“Radyoda Edith Piaf’ın Autumn Leaves (Güz Yaprakları)… İzmir’in tatlı sonbaharında yağmur çiselerken ‘bundan güzeli olamazdı’ diye geçti içimden. Oğlum Ali’nin doğum günü için alışverişten dönüyordum… İstanbul’un keşmekeşinden sonra iyi gelmişti bana...”Oh herkes yine bıraktığım gibi kordon sefasında!” dememe kalmadan sarsıldım birden. Herkes sefada değilmiş. Panik halim geçsin diye bekledim kıpırdayamadım daha doğrusu”… Ceylan, eşinden yeni boşanmış ve oğluyla birlikte yeni yaşamına alışmaya çalışan genç bir kadındır.
Bir gün ansızın hayatına giren bir erkek, kalbinde yer etmeye çalışırken, Ceylan’ın yaşamında da yepyeni bir sayfa açacaktır. Yoğun bir duygusallık içinde, geriye dönüşlerle geçmişiyle ve kendisiyle yüzleşmeye çalışan Ceylan’ın, aşkı arayışı ve varoluş hikayesi okuru daha ilk sayfalarda kendine çekiyor. Zeynep Cider Karabağ, Ceylan’ın yoğun aşkını duru dizelerle veriyor. İşte bunlardan biri: “Bu dalgalar yordu beni, inan, sen değil/ yakamozuna aşık, bilmeden bekledim aydınlık gecelerde. Gelgitler boğdu beni, inan sen değil, ışığım gitti, sen öyle geldin, olsun senin suçun değil”…