ŞEHİRDE SANAT

Seyahat destinasyonlarınız arasında Paris, Londra, Barselona, Moskova, Roma veya New York varsa, turistik yerleri gezmekten sıkıldıysanız ve sanatla iç içe bir tatil hayal ediyorsanız, en güncel galeri ve müze önerilerimizi değerlendirebilirsiniz.

Berin SOMAY - [email protected]

Roma, Terry O’Neill Icons Complesso del Vittoriano
Ünlü isimlerin portre fotoğrafçısı olarak tanınan Terry O’Neill’ın ikonik fotoğraf kareleri, Complesso del Vittoriano’da sergileniyor. Sinema, müzik, moda ve spor dünyasından tüm zamanların en tanıdık yüzlerine rastlayacağınız retrospektifte yıldızların çarpıcı fotoğraflarından etkilenmemek imkansız. Amy Winehouse, David Bowie, Audrey Hepburn ve Mick Jagger gibi ikonik isimleri ‘star’ kimlikleriyle yansıtmayı başaran İngiliz fotoğrafçı Terry O’Neill, klasik portre fotoğrafçılarından farklı bir yerde konumlanıyor. Seyahat planlarınızda Roma’ya gitmek varsa, 20 Mayıs’a kadar devam edecek olan ‘Terry O’Neill Icons’a mutlaka uğrayın.

Londra, The Future Starts Here Victoria and Albert Museum
Yeni geliştirilen teknolojilerin yakın geleceğimizi nasıl etkileyeceğini ele alan ‘The Future Starts Here’ sergisi, akıllı cihazlardan uydulara, yapay zekadan internet kültürüne kadar geniş bir yelpazeye odaklanıyor. 12 Mayıs’ta Victoria and Albert Museum’da açılacak olan sergi, araştırma laboratuvarları, üniversiteler, tasarım stüdyoları ve farklı kurumların elinden çıkan 100’den fazla teknolojik objeyi sergilerken, içlerinde hala geliştirilmeye devam eden tasarımların da bulunduğu bu teknoloji harikalarının yaşam biçimimizi, öğrenme yöntemlerimizi ve iletişim kurma becerilerimizi nasıl etkilediğini de tartışacak. ‘Benlik’, ‘kamu’, ‘gezegen’ ve ‘ölümden sonra yaşam’ kavramları etrafında şekillenen The Future Starts Here, ‘Bizi insan yapan nedir?’, ‘Şehirler herkes için midir?’, ‘Gezegenler tasarım projesi olmalı mıdır?’ gibi sorulara cevap arayacak.

New York, David Bowie is Brooklyn Museum
2016 yılında aramızdan ayrılan David Bowie’nin daha önce görülmemiş kişisel arşivini gün yüzüne çıkaran Brooklyn Museum, sanatçıya ait yaklaşık 400 parçaya yer vererek Bowie’nin kariyerine ışık tutuyor. Müziğe karşı bakış açımızı değiştiren sanatçının Londra’dan New York’a kadar uzanan kreatif yıllarını gözler önüne seren geniş arşivde orijinal kostümler, kendi el yazısıyla yazdığı ünlü şarkı sözleri, albümlerinin tasarım çalışmaları, fotoğraflar ve videolar bulunuyor. Sergi alanındaki multimedya enstalasyonunda ise ses kayıtları, animasyonlar ve videolara yer veriliyor. Victoria and Albert Museum’ın destekleriyle hazırlanan ve bugüne kadar birçok şehirde sergilenen ‘David Bowie is’ 15 Temmuz’a kadar Brooklyn Museum’da görülebilir.

Moskova, RGB Orekhov Gallery
Kariyerine bale dansçısı olarak başlayan ve Bolşoy Tiyatrosu’nda sahne arkası fotoğrafları çekerken Vogue Rusya ile yolları kesişen Rus fotoğrafçı Vladimir Glynin, ‘RGB’ ile Moskova, Orekhov Gallery’de. Sanatçının yeni fotoğraf serisine yer verilen sergide, heykeltıraş ve mimar Gregory Orekhov’un çeşitli objelerle galeri alanını nasıl dönüştürdüğüne şahit oluyoruz. RGB (kırmızı-yeşil-mavi) renk paletinden yola çıkarak kürate edilen sergide, Orekhov’un tasarladığı ve Glynin’in fotoğraflarıyla etkileşen objeler sadece mekanın şekil, hacim ve alan algısını değiştirmiyor, aynı zamanda ziyaretçisini içine alacak kompleks bir renk paleti yaratıyor.

Berlin, Bilgisayar Oyunları Müzesi Computer Games Museum
Dünyanın ilk bilgisayar oyunları müzesi ile geçmişte yolculuğa çıkmaya hazır olun! Bilgisayar oyunlarıyla ilgiliyseniz eğer, Berlin’deki ‘Computer Games Museum’ size alternatif ve nostaljik bir deneyim yaşatacak. Bilgisayar oyunlarının 60 yıllık tarihini ikonik bir zaman yolculuğu ile sergileyen müzede efsanevi Pong-Machine, Nimrod, PainStation ve the Giant Joystick ile oynayarak keyifli vakit geçirebilirsiniz. Ayrıca 1980’lerden kalma bir slot makinesi ile tarihi bir hazine olan PolyPlay de eşine az rastlanır 300’den fazla parçanın arasında yerini alıyor.

Barselona, Disney. The Art of Storytelling. CaixaForum
Mickey Mouse’ın babası ve Disneyland’in kurucusu Walt Disney’in yarattığı hikayeler, 1937’de yayınlanan ilk çizgi filmi ‘Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler’den beri dünyanın dört bir yanından beğeniyle takip ediliyor. Disney’in mitolojiden, fabllardan ve peri masallarından ilhamla ortaya çıkardığı tüm karakterler, yaratıcı dünyalarıyla her jenerasyona hitap ediyor. 23 Mart’ta Barselona, CaixaForum’da açılan sergide ziyaretçiler, Disney’in bilinmeyen arka planını keşfediyor. Prodüksiyon notları, storyboard’lar, set çizimleri ve karakter çalışmalarının yer verildiği ‘Disney. The Art of Storytelling’ sergisinde, Disney hayranları tüm üretim süreçlerine şahit oluyor. Pinokyo, Külkedisi, Uyuyan Güzel veya Mary Poppins’in yaratım süreçlerini merak ediyorsanız, 24 Haziran’a kadar CaixaForum’da devam edecek olan sergiyi görmelisiniz.