Monan Mücevher'den 10. Yılına Özel Sergi
1 dakika okunma süresi
(Fişekhane, 8 Aralık)
"Muhteşem Gatsby"nin dönem atmosferi ile çağdaş moda arasında köprü kuran kostümleri, olağanüstü müzikleri ve göz alıcı dansları ile seyirciyi Broadway kabarelerinin dünyasına götürecek "Nina" dans gösterisi, 8 Aralık Perşembe İstanbul'da Fişekhane'nin 200 yıllık tarihi atmosferinde sahneleniyor. "Nina" izleyicisi, "caz çağı" olarak da bilinen görkemli döneme götürüyor. Gösteri, her ne pahasına olursa olsun problemlerini kendi çözmeyi tercih eden inatçı ve sıradan bir kızın etkileyici hikayesini anlatıyor. "Nina", İstanbul'un ardından Türkiye turnesine 9 Aralık Cuma Ankara MEB Şura Salonu'nda devam ediyor.
(Kumbaracı50, 8-9 Aralık)
Burçak Çöllü'nün yazıp yönettiği "Çember'in Anası", Kumbaracı50'nin yeni oyunlarından biri olarak seyirciyle buluşuyor. Babil'de kendini kraliçe ilan eden ve Çember adını verdiği yeraltı gettosunda neşeyle hüküm süren Semiramis, Babil Kulesi'nin yıkıldığı gece Çember'de saklanarak halkını ve ailesini koruyabileceğini düşünmektedir. Fakat Semiramis için esas tehlike yıkılan Babil Kulesi değil, yüzleşilmemiş günahlardır. Işık tasarımını İsmail Sağır'ın, dekor tasarımını Cihan Aşar'ın, kostüm tasarımını Sinem Öcalır'ın, hareket düzenini Ayşegül Erkutay'ın yaptığı oyun; yenilmişlere ve susturulmuşlara adanmış tuhaf bir hikaye. Oyuncu ekibi ise; Ayşegül Uraz, Ceyda Akel, Gülhan Kadim, İbrahim Arıcı, Meriç Rakalar, Murat Kapu, Sevil Akı ve Tolga İskit'ten oluşuyor. "Çember'in Anası" oyunu, Kasım ayının ardından 8-9 Aralık günlerinde de Kumbaracı50'de.
(Atlas 1948, 9 Aralık)
İlk gösterimini 25. İstanbul Tiyatro Festivali'nde yapan "Istırap Korosu", 9 Aralık'ta Atlas 1948'de seyircisiyle buluşuyor. "Sen İstanbul'dan Daha Güzelsin" ve "Kader Can" oyunlarıyla tanıdığımız Bam İstanbul, seyirciye bu sefer çok sesli bir apartman hikayesi anlatıyor. Murat Mahmutyazıcıoğlu'nun hem yazıp hem de yönettiği "Istırap Korosu"nun oyuncuları ise Seda Türkmen ve Deniz Karaoğlu. ''Kendi halinde sessiz ve huzurlu bir apartman... Ayak seslerinin, gıcırtıların, çığlıkların, kahkahaların birbirine karıştığı tuhaf bir gece...'' sözleriyle tarif edilen hikaye, 9 Aralık'ta Atlas 1948'de karşımıza çıkıyor.
(DasDas Açık Sahne, 9 Aralık)
"Yalnızlar İçin Çok Özel Bir Hizmet", 9 Aralık'ta kendini bilmek ve bulmak arasındaki kayboluş hikayesini sanatseverlerle buluşturuyor. Ceren Boz, Nihan Işık, Sabahattin Yakut ve Ümit Erlim'in rol aldığı oyun, Murat Gülsoy'un aynı adlı romanından Ceren Boz ve Nagihan Gürkan tarafından sahneye uyarlandı.
(Moda Sahnesi, 10-11 Aralık)
Fredrik Brattberg'in yazıp Ferdi Çetin'in uyarladığı "Eve Dönüşler" oyununun yönetmenliğini Kemal Aydoğan üstleniyor. Sahnede Caner Cindoruk, Nalan Kuruçim ve Alper Şimşek'i beraber izlediğimiz bu komedide, oğulları Gustav'ın kaybolmasıyla birlikte onun öldüğüne inanan anne ve baba, bir gün oğullarının geri dönüşü ile hayatlarının artık normale döndüğüne inanmaya başlarlar. Ancak bu "eve dönüşler" süreli olarak tekrarlanmaya ve ebeveynlerin, belki de yaşama alanı bırakmadıkları çocuklarını yaşayan bir ölüye dönüştürdükleri, ucubeleştirdikleri, hatta zombileştirdikleri bir döngüye bürünür. Ekim ayında prömiyerini yapan "Eve Dönüşler", 10 ve 11 Aralık günlerinde Moda Sahnesi'nde.
(Atatürk Kültür Merkezi (AKM), 13-14 Aralık)
2020 yılında dünya prömiyerini yapan, Clint Dyer ve Roy Williams'ın yazdığı "Maçın Adamı" oyunu, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nun yorumuyla seyirciyle buluşuyor. AKM Çok Amaçlı Salonda Kayhan Berkin'in yönetmenliği ve Hira Tekindor'un çevirisiyle seyircinin karşısına çıkan oyun, basit bir hayat süren ve sıradan bir adam olan Michael'ın, babasının ani ölümünden sonra cevaplarını bilmediği sorularla karşı karşıya kalmasını konu ediniyor. Erkeklik, vatan sevgisi, göçmenlik, aile gibi kavramları baba-oğul ilişkisi üzerinden inceleyen oyun, seyirciyi bu soruların cevaplarını Michael ile birlikte aramaya davet ediyor. Cem Zeynel Kılıç'ın Michael, Kerim Urun'un Adam rolünde yer aldığı oyunun dramaturjisi Günay Ertekin'e, dekor tasarımı Aytuğ Dereli'ye, kostüm tasarımı Dilek Kaplan'a, ışık tasarımı Serhat Akın'a, müziği ise Orhan Enes Kuzu'ya ait.
(Moda Sahnesi, 15 Aralık)
Deniz Madanoğlu'nun kaleminden çıkan ve Şenol Önder'in yönetmenliğini üstlendiği "Yan Rol", bir kadının yaptığı meslekle, en yakın arkadaşlarıyla ve ailesiyle yüzleşme hikayesini anlatıyor. Kendi hayatında bile esas kızın arkadaşı olarak konumlanan bir kadın oyuncu, hikayesini bizimle paylaşmaya başlar. Alamadığı roller, en yakın arkadaşıyla, babasıyla, annesiyle olan ilişkisi ve toplu baskısı artık susamayacağı kadar ağır gelmeye başlamıştır. Sahnede Merve Polat'ı izlediğimiz "Yan Rol", 15 Aralık'ta Moda Sahnesi'nde görülebilir.
(Atatürk Kültür Merkezi (AKM), 15-17 Aralık)
İstanbul Devlet Tiyatrosu, Ray Cooney'in yazdığı oyunu, Haldun Dormen ve Kemal Uzun'un çevirisi ve Haldun Dormen'in yönetmenliğinde tiyatroseverlerle buluşturuyor. AKM Tiyatro Salonunda sahnelen oyun, Richard Phillips adında saygın bir bakanın, rakip partinin sekreteriyle kaçamak yapmak için bir otel odası tutmasıyla başlıyor. Ancak otel odasında bir cesetle karşılaştıklarında olaylar içinden çıkılmaz ve karmakarışık bir hal alıyor.
(Zorlu PSM, 16 ve 20 Aralık)
Tony Ödüllü Broadway müzikali "Sidikli Kasabası Müzikali", 27 kişilik kadrosuyla Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi'nde. Greg Kotis ve Mark Hollman'ın kaleme aldığı müzikali Kayhan Berkin yönetiyor. Settar Tanrıöğen ve Füsun Demirel gibi isimleri bir araya getiren müzikalde aynı zamanda İstanbul Devlet Opera ve Balesi Şefi Murat Kodallı önderliğinde canlı orkestra da yer almakta. Dünyanın kuraklıkla boğuştuğu bir dönemde; halkın tuvalete girmesi de özel bir şirket denetimiyle gerçekleşmektedir. Tuvalete girmek için parası olmayanlar ise Sidikli Kasabası'na gönderilmekte ve bir daha geri dönmemektedir. Bu tuhaf "sistem"e başkaldırının başlaması ise sadece bir aşk kıvılcımına bakar. Yapımını MON'un üstlendiği müzikal; yepyeni bir yorumla sanatseverlerle buluşuyor. "Sidikli Kasabası Müzikali", 16 ve 20 Aralık günlerinde Zorlu PSM'deki Turkcell Platinum Sahnesi'nde.
(Maximum Uniq Hall, 18-19 Aralık)
"Richard" oyununun yazar ve yönetmenliği ile birlikte başrolünü Okan Bayülgen üstleniyor. İngiltere'de küçük bir tiyatro topluluğu "III. Richard" oyununun provalarını yaparken polis tarafından aranan birinin tiyatroya sığınmasıyla başlayan oyunda, var olan düzene, sanatın mevcut kurumsal, etik ve hiyerarşik yapısına karşı olan bu adam, önce III. Richard rolünü, ardından yönetmen koltuğunu ele geçiriyor ve her şeyi yıkarak sahneye alışılagelmemiş bir prodüksiyon koyuyor. "Richard", 18 ve 19 Aralık günlerinde Maximum Uniq Hall'de izlenebilir.
(Zorlu PSM, 18, 19, 25 ve 26 Aralık)
Lewis Carroll tarafından yazılan ve bugüne kadar 174 dile çevrilerek edebiyatın eşsiz eserlerinden biri olma özelliğine sahip "Alice Harikalar Diyarında", Serdar Biliş'in yönetmenliği ve Beyhan Murphy'nin koreografisi ile çağdaş bir müzikal uyarlama olarak temsillerine devam ediyor. İlk kez 2019'da perde açan, 23. Afife Tiyatro Ödülleri'nde "Haldun Dormen Özel Ödülü" ve En İyi Koreografi Ödülleri'nin sahibi olan "Alice Müzikali", 18, 19, 25 ve 26 Aralık günlerinde Zorlu PSM Turkcell Sahnesi'nde seyirciyle buluşuyor. Müzikalde Serenay Sarıkaya "Alice" olarak izleyicinin karşısına çıkarken, Ezgi Mola "Kraliçe", Enis Arıkan "Tavşan", Şükrü Özyıldız "Şapkacı", İbrahim Selim "Kral", Merve Dizdar ise "Kedi" rolü ile yer alıyor.
(Maximum Uniq Hall, 20 Aralık)
Oyuncu kadrosunda İpek Bilgin, Aslı Enver, Cem Yiğit Üzümoğlu ve Güven Murat Akpınar'ı bir araya getiren "Sırça", Tennessee Williams'ın ABD çapında tanınmasını sağlayan ilk eseri. Hira Tekindor'un çevirisiyle sahneye taşınan oyun, anıların duygu yüklü kırılganlığını izleyiciye yansıtıyor. "Sırça" oyunu, 20 Aralık'ta Maximum Uniq Hall'de seyirciyle buluşuyor.
(Atlas 1948, 21 Aralık)
Fiziksel Tiyatro Araştırmaları, Şatonun Altında'dan sonra yepyeni bir araştırmanın sonucunu seyirciyle paylaşıyor. Bu defa özgün bir metni sahneye taşırken anlatının fiziksel ve disiplinler arası olanaklarının peşine düşüyor. Tek kişilik oyun yaklaşımları, resim, plastik sanatlar, fotoğraf, çağdaş dans, geleneksel tiyatro, 'clown', hikaye anlatıcılığı gibi farklı alanlara temas eden oyun, güncel ve gelenekseli, akılcıl ve mistik olanı, delilik ve bilgeliği İstanbul fonunda merkeze alıyor. "Kalabalık Duası" hikayesinde anlatıcı oyuncuyu, oyuncu enerjiyi, coşkuyu ve teatral hakikati araştırıyor. Volkan Çıkıntıoğlu'nun kaleme alıp, Güray Dinçol'un yönettiği oyunda Tolga İskit'i izliyoruz.
(Moda Sahnesi, 24 Aralık)
Eylül 2020'de sahnelenmeye başlayan "Babamı Kim Öldürdü", Fransa'nın genç yazarlarından Edouard Louis'nin roman üçlemesinin sonuncusundan oyunlaştırıldı. Yazar, bu son romanında babasıyla ilişkisi üzerin yoğunlaşıyor. Bir işçi olan babasının erkeklik, işçilik, aile gibi olgulara yaklaşımını ve bu yaklaşımındaki açmazların fark edilmesini sağlıyor. Ayberk Erkay'ın çevirdiği, Kemal Aydoğan'ın yönettiği oyunda Onur Ünsal'ı izliyoruz. "Babamı Kim Öldürdü", 24 Aralık'ta Moda Sahnesi'nde.
(Kumbaracı50, 22 ve 28 Aralık)
Sabancı Müzesi'nin her yıl gerçekleştirdiği "Müzede Sahne" festivalinin konuğu olarak 13 Ağustos'ta dünya prömiyerini gerçekleştiren "Tek Kullanımlık Hikaye" oyununu Volkan Çıkıntıoğlu kaleme aldı. Gülhan Kadim'in yönettiği; İsmail Sağır, Meriç Rakalar ve Murat Kapu'nun rol aldığı oyunun dekor tasarımı kolektif biçimde, az tüketimle, dönüştürülerek tasarlandı. Kostüm tasarımı ise Riyana Tufanova'ya ait. Hikaye, iklim krizinden yola çıkarak dallanıp budaklanıyor. Görünürde üç kişinin oynadığı bu çok kalabalık oyun başlar başlamaz, seyirci kendini çok aşina olduğu mahallelerden birinin içinde buluyor. Melih, Cevdet ve Orhan kendi dertlerine Dünya gezegeninin de derdini eklediğinde ortaya çıkan kaos oyun boyunca devam ediyor. İklim krizi gibi karanlık ve bakmaya cesaret edemediğimiz bir başlık; kara komedi bir anlatımla yüksek tempolu yolculuğuna seyirciyi de ortak ediyor. "Tek Kullanımlık Hikaye", 22 ve 28 Aralık günlerinde Kumbaracı50'de izleyiciyle buluşuyor.
(Zorlu PSM, 29 Aralık)
İyi ve kötü aynı bedende, birbirine karşı acımasız bir savaş halinde. Ama her şeyin bir sonu var. Robert Louis Stevenson'ın klasik gerilim romanından uyarlanan dünyaca ünlü "Jekyll & Hyde" müzikali, Taner Tunçay'in çeviri ve yönetmenliği, çarpıcı bir prodüksiyon ve Hayko Cepkin ve Elçin Sangu'nun başrolü ile 29 Aralık'ta Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi'nde seyircisiyle buluşuyor.
(Moda Sahnesi, 30 Aralık)
Bernard-Marie Koltès'in sevilen oyunu "Ormanlardan Hemen Önceki Gece", ötekileştirilmiş bir adamın, içsel çatışmalarını sahneye taşıyor. Daha önce ülkemizde de uyarlanan "Ormanlardan Hemen Önceki Gece"nin çevirmenliği Ayberk Erkay'a aitken, yönetmenliğini Kemal Aydoğan üstleniyor, sahnede ise Barış Yurtsever'i izliyoruz.