Araştırmalar, stres altındayken partnerlerin daha sağlıksız iletişim kurduklarını, hatta bazen iletişim kurmayı reddettiklerini ve birlikte daha az vakit geçirdiklerini gösteriyor. Peki, her iki tarafın da stres altında olmasının çok muhtemel olduğu bu günlerde ilişkimizi sağlıklı tutabilmek için neler yapabiliriz? Yakın İlişkiler platformunun kurucusu Psikolog Dr. Gizem Sürenkök ve ekibi anlatıyor.
Koronavirüsün hızla yayılması ile hepimiz kaygı ve merakla neler olacağını takip ediyoruz. Virüsün yayılmasını yavaşlatabilmek, engelleyebilmek adına yapabileceklerimizin başında insanlarla aramıza fiziksel mesafe koymak ve bu doğrultuda evlerimizde kalmak geliyor. Fakat bu dönemde hem aile bireylerimiz virüsle ilgili kaygılı hem de bu bir mecburi evde olma hali. Üstelik şimdilik ne zamana kadar süreceği de belli değil.
Stres altındayken ve bilinmeyenle mücadele ederken sığınabileceğimiz birinin varlığını arıyoruz. Partnerimizin varlığı bizim strese karşı gösterdiğimiz tepkiyi azaltıyor. Ancak aynı insanla uzun süre bir nevi karantina altında olmak bunaltıcı olabiliyor. Hatta bu, bazen kendimizi yalnız hissetmemizle bile sonuçlanabiliyor. Partnerimiz yanımızda olmasına rağmen yaşadığımız bu yalnızlık hissi sosyal çevremizden ayrı kalmamızla ilişkili. Stresli, öfkeli, kaygılı hissettiğimiz anlarda bunu ilk yansıttığımız kişi genellikle partnerimiz oluyor. Partnerinizle olan ilişkinizi sağlıklı tutabilmenin ipuçlarını derledik.
1. Partnerinizin baş etme yöntemine saygı gösterin.
Sürekli bir arada olduğunuz bu dönemde, partnerinizin sizinle aynı insan olmadığını hatırlamanızda fayda var.
2. Birlikte olmanıza rağmen ayrı kalabilmeyi başarın.
Partnerinizden ayrı da zaman geçirebilmeyi istemek oldukça doğal bir durum.
3. Ani parlamalara hazırlıklı olun.
Belirsizliğin yoğun olduğu dönemlerde psikolojik bir problem (depresyon, anksiyete, panik atak vs.) geçmişi olan kişilerin semptomları kötüleyebilir.
4. Sağlıklı bir iletişim kuramayacağınızı düşündüğünüzde konuşmamayı tercih edebilirsiniz.
Sosyal varlıklar olarak birbirimizin nasıl hissettiğinden çok kolay bir şekilde etkileniyoruz. Aynı evde zaman geçirdikçe duygusal bulaşma dediğimiz bu durumun yaşanma ihtimali de artıyor.
5. Ortak deneyimler edinin.
Partnerinizle birlikte çok sevdiğiniz bir yemeği takım olarak hazırlamak ya da bir puzzle’ı tamamlamak ortak bir şeyler üretmenize yardımcı olabilir.