Moda, zamansız bir döngü içinde geçmişin izlerini modern dokunuşlarla harmanlamaya devam ediyor. Paris ve Milano'da podyuma çıkan 2025-2026 Sonbahar/Kış Erkek koleksiyonları trend ipuçlarıyla karşımıza çıkıyor. Klasik silüetleri yeniden yorumlayan lüks minimalizm, sofistike bir hale bürünen sokak giyimi ve yüksek performanslı dış giyimle dikkat çekiyor. Hermès ve Dior'un zamansız şıklığı, Louis Vuitton'un kültürel kodlarla şekillenen sokak giyimi ve Stone Island'ın malzeme inovasyonları, erkek giyiminin geleceğini yeniden tanımlıyor. Bu sezon, sadece bir giyim tarzı değil, yaşam biçimi sunuyor: Fonksiyonelliğin estetikle buluştuğu, konforun ve stilin kusursuz dengelendiği bir moda anlayışı. Geçmişin mirasını taşıyan detaylar, çağdaş kesimlerle birleşerek modern gardıropları şekillendiriyor. Biz de önümüzdeki kış sezonunu domine edecek trendleri mercek altına alıyoruz.
Bir başka dikkat çeken trend ise, Batı kültüründen ilham alan tasarımlar. Western etkileri, erkek giyiminde sık sık geri dönüş yapar, ancak gelecek sezon bunu bambaşka bir boyuta taşıyacak gibi görünüyor. Prada ve Raf Simons'un 2025-2026 Sonbahar/Kış Erkek koleksiyonu, modern kovboy figürünü kentli bir estetikle harmanlıyor. Koyu tonlarda deri ceketler, koyun postu palto ve kovboy botları, şehrin hibrid tarzıyla buluşuyor. Saint Laurent, klasik kovboy siluetini dar omuzlar ve uzun paltolarla yeniden şekillendirerek, Batı'nın özgürlüğünü Paris'in sofistike zarafetiyle buluşturdu. Giorgio Armani, bu tarzı kendi koleksiyonunda yeni bir bakış açısıyla sunuyor. Kargo pantolonlar ve postallar gibi, vintage ve işlevsel giysiler, modern sokak modasıyla buluşuyor. Hem geçmişe selam duran hem de yenilikçi bir hava taşıyan bu parçalar, önümüzdeki sezonun sokak giyimi anlayışını yeniden şekillendireceğe benziyor.
Son yıllarda sadelik ve minimalizm ön plandaydı, ancak güncel erkek modası bunu tersine çevirerek maksimalist bir zarafet anlayışını benimsedi. Louis Vuitton, Pharrell Williams ve Nigo'nun önderliğinde 2025-2026 Sonbahar/Kış sezonunda sokak giyimini lüksle harmanlayarak cesur bir adım attı. Louvre Piramidi'nin önünde sergilenen koleksiyon, sokak modasının sofistike bir hal alacağına dair önemli ipuçları verdi. Kamuflaj desenlerinin hibritleştirilip leopar ve çiçek motiflerine dönüştürülmesi, geçmişin pop kültür izlerini lüks bir dille yeniden anlatmaya olanak sağladı. Dior Homme, klasik H siluetini modernize ederken, işlemeler, derin kadifeler ve zarif ipek detaylarıyla görkemli bir hava yarattı. Hermès ise Véronique Nichanian liderliğinde, zarif ve işlevsel tasarımlarla mükemmel bir silüetler oluşturdu. Koleksiyon, minimal çizgilerle sofistike silüetler sunarken, derin gri, lacivert ve siyah tonları, zarif ama dikkatlice seçilmiş dokunuşlarla birleştiriliyor. Aksesuarlar da aynı şekilde sade büyük yumuşak deri çantalar ve ince detaylarla süslenmiş pratik figürde karşımıza çıkıyor.
Yeni sezonda sadece estetik değil, pratiklik ve dayanıklılık da ön plana çıkacağa benziyor. Bu yıl, yüksek performanslı dış giyim, güvenlik ve koruma temalarını giyime taşıyor. Özellikle Stone Island teknolojinin moda üzerindeki etkisini bir adım daha ileriye taşıdı. "Bladerunner" ruhunu taşıyan koleksiyonları, geri dönüştürülmüş kumaşlarla üretim yaparken, fonksiyonel malzemelerle giyimin dayanıklılığını ve fonksiyonelliğini buluşturuyor. Podyumda, yüksek yakalı kapüşonlarla tamamlanmış anoraklar, aşırı hava koşullarına karşı güvenli bir sığınak vadediyor. Issey Miyake ise bu sezon geleneksel Japon tekstil tekniklerini ileri teknoloji kumaşlarla birleştirerek geleceğin giyim anlayışına ışık tutarken hareketin akışkanlığını yansıtan heykelsi formlarla bütünleşti. Monokrom renklerin ve organik desenlerin kullanıldığı koleksiyon, kimono gibi geleneksel parçalara modern dokunuşlar ekleyerek zamansız bir şıklık yarattı. Bu sezonda teknoloji, yalnızca giyilen parçalarda değil, tasarımcıların malzeme seçimlerinde de bir konuşma dili haline gelmiş.
Fotoğraflar: Getty Images Türkiye