Danimarka’da iki mimarın hayal gücünden çıkarak; Kopenhag limanında yüzmeye başlayan ahşaptan yapılmış ağaçlı adacıklar, şehirden kaçmak isteyenlere cazip bir seçenek sunuyor. ‘Parkipelago’ denilen bu yüzer ve taşınabilir adacıkları; Avustralyalı mimar Marshall Blecher ile Danimarka merkezli Fokstrot tasarım stüdyosu sahibi Magnus Maarbjerg ilk kez 2018 yılında suya indirdi. Denizin ortasındaki bu yüzer parklar; @danish- design-award 2020’de ‘Yaşanabilir Şehirler’ kategorisinde finalistler arasına girdi. Mimar Blesher ve Fokstrot Studio, yüzen adacıklarının, 2020 Tasarım Ödülü haberini Instagram hesaplarından duyurdu. Projeyi giderek çeşitlendiren iki mimar; deniz içinde sauna ve cafe gibi yeni modellerinin de paylaşımını da yaptı. Yüzen adacıklar, reçineli olduğu için tuzlu suya dayanıklı olan çam ağacı kerestelerinden Kopenhag tersanesinde yapılıyor. Eskiden ağaç tekne yapımında kullanılan geleneksel tekniklerle el yapımı olarak üretiliyor. Yazın güneşli havada kıyıdan açılıp, yüzmek, balık tutmak, piknik yapmak isteyenler için sakin bir doğa parçası sunan bu yüzer parklar, denizin değişik yerlerine taşınabiliyor.
Üzerinde çam ağaçları yetiştirilen bu adacıklar, kışın da gruplar halinde Kopenhag limanının sahilinde bekliyor. Açık havada piknik, kutlama ve festival gibi etkinlikler için bu yüzer adacıklar tercih ediliyor. İnsanların kalabalıktan uzak olmak istediği pandemi döneminde daha da rağbet görüyorlar. Doğanın koynunda yer alan tasarımlarıyla tanınan mimar Blecher ile Maarbjerg’in Fokstrot Studio’su, bu yüzen parkların ilk modelini 2018’de gerçekleştirip, 25 metrekare genişliğindeki bir adacığı suya indirdiler. İlgi görmesi üzerine adacıklarına yeni modeller ekleyerek yüzer takımada haline getirmeye devam ediyorlar.
Pantone 2021 Yılının Renklerini Açıkladı
Tasarım Dünyasının İkonik Parçaları
Açık Havada Çağdaş Sanat Sergisi