High fashion markaların defilelerinde yürüyor olmak, ne zaman hayallerinde belirmeye başlamıştı?
Hiç aklımdan geçmemişti böyle bir şey. Model olabileceğimi dahi düşünmemiştim. Ta ki keşfedilip bu işe başlayana kadar. Ve başladığım günden itibaren bunun hayalini kuruyordum.
Seni Taksim'de bekleten kuzenin sayesinde modellik dünyasına adım atmışsın. Bir nevi keşfediliş hikayesi... Sence şanslı günün müydü yoksa zaten bir gün olacak mıydı?
Çok değerli bir tanıdığımın da bana söylediği gibi her şey olacağına varır, yaşanan kötü olaylar, şanssızlıklar ve insanlar sadece vesiledir. Kadere inanırım, demek ki elbet bir gün olacaktı.
Sence, neden sen? Kendinde farklı olan ve başarılı olduğunu düşündüğün alan ne?
Neden mi ben? Benim diğer modellerden çok bir farkım yok, hepimiz aynı işi yapıyor ve benzer özellikleri taşıyoruz. Ben bu başarıyı önce bana her zaman destek çıkan ve beni bu noktaya getiren ekibime, yani ajansıma sonra da aileme borçluyum.
Prada, ardından Salvatore Ferragamo, Balmain, Moncler... Podyumda yürüdüğün o anlar... İnsanın aklından neler geçiyor?
İlk defilemden sonra aklımdan bir şey geçmemeye başladı.. Adeta bir robotmuş gibi donuk bir yüzle yürüyorum artık. Model olmak demek de bu demek zaten. Sen bir kıyafet askısısın, bu işi yaparken duygularını gösteremezsin, çünkü göstermen ve taşıman gereken şey üzerindeki kıyafetler. Tabii heyecan ve gerginlik ayrı bir konu...
Modellik mesleğinin seni nereden alıp nereye taşıdığını söyleyebilirsin?
Bu meslek beni İstanbul'dan aldı, farklı ülkelere farklı kültürlere ve insanlara taşıdı.. Daha ne olsun? Bu işin en eğlenceli yanı da bu zaten. Ayrıca büyük bir miktarda özgüven kazandırması da var... Son olarak da insanlara güvenmemeyi öğrendim çünkü bu sektör çok tehlikeli bir yer. Dedikodunun ve kötü bağımlılığın her yerden çıktığı, iki yüzlü insanlarla dolu bir endüstri. O yüzden daha dikkatli olmayı da öğrendim.
İlham aldığın modeller kimler?
Çoğu zaman kendimi birkaç yıl ileride top model seviyesinde, başarılı ve en iyi konumda hayal ediyorum. İlham aldığım kişi de bu; yani gelecekteki kendim.
Ege nasıl biri?
Pozitif, hiperaktif, bazen çok sabırsız, arkadaş canlısı ve dengesiz diyebilirim.
Model olana kadar nasıl bir hayatın vardı?
Okula gider, farklı işlerde çalışır, kendime harçlık çıkarırdım. Hostluk, garsonluk, satış danışmanlığı, tercümanlık gibi birçok iş yaptım. Dil öğrenmeyi ise hep sevdim.
Kendini beş yıl sonra nerede, ne yaparken hayal ediyorsun?
Hayatı severek yaşayan mutlu biri olacağım.