Elif ÖKSÜZ – [email protected]
Kariyeri boyunca Cecil Beaton, Eve Arnold, Elliott Erwitt ve Douglas Kirkland gibi tanınmış fotoğrafçılara on binlerce poz veren Marilyn Monroe için en önemli fotoğrafçı ise şüphesiz Milton Greene oldu. Milton Greene ile Marilyn Monroe’nun tanışması ise şimdilerde yayın hayatına sadece online olarak devam eden Life dergisi çekimleri için oluyor. 1953 yılında gerçekleşen çekim için bir araya geldiklerinde Milton Greene, “aptal sarışın” imajından rahatsız, içinde bulunduğu 20th Century Fox ile stüdyo anlaşmasından kurtulmak isteyen Monroe’yu kabuğundan çıkarmak için uğraşıyor.
Çabaları hep ‘aptal sarışın’ imajını kırarak farklı kimliklere bürünmek ve bunu en samimi şekilde fotoğraflara yansıtmak oluyor. O dönemde hep birlikte Marlon Brando ve Frank Sinatra ile takılıyor, birlikte Dizzy Gillespie, Miles Davis ve Ella Fitzgerald’ı izlemeye caz kulüplerine gidiyorlar. Joshua Greene, Marilyn Monroe’nun evdeyken özel ilgiye ihtiyaç duymayan, anlaşması kolay birisi olduğunu anlatıyor: “Çoğu zaman kitap okur ya da dans dersi almak için evden çıkardı. Kendi kendine yetiyordu.” Genç Greene’e göre, Marilyn Monroe hep aradığı samimiyeti ve güveni bu evde buluyor.
Kitap, 1985 yılında hayatını kaybeden Milton Greene’e oğlu Joshua Greene’in saygı duruşu bir anlamda da. Kitapta yer alan fotoğrafları bir araya getirmesi beş yılını alıyor. Bu kadar uzun sürmesi, biraz da fotoğrafları restore etmek için modern teknolojiden yardım almasından kaynaklanıyor. Greene, bu işi o kadar önemsiyor ki, The Archives adında, sadece eski fotoğrafların restore edilip korunmasını sağlayan bir şirket kuruyor. Elle numaralanan ve sadece beş yüz adet basılan kitabın satış fiyatı ise iki bin dolar.