimli oyuncu Haluk Bilginer ve Esra Bezen Bilgin'in başrolleri paylaştığı "Pencere" 23 ve 24 Kasım'da Zorlu PSM'de.
(23 – 25 Kasım, Zorlu PSM)
10. evlilik yıldönümlerini kutlamak üzere olan ideal bir çift görünümündeki iki çocuk sahibi mutlu bir çiftin; bir çeşit sığınak olarak kurdukları evliliklerinin kimi dönemlerini yakından izleme fırsatını bulacak olan seyirci, görünürde mükemmel olan bu çiftin sevgi, nefret, arzu, tekeşlilik, özgürlük, iletişimsizlik gibi kavramlarla mücadele edişlerini yakından gözlemleyecek. "Evlilikten Sahneler" çoğu zaman kadın ve erkek kimliğinde önemli dönüşümlere yol açan ve onu biçimlendiren bir çerçeve haline gelen evliliği oyunun merkezine koyuyor. "İki insan bir ömür bir arada yaşayabilir mi?", "Aile nedir?", "Şefkat nedir?", "Aşk nedir ne değildir?" sorularına yanıt arayan "Evlilikten Sahneler"de Ece Dizdar ve Öner Erkan'ın yanı sıra Kayhan Berkin, Pınar Göktaş ve Naz Buhşem de rol alıyor. Sinemanın ölümsüz isimlerinden Ingmar Bergman'ın kült filminden, ödüllü oyuncu ve yönetmen Kayhan Berkin rejisiyle sahneye uyarlanan Versus Tiyatro ve Zorlu PSM ortak yapımı "Evlilikten Sahneler", Zorlu PSM'de seyirciyle buluşuyor.
(27 Kasım, Zorlu PSM)
Artık her şeyin daha hızlı olduğu ve tüketildiği gelecekte geçen bir oyun. İlişkilerin robotlarla, yapay zekalarla nadiren de insanlarla yaşandığı yıllarda kahramanımız onaylamadığı halde bir yapay zeka satın alır. Değiştirdiği ve değiştiği şekilde başlayan bu aşk yolculuğunda zaman içerisinde gerçekler devreye girmeye başlar. Tiyatro Martı'nın bir kez daha kadın gözünden baktığı, ilişkilere ve kadının hayattaki rolüne dair sorular sorduğu yeni oyunu "En Güzel Parçam" ile 13 Kasım'da Zorlu PSM'de tiyatro severlerle buluşmaya hazırlanıyor. Zeynep Özyağcılar'ın hem kaleme alıp hem oynadığı, rejisini ise deneyimli yönetmen Kayhan Berkin'in üstlendiği bir kadının aşkla, dansla, müzikle dönüşümüne tanık olacağınız bu göz alıcı performansı kaçırmamak için, yerinizi şimdiden ayırmayı unutmayın.
Bedri Rahmi Eyüboğlu
(19 Kasım – 12 Aralık, Galeri Selvin)
Resimleriyle ekol yaratmış, resim sanatımızın çağdaşlaşmasında, akım ve üsluplara ulaşmasında oldukça etkisi olmuş Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "Al Gözüm Seyreyle" başlıklı resim sergisi 19 Kasım'da Galeri Selvin'in Nişantaşı galerisinde açılıyor. Ressam, şair, akademisyen, eğitimci ve yazar kimliğiyle tanınan Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun sergisindeki eserler, aile koleksiyonundan derlenmiş, farklı dönemlere ait ve değişik tekniklerden yapılmış resimlerden oluşuyor. Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "Al Gözüm Seyreyle" sergisi, 12 Aralık'a kadar Galeri Selvin'de ziyaret edilebilir.
LIA, "Floralis Digitalis", 2018
(1 Ekim – 27 Kasım, Kalyon Kültür)
Küratörlüğünü Ceren ve Irmak Arkman'ın üstlendiği "LIA: Hayatı Kodlamak" sergisi, 27 Kasım'a kadar Nişantaşı Taş Konak'ta yer alan Kalyon Kültür'de sanatseverlerle buluşuyor. Avusturyalı sanatçı LIA, internet projeleri, geleneksel çizim ve resim sanatını dijital ikonlar ve algoritmaların estetiğiyle birleştiriyor. Erken dönem yazılım ve internet sanatının öncülerinden kabul edilen LIA, çalışmalarının temel materyalini kodlar olarak belirliyor ve çalışmalarındaki stil, kavramsal sanata yakın duran bir minimalizm ile nitelenebiliyor.
Nora Byrne Armstrong
(3 Eylül – 28 Kasım, Sakıp Sabancı Müzesi)
Sakıp Sabancı Müzesi'nde gerçekleşen "Dün Bugün İstanbul" sergisi, 22 genç sanatçının gözünden İstanbul'a dair bir durum tespitinde bulunuyor. Mekana özel hazırlanan eserler, çevre, hayvan popülasyonu, kentsel dönüşüm, toplumsal yaşam, tarihi mekanlar, su kaynakları, ulaşım ve ütopya / distopya kavramlarının da aralarında bulunduğu temalar ışığında, kent dinamiklerine dair yorumlar içeriyor. "Dün Bugün İstanbul Sergisi"; Ahu Akgün, Aslı Narin, Begüm Yamanlar, Beril Ece Güler, Burak Dikilitaş, Canan Erbil, Cemre Yeşil Gönenli, Deniz Ezgi Sürek, Didem Erbaş, Ege Kanar, Eren Sulamacı, Eser Epözdemir, Korhan Karaoysal, Mekânda Adalet Derneği, Neslihan Koyuncu Bali, Nora Bryne, Onur Özen, Örsan Karakuş, Serkan Taycan, Sıla Ünlü İntepe, Sinan Tuncay ve Zeynep Kaynar'ın eserlerinden oluşuyor. Sanatçıların İstanbul'un dünü ve bugününü düşündükleri, kente dair bir durum tespiti yaptıkları sergi, ziyaretçilerin İstanbul'un geleceğini de düşünmesine neden oluyor. "Dün Bugün İstanbul" sergisi, 28 Kasım'a kadar Sakıp Sabancı Müzesi'nde ziyaret edilebilir.