Yelken tutkusu 2010 yılında Monako Yat Kulübü'nün amiral gemisi Tuiga'da edindiği deneyimle başlayan Pierre Casiraghi, dümenci olarak VOR70, MOD70, IMOCA, GC32, TP 52, Esimit gibi efsanevi modellerle denize açıldı ve birçok seçkin regatta ve ödül kazandı.
Casiraghi, dümenci olarak VOR70, MOD70, IMOCA, GC32, TP 52, Esimit gibi efsanevi modellerle denize açıldı ve birçok seçkin regatta ve ödül kazandı.
Palermo-Monte Carlo (TP 52 sınıfında iki kere), Esimit Europa II ile Giraglia Rolex Kupası, Cape to Rio Yat Yarışı (bugün hala rekoru elinde bulunduruyor), Fastnet Yarışı (çift kişilik kategoride üçüncülük) ve Middle Sea Race (start hattını ilk geçen tekne) bunlardan bazıları.
Pierre Casiraghi, 2016’da kendi yelken ekibini kurdu ve GC32 kategorisinde yarışmak için yeni nesil bir katamaran aldı. Casiraghi, takım arkadaşı Boris Herrmann’la birlikte, ikisinin de bu tür bir tekneyle hiçbir deneyimleri olmamasına rağmen doğrudan büyük bir sınamaya girmek istediklerini, yeni ‘uçan’ katamaranlardan birini alma fikrinde anlaştıklarını ve o yarışın ciddi anlamda riskli bir meydan okuma olduğunu söyledi. Lake Garda’daki ilk regattalarının ardından, yelkencilik dünyasının America’s Cup’ta başarılara imza atmış devleri Franck Cammas, Nathan Outteridge ve Ian Ashby’i geçerek yarışların birçok ayağını başarıyla kazandılar. Casiraghi’nin şu andaki ana hedefi, Boris ile ikili olarak tek gövdeli tekneleriyle Transat Jacques Vabre’ye katılmak.
Pierre Casiraghi'nin Richard Mille ailesine katılması, RM 60-01 Regatta modelini test etmek ve deniz suyunun aşındırıcı özellikleri nedeniyle hayli sert bir ortam olan denizcilik dünyasına kusursuz adaptasyonunu sağlamak için yepyeni bir fırsat sunuyor. Casiraghi saatinden bahsederken şunları söylüyor; ‘Saatin mimarisine bayılıyorum. Üstelik navigasyon için önemli bir unsur olan pusulalı iki yönlü çerçeveye sahip ilk mekanik saat.’