2024 Gotham Ödülleri'nin En İyi Kırmızı Halı Görünümleri
3 dakika okunma süresi
Röportaj: Ceylan YENİACUN
Fotoğraflar: Zeynel Abidin AĞGÜL
Fotoğraf asistanı: Hüseyin Rahmi AĞGÜL
“Zeynep benim en yakın arkadaşım. Her şeyimi paylaştığım tek insan. Bence en önemlisi de bu. Zeynep hayatımda olduğu için her gün şükrediyorum.” sözleriyle duygularını tüm samimiyetiyle dile getiren Kerim Çarmıklı ve “Benim pratik ettiğim şeyler aslında inşallah bir gün Kerim gibi olurum dediğim şeyler oluyor. Kerim neyi, nerede yapacağını çok iyi biliyor.” cümlesiyle eşine olan aşkını, hayranlığını en derinden hissettiren Zeynep Çarmıklı’yla güneşli bir pazar sabahı Kerim Çarmıklı’nın ailesinin yaşadığı Tarabya’daki evlerinde bir araya geldik. Birbirlerine aşık olmanın ötesinde bir ilişki onların yaşadığı. Zeynep ve KerimÇarmıklı çifti hem sevgili hem de en yakın iki arkadaş olabilmeyi başarabilmiş ve en güzeli bunun kolay elde edilebilecek bir şey olmadığının çoktan farkına varmış. Çekim boyunca yaydıkları pozitif enerji ise cabası!
Instagram’dan yaptığınız paylaşımlarınızla takipçilerinize inanılmaz bir enerji yayıyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?
Zeynep ÇARMIKLI: Öyleyse ne mutlu bana! Çok teşekkür ederim. Böyle şeyler duyduğum zaman bir yanım sevinçten havalara uçuyor, bir yanım da utanıyor. Çoğumuz gibi ben de alışık değilim iltifatlar duymaya. Hemen “O sizin enerjiniz” diyesim geliyor. Mesela sizinle konuşurken bir sonraki Instagram gönderimi bulmuş oldum. Konu, kişinin kendi değerini bilmesi. Sanırım fikirler ortaya böyle böyle çıkıyor. Referans noktam kendim. Ben ne yaşadıysam, yaşıyorsam; nerelerde zorlanıyorsam; neler bana ilham veriyorsa; neler beni üzüyor neler beni neşelendiriyorsa onlardan bahsediyorum. “Bildiğini yaz” derler ya, benimki de o hesap. Hepimizin birbirimize benzer yönleri benzemeyenlerden daha çok esasında. Hal böyle olduğu için sanırım birçok kişiye hitap edebiliyor yazdıklarım.
Psikoloji okumaya ne zaman, nasıl karar verdiniz?
Z.Ç.: 2002 senesinde çok sevdiğim bir dostumu bir trafik kazasında kaybettikten sonra ilk defa psikoloğa gittim. Gittiğim psikolog, çok karanlık bir yerdeyken ben, bana çok güzel yoldaşlık etti. Şimdi durup düşününce anlıyorum ki asıl tohumlar daha o zamandan ekildi. Daha sonra, yaz okulu için Georgetown Üniversitesi’ne gitmiştim. Orada, üniversiteye başladığımda kredisinin geçerli olabileceği bir ders almak istedim, seçenekler arasında psikoloji dersi de vardı. Kendimi daha da iyi anlama arzusuyla psikoloji dersini seçtim. Hâlâ devam eden maceram resmi olarak orada başlamış oldu.
Kitaplar zor zamanlarda birçoğumuzun en önemli kurtarıcılarından. Sizin psikoloji alanındaki baş ucu kitaplarınız neler?
Z.Ç.: Thich Nhat Hanh’ın yazdığı her kitap kalbime hitap ediyor. İyi Hissetme Sanatı isimli kitap da dönüp dönüp tekrar okuduklarımdan. Tabii Viktor Frankl’ın İnsanın Anlam Arayışı isimli kitabı da bilhassa kendimi boşlukta hissettiğim zamanlarda bana çok değerli hatırlatmalarda bulunuyor.
Siz iç mimar olmaya ne zaman karar verdiniz?
Kerim ÇARMIKLI: Küçüklükten beri hep bir şeyler yaratma merakım vardı. Otele falan gittiğimde beğendiğim şeyleri karalardım. Ara ara o kağıtları buluyorum. Çocukluğumdan beri istediğim bir şeydi bu mesleği yapmak.
Evinizin dekorasyonunda nasıl bir tarz hakim?
K.Ç.: Modern bir tarzım var ama asla ultra değil. Net, simetrik çizgiler öne çıkıyor. Favorim olan toprak ve pastel tonlar evimizin dekorasyonuna hakim.
Bir projeye başlarken nasıl bir yol izliyorsunuz?
K.Ç.: Müşterinizle frekansın tutması çok önemli. Bir araya geldiğimde beğendiği tarzdaki fotoğrafları görmek isterim istediği detayları ve zevkini daha iyi anlayabilmek için.
Bir yılı askın bir süredir evli bir çift olarak nasıl gidiyor hayat?
K.Ç. Çok sükür iyi gidiyor. Evliligimiz öncesinde de Zeynep’le beraberligimiz vardı. Yıllar içinde iliskimiz daha da oturdu. Zeynep benim en yakın arkadasım. Her seyimi paylastıgım tek insan. Bence en önemlisi de bu. Zeynep hayatımda oldugu için her gün sükrediyorum.
Esinizin pozitif enerjisi ilk görüste herkesi etkisi altına alıyor. Bunun dısında sizi etkileyen neler var?
K.Ç. Eski hayatıma göre Zeynep daha küçük detayları görmemi sagladı. Yasayan her seyi sevmesi ve bunu bana asılaması beni çok etkiledi. Çok zeki ve akıllı olmasının yanı sıra ince görüslü olması benim için paha biçilemez.
Sizi esinizle ilgili en çok etkileyen sey nedir?
Z.Ç. Kerim çok dürüst. Ben babamın dürüstlügüne hayranım. Kerim de bu konuda babama çok benziyor. Bir kere ona “beni neden seviyorsun?” diye sormustum düsünmüstü bir süre. Halbuki o an bir sürü sey sıralayabilirdi düsünmeden. Akıllı oldugun için, beni sevdigin için gibi... Düsünmesi çok hosuma gitmisti çünkü o an düsünerek dürüst bir cevap vermek istemisti. Kerim çok net ve sınırları olan biri. Kendini olmadıgı gibi biri asla göstermez. Mesela ben daha nabza göre serbet veren biriyimdir. Kendini sevdirmek için çaba sarf etmiyor ve seni de oldugun gibi kabul ediyor. Benim pratik ettigim seyler aslında insallah bir gün Kerim gibi olurum dedigim seyler oluyor. Neyi, nerede yapacagını çok iyi biliyor. Keyif aldıgımız seyler aynı. Bu bizim için çok önemli. Aynı pencereden dünyaya bakıyoruz ama en önemlisi birlikte gülebiliyoruz.