Gossip Girl'ün Çapkın Chuck Bass'ı Ed Westwick Baba Oluyor
1 dakika okunma süresi
Herkes hayatın anlamını aramak ister; ancak bu arayış her zaman kolay değildir. İşte tam da bu noktada, felsefe filmleri devreye girer. Felsefe filmleri, hayata bakış açımızın ve hayata dair konulardaki görüşlerimizin nasıl değiştiğini gösteriyor. Aşağıdaki felsefe filmleri, hayata bakış açınızı değiştirecek ve sizi aydınlatmayı hedefliyor.
Geçmişte yaşanan bir cinayetin, tıp alanındaki bir bilim adamı olan Dr. William Harford tarafından çözümlenmesini konu alan Black, bir yasadışı ilişkinin, çıkmazlara ve trajedilere götüren gizemli bir yolculuğa çıkıyor. Film, Dr. Harford'un cinayeti çözmek için gittiği çetrefilli bir yolculuğunu konu alıyor ve onu kendi hayatının karmaşasının ortasına çekiyor.
4. yüzyılda Gizli İlahiyatların, Roma İmparatorluğu'nun kontrolü altında kalan İskenderiye'de yaşayan bir kadın filozof olan Hypatia'nın hikayesini anlatıyor. Hypatia, yaptığı çalışmalarla bilimin ve özgürlüklerin önemini vurgulamakta ve tüm etnik ve dini farklılıkları kabul etmeyi öğretmektedir. Ancak, ülkede yaşanan siyasi ve dini değişiklikler, Hypatia'nın ülkesindeki özgürlükleri ve insan haklarını tehdit eder.
Amelie, Fransız üçlemesinin küçük bir mahallesinde yaşayan bir kadın olan Amelie Poulain'in hikayesini anlatıyor. Amelie, bir gün susuzluktan çölde ölmüş bir cesedin bulmasıyla başlayan çılgın bir maceraya atılır. O, çevresindeki insanların ve onunla ilgili olan her şeyin hayatının anlamını keşfetmek için maceralar arar.
Terminal, karakterinin ismiyle anılan Viktor Navorski adındaki bir adamın hikayesini konu alıyor. Viktor, Doğu Avrupa'dan gelen bir turist olarak ABD'ye gider. Ancak, gittiği yere varmadan önce uluslararası siyasi durum değiştiği için, giriş ona engellenir ve Viktor, ülkeye giriş yapamadan havaalanında mahsur kalır.
Fountain, iki insanın, yaşamlarının sonuna dek aşklarının nasıl sürmesini istediklerini anlatan çılgın bir romantik dram. Thomas ve Izzi'nin hikayesi, dört farklı zaman diliminde anlatılıyor ve onların, ölümleri yaklaştıkça aşklarının nasıl değiştiğini gösteriyor.
Inception, kurgusal bir dünyada geçiyor ve dünyanın gerçekleriyle oynayan bir grup hırsızın hikayesini anlatıyor. Grup, uyku durumundaki birini hafızasının en derin köşelerinden çalmaya çalışıyor ve çalma işlemini kontrol etmeyi amaçlıyor.
Illusionist, 19. yüzyılın sonlarında, Avusturya Viyana'sında gizemli bir şovmen olan Eisenheim'in hikayesini anlatıyor. Eisenheim, bir sihirbaz olarak ün kazanır ve gösterileriyle seyircilerinin hayal gücünü harekete geçirir. Ancak, gösterileri, Viyana'nın soylularının arasında büyük bir karışıklık yaratır.
Before The Rain, Makedonya'da yaşanan çatışmaların etkilerini konu alıyor. 19. yüzyılda, Makedon insanı olan Makedonyalı ile Hristiyan Makedon arasındaki çatışmayı konu alan film, siyasi ve dini farklılıkların güçlü bir şekilde hissedildiği bir zamanda geçiyor.
Devil's Advocate, başarılı bir avukat olan Kevin Lomax'ın hikayesini anlatıyor. Kevin, Florida'daki davalarından sonra New York'a gider ve orada bir dünya çapında ünlü avukat olan John Milton ile çalışmaya başlar. Ancak, Kevin, Milton'un dehşet saçan planının parçası olmak zorunda kalacak ve bu planın sonuçlarının ne olduğunu keşfetmek zorunda kalacak.
Seven Years in Tibet, İkinci Dünya Savaşı sırasında Tibet'e yapılan bir seyahatın hikayesini anlatıyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında İngiliz Almanya'yı yenince, İngiliz alpinisti Heinrich Harrer ve arkadaşı Peter Aufschnaiter, Tibet'e doğru bir yolculuğa çıkar. Onlar, burada yaşadıkları yedi yıllık süre zarfında, Tibet'in kültürünü, dini inançlarını ve insanlarının yaşamlarını keşfeder.