Kesintisiz Mobilite için Yeni Adım
2 dakika okunma süresi
Ansen Seale, "Temporal Form no. 30", 2016
(11 – 20 Kasım)
BE Contemporary, "Repurpose" adlı grup sergisini Istanbul Gallery Week kapsamında 11 - 20 Kasım 2021 tarihlerinde Soho House Istanbul'da sanatseverlerle buluşturuyor. "Repurpose", galerinin beraber çalıştığı sanatçılardan; Neda İsmail Atar, Suzan Batu, Oğuz Büyükberber, Uğur Çakı, Bennu Gerede, Genco Gülan, Gül Ilgaz ve Ansen Seale'nin eserlerinden bir seçki sunuyor. "Repurpose" sergisi, mekanı başka bir amaca uygun hale getirmek veya başka bir amaçla kullanmak üzere değiştirmek fikirlerinden yola çıkıyor ve çağdaş sanatı mekanın sahip olduğu farklı zamansal katmanlar ve titreşimlerle bir araya getiriyor. Sanatçıların sergi mekanı için sezgisel olarak seçtikleri çalışmalar, mekanın hafızasıyla beraber farklı yansımalara açılırken, sanat eserlerinin ilham verdiği değişim gücüne gönderme yapıyor.
Emre Yusufi, "Minted"
(6 – 30 Kasım)
Cue Art Space, çağdaş sanatçı Emre Yusufi'nin uzun bir süreden sonra Türkiye'deki ilk solo sergisi Harmony of Contrast'ı Yapı Kredi bomontiada'da izleyici ile buluşturuyor. Emre Yusufi'nin heykel, dijital ve NFT formatındaki son dönem çalışmalarının yer aldığı serginin küratörlüğünü ise Ferdan Yusufi üstleniyor. Olimpos Dağı'nın ve tanrıların kralı Zeus'la Miken Kralı'nın kızı ölümlü Alkmene'nin oğlu, güç sembolü yarı tanrı yarı insan, Yunan mitolojisindeki adıyla Herakles, Roma mitolojisinde Herkül, Emre Yusufi'nin içinde bulunduğumuz yüzyılın insanını yansıtan çağdaş, eğlenceli ve ironik üsluptaki çalışmalarında tekrar beden buluyor.
Fahrelnissa Zeid, "Alyoşa", 1973
(21 Eylül – 13 Kasım)
Bozlu Art Project, 20. yüzyılın en önemli kadın sanatçılarından biri olarak kabul edilen Fahrelnissa Zeid'in yaşamı ve sanatı hakkında yazılmış en kapsamlı yayınlardan biri olan, Yahşi Baraz'ın kaleminden "Fahrelnissa Zeid: Fırtınaya Doğru" isimli kitap dolayısıyla hazırlanan sergiye ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Oğuz Erten'in üstlendiği sergide, Türkiye'de modern sanatın öncülerinden biri olan ve "Paris Ekolü" sanatçıları arasında yer alan Zeid'in, erken tarihli figüratif resimlerinden soyut çalışmalarına ve 1970 sonrası yoğunlaştığı portrelerine kadar geniş bir seçkiye yer veriliyor.
Komet, "Bari beni de az seviniz biraz"
(11 Kasım – 12 Aralık)
Komet'in son dönemde yaptığı eserlerden oluşan resim sergisi, 11 Kasım – 12 Aralık tarihleri arasında Dirimart Gallery'de sanatseverlerle buluşuyor. Ziyaretçilerin sergide kendi yorumlarını yapabilmeleri için serginin içeriğini paylaşmak istemeyen Komet'in bir buçuk metreden başlayıp iki-üç metreye uzanan resimleri izleyiciyle paylaşılıyor.
Claude Monet, "Water Lilies"
(30 Ekim – 14 Kasım)
19. yüzyıl Paris'ini Monet, Pissarro, Renoir, Cézanne ve daha birçok ressamın fırça darbeleriyle, ressamların gözünden gezme olanağı sunan Monet & Friends Dijital Sanat Sergisi; Debussy, Tchaikovsky, Ravel ve Offenbach gibi bestecilerin eserleriyle duyuları eş zamanlı olarak harekete geçiren sürükleyici bir deneyim sunuyor. Monet & Friends Dijital Sanat Sergisi, Galataport İstanbul'da 14 Kasım'a sanatseverlerle buluşuyor.
Ara Güler
(30 Ekim - 31 Aralık)
Ara Güler'in gözünden Beyoğlu'na baktığımız, Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi'nden yeni fotoğrafların ikonik kareler ile birlikte yer aldığı Denize İnen Yol Sergisi; Beyoğlu Kültür Yolu aksında yer alan Tophane, Karaköy, Galata, Galata Mevlevihanesi, Galata Kulesi, Tünel, İstiklal Caddesi, Galatasaray ve Taksim Meydanı'nı ve adı geçen yerlerin yakın çevrelerinden kareler barındırıyor. Sergide ayrıca bir video odasında Ara Güler'in 1970'li yıllarda yapmış olduğu ve Yavuz Zırhlısı'nın sökümünü konu alan 17 dakikalık "Kahramanın Sonu" isimli belgesel de gösterilmekte. Denize İnen Yol Sergisi, 31 Aralık'a kadar Galataport İstanbul'da ziyaret edilebilir.
Dinçer Güngörür, "Günebakan"
(4 Kasım – 30 Kasım)
Dinçer Güngörür'ün tamamı taştan yontulmuş eserlerden oluşan 18. sergisi "Taş, Kağıt, Çekiç." Galeri ARK'ta sanatseverlerle buluşuyor. Heykel yapmayı 'taş-kağıt-makas' oyununa benzeten Dinçer Güngörür'e göre; kağıt üzerine çizilen bir desen, taşın doğasıyla birleşerek yontuda her çekiç darbesiyle yol alarak eserin ruhu ve şeklini oluşturur. Bazen kağıt üzerindeki desen her şeye rağmen heykeli belirlerken, bazen taşın yapısı, rengi ya da sertliği heykelin belirleyeni oluverir. Dinçer Güngörür'ün, eserleriyle izleyici yeni bir oyuna davet eden "Taş, Kağıt, Çekiç." sergisi 30 Kasım'a kadar ziyaret edilebilir.
İstanbul Modern'in koleksiyonundan oluşturduğu "Etkileşimler" adlı yeni sergisi, sanatçıların yapıtlarıyla atıfta bulunduğu ve ilham aldığı plastik sanatlar, mimari, edebiyat, müzik ve sinema alanından çeşitli konu ve isimlere odaklanıyor. Sergi, sanatçıların ilham kaynaklarını, ilgi ve meraklarını yansıttığı gibi, aynı zamanda sanatın dalları arasındaki göndermeleri işaret ediyor. "Etkileşimler", sanatçıların üretimlerini biçimlendiren esin kaynaklarının neler olabileceğini ve hangi düşüncelerden, sorulardan yola çıktıklarına da bakıyor. 30 Kasım'a kadar İstanbul Modern'de ziyaret edilebilecek "Etkileşimler" sergisinde Haluk Akakçe, Ramazan Bayrakoğlu, İpek Duben, İnci Eviner, Leyla Gediz, Hayal İncedoğan, Bengü Karaduman, Azade Köker, Guillermo Kuitca, Mahmoud Obaidi, Sarkis, Matt Saunders, Şener Özmen ve Thomas Ruff'un yapıtları izleyiciyle buluşuyor.
Ozan Atalan, "Gerçeklikler Arası Inter-Reality"
(5 Kasım – 20 Kasım)
Mixer Gallery'nin Istanbul Gallery Week kapsamında gerçekleştirdiği Mixer: NOW sergisi, farklı konularda çalışan sanatçıların resim, tuval, karakalem, heykel, kumaş üzerine işleme, enstalasyon, video, fotoğraf ve baskı çalışmalarını bir araya getiriyor. Serginin ana galeri mekanında Ahu Akgün, Ali Şentürk, Alp İşmen, Leyla Emadi, Hilal Polat, Ozan Atalan, Yüksel Dal'ın çalışmaları yer alıyor. Proje odasında ise, farklı baskı tekniklerini bir araya getiren Abidin Dino, Aslı Işıksal, Doğu Gündoğdu, Edze Ali, Furkan Öztekin, Hüseyin Arıcı ve Umut Erbaş gibi pek çok sanatçının edisyonlu çalışmalarına yer verilen Mixer Editions kataloğundan yeni bir seçki izleyici ile buluşuyor.
Ramazan Can, "Daha Güzel Olma Arzusu II", 2021
(9 Eylül – 18 Kasım)
Anna Laudel'in Kazancı Yokuşu'ndaki yeni galeri mekanında gerçekleşen ilk sergi olan "Ne Yerdeyim Ne Gökte", sanatçı Ramazan Can'ın son yedi yıl içerisinde farklı materyallerle ürettiği eserleri bir araya getiriyor. "Ne Yerdeyim, Ne Gökte", yörüklerin yaşadığı bölgede, kendi belleğinde yer etmiş anılarının peşine düşen Ramazan Can'ın yıllar içindeki serüvenini izleyici ile buluşturuyor. Farklı materyallerle üretilmiş eserlerin yer aldığı sergi, sanatçının bakış açısından 'Göçebelik', 'Şamanizm' ve 'Kimlik Konuları ve Temellük' temaları etrafında üç bölümden oluşuyor. Ramazan Can'ın "Ne Yerdeyim Ne Gökte" sergisi 18 Kasım'a kadar Anna Laudel'de ziyaret edilebilir.
Nejat Devrim, "Bizans Serisi"
(23 Kasım 2021 – 6 Mart 2022)
Pera Müzesi'nde gerçekleşen "İstanbul'dan Bizans'a: Yeniden Keşfin Yolları, 1800–1955" sergisi, İstanbul'un bir bilim dalı olarak gelişmeye başlayan Bizans araştırmalarının şekillenmesindeki merkezi rolüne zengin bir arşiv seçkisi ve etkileyici canlandırmalarla ışık tutuyor. Brigitte Pitarakis'in küratörlüğünü üstlendiği, Bizans'ın modern keşfini ve bu mirasın geniş bir ilgi alanına dönüşümünü aktaran sergide; İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nin Bizans koleksiyonları başta olmak üzere, Suna ve İnan Kıraç Vakfı, İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi, Alman Arkeoloji Enstitüsü, Meşher, Galeri Nev, Ömer Koç, Serap Kayhan, Dr. Safder Tarim, Büke Uras koleksiyonlarından ve Paris, EPHE Arşivi'nden derlenen kitap, baskı, harita, fotoğraf, belge, resim ve Tayfun Öner'in hazırladığı dijital canlandırmayla, Bizans'ın modern keşfinin ilk evreleri ve bu mirasın bir akademik araştırma, koruma ve geniş ilgi alanına dönüşümü bu kapsamda ilk kez sunuluyor.
Jonathan Godoy, "The Byzantine Stones", 2007
(23 Kasım 2021 – 6 Mart 2022)
"İstanbul'da Bu Ne Bizantinizm!": Popüler Kültürde Bizans sergisi, Bizans tarihinin edebiyat, sinema, çizgi roman, moda gibi farklı sanat mecralarındaki temsillerini bir araya getiriyor ve popüler kültürün Bizans mirası ile etkileşimini detaylı bir biçimde sorguluyor. İsmini Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun romanı "Panorama"dan (1954) alan, küratörlüğünü Emir Alışık'ın üstlendiği sergi; edebiyat, müzik, görsel sanatlar, çizgi roman, film, moda, video oyunları gibi çeşitli sanat mecralarındaki Bizans temsillerini bir araya getirip, bu üretimlerdeki ortak temaları göz önüne sererken, eserlerin Bizans'ı ele alışındaki farklılaşmalara da eleştirel bir mercek tutuyor. Pera Müzesi'nde gerçekleşen sergi, onu aramadığımız yerlerde bile karşımıza çıkan, etki alanı geniş bir olgu olan Bizantinizm'in çoklu ve birbiriyle çakışan anlamlarını ortaya çıkarıyor.
Ibrahima Thiam, "Mame Ndeuk Daour Mbaye", 2020
(23 Kasım 2021 – 6 Mart 2022)
Independent Curators International[Uluslararası Bağımsız Küratörler](ICI) girişiminin "Yarına Notlar" isimli sergisinde farklı ülkelerden 25 sanatçının Covid-19 pandemisiyle başlayan yeni küresel gerçekliği yansıtan eserleri yer alıyor. Mevcut kriz ortamında çağdaş kültürdeki değerleri ve ilişkileri sorgulamak, yeniden değerlendirmek ve bugün görülmesinin önemli olduğuna inandıkları eserleri paylaşmak üzere 25 ülkeden 25 küratör bu sergi için bir araya geliyor. Pera Müzesi'nde ziyaret edilebilecek "Yarına Notlar", küresel bir çağda, kolektif hafızanın inşasında sanatın potansiyel gücünü ele alıyor.
Duygu Aydoğan
(30 Ekim – 14 Kasım)
'Sanat' bir varoluş yoluysa, varolduğunu sınırsız bir dilde duyurmaya, üretmeye ve davranmaya yönelen, son 5 yıl içerisinde mezun olmuş yeni nesil sanatçılar, 'sanatçı' olma cesaretlerini, ekonomik, sosyal ve kültürel koşullara karşın sanat yapmaya kararlı olduklarını BASELECTED'de bize tekrar gösteriyor. Derya Yücel'in küratörlüğünde gerçekleşen sergide Ayça Sertkaya, Aytuğ Aykut, Barış Elçin, Büşra Çeğil, Can Özalp, Çiğdem Akgün, Damla Yalçın, Delal Eken, Dilara Göl, Duygu Aydoğan, Ece Kibaroğlu, Emre Evcimen, Enes Ali Sağdıç, Engin Konuklu, Esma Burcu Havası, Gizem Çeşmeci, Hamza Kırbaş, Hüseyin Aksoy, Kübra Boy, Mert Acar, Metin Alper Kurt, Muaz Özden, Mustafa Mutlu, Mustafa Yılmaz, Nazım Arslan, Özgür Saçan, Rabia Kalyoncuoğlu, Reach Geblo, Rıdvan Aşar, Seçil Büyükkan, Selen Tokgöz, Sinan Orakçı, Şevval Konyalı, Şule Nur Alev, Taha M. Üstündağ, Tansu Köse, Tolga Akbaş'ın eserleri yer alıyor. Bu yıl ilki gerçekleştirilen Beyoğlu Kültür Yolu Festivali kapsamında sanatseverlerle buluşan "BASELECTED" sergisi, Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi Tek Kubbe'de 14 Kasım'a kadar gezilebilir.
Hale Güngör, "X-ray", 2021
(2 Kasım – 2 Aralık)
Pg Art Gallery, Hale Güngör Oppenheimer'ın "Yükseklik" adlı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Bir süredir ev kavramı üzerine düşünen ve çalışan sanatçı Hale Güngör Oppenheimer, galerideki dördüncü kişisel sergisinde izleyiciye farklı manzaralardan kesitler sunuyor. Oppenheimer'ın "ev" kavramına doğrulttuğu bakışı "Yükseklik" sergisi ile yer değiştiriyor, evin dışına çıkıyor ve olduğu yerden uzaklaşıp yükseliyor. Hale Güngör Oppenheimer'ın "Yükseklik" sergisi, 2 Aralık'a kadar Pg Art Gallery'de ziyaret edilebilir.
Nora Byrne Armstrong
(3 Eylül – 28 Kasım)
Sakıp Sabancı Müzesi'nde gerçekleşen "Dün Bugün İstanbul" sergisi, 22 genç sanatçının gözünden İstanbul'a dair bir durum tespitinde bulunuyor. Mekana özel hazırlanan eserler, çevre, hayvan popülasyonu, kentsel dönüşüm, toplumsal yaşam, tarihi mekanlar, su kaynakları, ulaşım ve ütopya / distopya kavramlarının da aralarında bulunduğu temalar ışığında, kent dinamiklerine dair yorumlar içeriyor. "Dün Bugün İstanbul Sergisi"; Ahu Akgün, Aslı Narin, Begüm Yamanlar, Beril Ece Güler, Burak Dikilitaş, Canan Erbil, Cemre Yeşil Gönenli, Deniz Ezgi Sürek, Didem Erbaş, Ege Kanar, Eren Sulamacı, Eser Epözdemir, Korhan Karaoysal, Mekânda Adalet Derneği, Neslihan Koyuncu Bali, Nora Bryne, Onur Özen, Örsan Karakuş, Serkan Taycan, Sıla Ünlü İntepe, Sinan Tuncay ve Zeynep Kaynar'ın eserlerinden oluşuyor. Sanatçıların İstanbul'un dünü ve bugününü düşündükleri, kente dair bir durum tespiti yaptıkları sergi, ziyaretçilerin İstanbul'un geleceğini de düşünmesine neden oluyor. "Dün Bugün İstanbul" sergisi, 28 Kasım'a kadar Sakıp Sabancı Müzesi'nde ziyaret edilebilir.
Sibel Horada, "Duran Suda Alan Açmak", 2021
(4 Kasım – 11 Aralık)
Sibel Horada'nın "Kesinti ve Akış" sergisinde yer alan işler, sanatçının 2020 yılında tamamladığı "Suyun Taksimi, Taksim'in Suyu" adlı kısa filminden besleniyor. Taksim Meydanı'nın geçmişini taşımanın, geleceğini ise tahayyül etmenin güçlüğünden yola çıkan çalışma, mekanla hemhal olmanın ve birlikte düşünmenin yollarını araştırıyor. Sibel Horada'nın kentsel, arkeolojik ve ekolojik kültürler arasında ilişki kuran "Kesinti ve Akış" adlı kişisel sergisi, 11 Aralık'a kadar Versus Art Project'te izleyiciyle buluşuyor.
Burçin Başar, "Bir Dakika Önce", 2021
(4 Kasım – 11 Aralık)
İmgeler üzerine kurulu algı kalıplarına alternatif bir yaklaşım arayan Burçin Başar, dördüncü kişisel sergisi "Counter Argument" dahilinde post-dijital çağın pozitifliği ile giderek yayılan sanallaşma halini, ideal ve gerçeklik arasındaki ilişki doğrultusunda ele alıyor. Görsel hafızanın kirliliği karşısında yeni bir alan yaratma kaygısına düşen sanatçı, sergisinde 'Contra' olarak ele aldığı kavramla görünen imgenin karşısında yeni bir görme biçimini şekillendiriyor. Figürlerin giderek flulaşarak yok olmasıyla imaj kirliliğine yönelik bir refleks ile doğayı baskın çıkaran eserlerin bir araya geldiği "Counter Argument" sergisi, 11 Aralık'a kadar x-ist Galeri'de ziyaret edilebilir.
Azade Köker, "Femicide", 2021
(7 Eylül – 4 Aralık)
Azade Köker'in Zilberman'daki beşinci kişisel sergisi "Bir Katlin Provası", sanatçının kadın cinsiyeti, kimliği ve bedenine yönelik sorgulamalarını yansıtıyor. Sanatçının kendi ifadesiyle merkeze koyduğu sorular sergide yer alan heykel, yerleştirme ve kolajlarda yankılanıyor: "Dünya ve yaşamın doğuşuna kaynaklık eden güçte bir dişil enerji nasıl oluyor da toplumsal düzende kayboluyor? Onu susturup sınırlandıran ve edilgen kılan nedir?" Seyirciyi bugünden farklı zamanlara götüren heykellerde Antik Yunan döneminin ve fütüristik yapıların karanlık izleriyle karşılaşmak mümkün. Azade Köker'in "Bir Katlin Provası" sergisi, 4 Aralık'a kadar Zilberman Gallery'de ziyaret edilebilir.
LIA, "Floralis Digitalis", 2018
(1 Ekim – 27 Kasım)
Küratörlüğünü Ceren ve Irmak Arkman'ın üstlendiği "LIA: Hayatı Kodlamak" sergisi, 27 Kasım'a kadar Nişantaşı Taş Konak'ta yer alan Kalyon Kültür'de sanatseverlerle buluşuyor. Avusturyalı sanatçı LIA, internet projeleri, geleneksel çizim ve resim sanatını dijital ikonlar ve algoritmaların estetiğiyle birleştiriyor. Erken dönem yazılım ve internet sanatının öncülerinden kabul edilen LIA, çalışmalarının temel materyalini kodlar olarak belirliyor ve çalışmalarındaki stil, kavramsal sanata yakın duran bir minimalizm ile nitelenebiliyor.
Kezban Arca Batıbeki
(19 Ekim – 21 Kasım)
Pandemi nedeniyle daha önce ertelenen "Senin Annen bir Melekti Yavrum!..." başlıklı kişisel sergisiyle sanatseverlerle buluşan Kezban Arca Batıbeki, annesinin sinema fotoğraflarından ve dönemin popüler medyası foto-romanlardan yola çıkarak hazırladığı ve çeşitli sanat pratiklerini bir araya getiriyor. "Senin Annen Bir Melekti Yavrum!..." sergisi 21 Kasım'a kadar Merdiven Art Space'de ziyaret edilebilir.
Ozan Türkkan, "Transform"
(2 Kasım – 30 Kasım)
"Yarının Dünyasına İvmeyle" sergisi, Yıldız Teknik Üniversitesi Tarihi Hamam binasında izleyiciyle buluşuyor. Bilim ve teknolojideki üstel ilerlemenin hayatımıza ve insana yansımalarını sanatçılar Engin Beyaz, Hakan Gündüz, Numan Okutan, Ozan Türkkan ve Nergiz Yeşil'in gözünden aktaran sergi, 30 Kasım'a kadar YTÜ Davutpaşa Kampüsünde bulunan Tarihi Hamam Binası Çok Amaçlı Toplantı Salonu'nda ziyaret edilebilir.
Herakles Büstü Biçimli Bronz Kantar Ağırlığı, Pera Müzesi
Pera Müzesi, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri Koleksiyonu'ndan yeni bir seçkiyi sanatseverlerin beğenisine sunuyor. "Ağırlık ve Ölçü Sanatı" başlıklı yeni koleksiyon sergisi, MÖ 2. binyıldan günümüze, farklı uygarlıkların ekonomik, kültürel ve toplumsal dinamiklerine ağırlık ve ölçü aletleri aracılığıyla mercek tutuyor.
Carles Santos, "Parçalanmış Piyano ve Fotoğrafı", 2008
(10 Eylül 2020 – 02 Ocak 2022)
Arter Koleksiyonu'ndan oluşturulan ve küratörlüğünü Arter Kurucu Direktörü Melih Fereli'nin üstlendiği "Dinleyen Gözler İçin" başlıklı grup sergisi, müzikle güçlü bir bağ kuran 23 yapıtı bir araya getiriyor. Fluxus sanatçılarının yöntem ve yaklaşımlarını referans alan sergi, ziyaretçileri galeri alanına hâkim olan sessizliğin içinde yapıtlardan yükselen "sesleri" keşfetmeye ve hayal etmeye davet ediyor. Joseph Beuys, Barbara Bloom, John Cage, Henning Christiansen, Osman Dinç, John Driscoll, Hreinn Friðfinnsson, Dick Higgins, Július Koller, Jarosław Kozłowski, Hans Peter Kuhn, Füsun Onur, Nam June Paik, Lene Adler-Petersen, Annette Ruenzler, Carles Santos, Michael Snow'un eserlerine yer veren "Dinleyen Gözler İçin" sergisi 2 Ocak 2022'ye kadar Arter'de ziyaret edilebilir.
Candeğer Furtun
(16 Eylül 2021 – 17 Nisan 2022)
Küratörlüğünü Selen Ansen'in üstlendiği sergi, sanatçının 1960'lı yıllardan bu yana ürettiği seramik ağırlıklı heykellerden ve nesnelerden oluşan geniş bir seçkiyi üretim süreçlerine eşlik eden arşiv malzemeleriyle buluşturuyor. Candeğer Furtun'un altmış yıla yayılan üretimini kapsayan ve sanatçının seramiğe dair özgün yaklaşımlarını sunarken pratiğinin yaşamsal, felsefi, tarihsel, toplumsal ve siyasi sorunsallardan beslenen katmanlarına da ışık tutan ilk retrospektif sergisi, 17 Nisan 2022'ye kadar Arter'de sanatseverlerle buluşacak.
Emre Hüner
(25 Mart 2021 – 02 Ocak 2022)
Emre Hüner'in "[ELEKTROİZOLASYON]: Bilinmeyen Parametre Kayıt-Dışı" başlıklı kişisel sergisi, yarı kurgusal bir senaryo metni etrafında şekillenmiş yeni üretimlerden oluşuyor. Küratörlüğünü Aslı Seven'in üstlendiği sergide Hüner, film, roman veya mimari yapı gibi formlar arasında aracı bir unsur olarak gördüğü senaryoyu işlevinden bağımsızlaştırıyor ve nihai bir sonuca varmak yerine açık bir üretim yöntemi, bir senaryo yazım süreci öneriyor. "[ELEKTROİZOLASYON]: Bilinmeyen Parametre Kayıt-Dışı" sergisi, 2 Ocak 2022 tarihine kadar Arter'de görülebilir.
Füsun Onur
(03 Haziran 2021 – 20 Şubat 2022)
Füsun Onur'un diğer pek çok yapıtında olduğu gibi doğrudan müziksel referanslar taşıyan bu yerleştirmede, sanatçı dört sıradan nesneyi müziğin mecrası ve unsurları olarak kullanıp, mekânı ve zamanı ritim ve varyasyonlar yoluyla yorumluyor. Emre Baykal küratörlüğünde sergilenen "Opus II – Fantasia", 20 Şubat 2022 tarihine kadar Arter'de görülebilir.
David Tudor ve Composers Inside Electronics, Inc. "Yağmur Ormanı V (varyasyon 3)"
(10 Eylül 2020 – 30 Ocak 2022)
Besteci David Tudor'a 1968 yılında bir dans gösterisi için sipariş edilen "Yağmur Ormanı", daha sonra Composers Inside Electronics'den (CIE) John Driscoll ve Phil Edelstein tarafından kendi kendini icra eden bir ses yerleştirmesine dönüştürüldü. Yerleştirmede şamandıra, plastik fıçı, bakır kova, saksı ve raket gibi çeşitli gündelik kullanım nesneleri havada asılı şekilde mekana yayılırken, farklı biçimlerde müdahale edilip birleştirilmiş bu nesneler önceden kaydedilmiş ses dosyalarından gelen sinyallerle titreşiyor, yağmur ormanlarının doğal seslerini hatırlatan bir ses ortamı meydana getiriyorlar. Arter'in "Sesli Dizi" serisi kapsamında gerçekleşen bu dördüncü sergisinde ilk kez izleyici karşısına çıkan "Yağmur Ormanı V (varyasyon 3)", 30 Ocak 2022'ye kadar Arter'de görülebilir.
Serkan Özkaya, "Dear Sir or Madam"
(03 Haziran 2021 – 20 Şubat 2022)
Sanatçı, sanat kurumu, sanat eseri ve izleyici arasındaki ilişkiler etrafında kurgulanan "Tedbir", 11 sanatçının 13 eserinden oluşuyor. Pandeminin biçimlendirdiği sıradışı bir dönemde tasarlanıp ziyarete açılan sergi, başta sağlık alanında olmak üzere ekonomi, güvenlik, enerji gibi farklı bağlamlarda sıklıkla duyup kullanır olduğumuz "tedbir" kelimesinin açılımlarından esinleniyor. Sanatın üretim, muhafaza ve sergileme pratiklerine odaklanan "Tedbir" sergisinde Hamra Abbas, Halil Altındere, Rogelio López Cuenca, Burak Delier, Lamia Joreige, Ali Kazma, Alicja Kwade, Serkan Özkaya, Walid Raad, Canan Tolon ve Nasan Tur'un yapıtları yer alıyor. "Tedbir", 20 Şubat 2022 tarihine kadar Arter'de görülebilir.
Uzaya ilk yolculuk 60 yıl önce başlamış olsa da astronotların günlük yaşamı hala en çok merak edilen konular arasında yer alıyor. Astronot ve kozmonotların uzay yolculuğuna tanıklık etmiş giysilerinin ve uzay yolculukları sırasındaki yemek menülerinin görülebileceği NASA Space Adventure sergisi 22 Kasım'dan itibaren Metropol İstanbul'da uzaydaki hayatı yakından inceleme fırsatı sunuyor.
Ahmet Öktem
(23 Kasım – 22 Aralık)
Beral Madra'nın küratörlüğünü yaptığı "Bilgi İmgeleri" sergisi, İstanbul'un 1980'lerden başlayarak gelişen çağdaş görsel sanatının şehirdeki varlığının önemli belleğine odaklanıyor. 1980'ler ve 1990'lar çağdaş sanat üretiminde etkin geliştirmeleri gerçekleştiren Ahmet Öktem, Emre Zeytinoğlu, Fatih Aydoğdu, Gonca Sezer, Güven İncirlioğlu, Hakan Gürsoytrak, Handan Börütecene, Mehmet Güleryüz, Murat Morova, Mustafa Pancar, Osman Dinç, Sehat Kiraz ve Selma Gürbüz'ün retrospektif ve güncel işlerinin sunulduğu sergi, 23 Kasım – 22 Aralık günleri arasında Galeri Merkür'de sanatseverlerle buluşuyor.
Nihal Martlı, "Salle de Bain", 2021
(6 Kasım – 12 Aralık)
'Yaşama Sanatı', Güzel Sanatların birçok dalıyla ilişkili olduğu gibi, beş duyuyu uyaran tüm güzellikleri kapsar. Evini dekor etmek, çiçek yetiştirmek, güzel koku ve tatlardan, edebiyattan beslenmek, sanat koleksiyonu yapmak kısacası hayatı güzelleştiren estetikle iç içe yaşamaktan zevk duymaktır. Nihâl Martlı, "Art de Vivre (Yaşama Sanatı)" sergisindeki resimler ile salgın sürecinde bolca vakit geçirdiğimiz evlerde, odalarda gezinerek pandeminin bizi soktuğu kurguya giriyor bir yandan da geçmişte üzerinde durduğu figür ve mekana dair temaları tekrar gözden geçiriyor. "Art de Vivre" sergisi, 12 Aralık'a kadar C.A.M Gallery'de ziyaret edilebilir.
Fatma Belkıs & Onur Gökmen, "Saldırıya Uğrayan Hamdi", 2021
(9 Kasım 2021 – 23 Ocak 2022)
"Belkıs Hanım ile Onur Efendi" sergisi, modernleşme hamlesiyle beliren bir "aydın" kimliği ve onun beraberinde doğan çalkantılı ruh hallerine odaklanıyor. Fatma Belkıs ve Onur Gökmen, bu karaktere atfedilen seçkinci avangart tavrın Tanzimat'tan itibaren nesilden nesile aktarılmış olma ihtimalini sorguluyor. Sanatçıların adlarının dahil edildiği sergi ismi, "Ardışık" programı kapsamında sunulacak işlerdeki nükteli tona vurgu yapıyor. İkilinin ilk uzun metrajlı kurgu filmi "Alakadar"dan (2018-süregelen) bir kesit ile bir dizi heykelden oluşan çalışma, otoriteyle kurulan sancılı ilişki kadar, sanatsal üretimde başarısızlık kaygısını ele alıyor. "Belkıs Hanım ile Onur Efendi" sergisi, 23 Ocak 2022 tarihine kadar SALT Galata'da görülebilir.
Defne Tesal
(27 Ekim – 5 Aralık)
Desen, dikiş, video ve mekana özgü enstalasyonlar üreten Defne Tesal'in "Tereddüt" başlıklı sergisi PİLEVNELİ'de sanatseverlerle buluşuyor. Defne Tesal'ın üretimleri tekrar eden hareketlere dayanıyor. Eserleri, kendisinin ve kullandığı malzemenin defalarca tekrar eden jestlerinden oluşuyor. Sanatçı yaşadığımız zamanın sürekli ve ileriye dönük hızına karşı yapıtlarında döngüsel, ritme sokan, akışkan ve durağan hareketleri temel alıyor ve izleyicisinin deneyimine açıyor. Tereddüt ve eminsizlik anlarının içindeki duygusal ve duyusal hareketlere odaklanan Defne Tesal'in "Tereddüt" sergisi, 5 Aralık'a kadar PİLEVNELİ'de görülebilir.Richard Wilson, "20:50", 2021
(27 Ekim – 5 Aralık)
Richard Wilson, 40 yılı aşkın bir süredir Japonya, Amerika Birleşik Devletleri, Brezilya, Meksika, Rusya, Avustralya ve birçok Avrupa ülkesinde kapsamlı müze sergileri ve kamusal projeler düzenliyor. "Stealing Space" başlığı altındaki büyük kişisel sergisi, kariyerinin son döneminde öne çıkan etkileyici projelerden. Sanatçının büyük ölçüde mühendislik ve inşaat dünyasından ilham alan eserleri, "Mekanı Başkalaştırmak" sergisinde sekiz heykel, bir yerleştirme, dokuz çizim, beş baskı ve üç duvar kolajı olarak yer alıyor. Daha önce Saatchi Koleksiyonu'nda bulunan, şimdi ise Tazmanya'daki Mona Müzesi'nde kalıcı olarak sergilenen "20:50" adlı yerleştirmesi, bel hizasına kadar, eserin ismini aldığı geri dönüştürülmüş motor yağı ile kaplanmasıyla oluşuyor. Tek bir girişten giren izleyici, her tarafı yağ ile çevrilene kadar platformda ilerliyor. Richard Wilson'ın "Mekanı Başkalaştırmak" adlı kişisel sergisi, 5 Aralık'a kadar PİLEVNELİ'de ziyaret edilebilir.
Robert Janitz, "The Mechanic Muse", 2021
(12 Kasım – 11 Aralık)
Alman sanatçı Robert Janitz'in İstanbul'daki ilk kişisel sergisi "Labirent" 12 Kasım'da Sevil Dolmacı Art Gallery'de açıldı. 1962 doğumlu Janitz, Avrupa'da König Gallery, Amerika'da ise Canada NY Gallery gibi önemli uluslararası galeriler ile çalışıyor ve eserleri Art Basel başta olmak üzere birçok önemli fuarda sergileniyor. Serginin en dikkat çeken eserleri, Janitz'in Ağustos 2021'de Sevil Dolmacı Art Residency bünyesinde İstanbul'da ürettiği eserler olacak. Küçüklüğünden itibaren, ebeveynleri sayesinde dokuma ve düğümlere meraklı olan sanatçı, İstanbul'da geçirdiği bir ay boyunca bu konulara yeniden eğilme fırsatı buldu. İstanbul'da gezdiği müzelerde keşfettiği Türk gemici düğümleri ve tuğralardan, şehri kaotik bir hale getiren trafik şeritlerine ve Boğaz'da yüzen gemilerin arkalarında bıraktığı 'hat'lara kadar İstanbul'u derin bir şekilde analiz eden Janitz, bir ay sonunda ortaya koyduğu eserlerinde uzun süredir içinden çıkamadığı 'düğümü' çözerek, bir anlamda bugüne kadar sürdürdüğü pratiğinde yeni bir döneme girmiş oldu. Robert Janitz'in "Labirent" sergisi, 12 Kasım'dan itibaren Sevil Dolmacı Art Gallery'de görülebilir.
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "Al Gözüm Seyreyle" Sergisi:
(19 Kasım - 12 Aralık)
Resimleriyle ekol yaratmış, resim sanatımızın çağdaşlaşmasında, akım ve üsluplara ulaşmasında oldukça etkisi olmuş Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "Al Gözüm Seyreyle" başlıklı resim sergisi 19 Kasım'da Galeri Selvin'in Nişantaşı galerisinde açılıyor. Ressam, şair, akademisyen, eğitimci ve yazar kimliğiyle tanınan Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun sergisindeki eserler, aile koleksiyonundan derlenmiş, farklı dönemlere ait ve değişik tekniklerden yapılmış resimlerden oluşuyor. Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "Al Gözüm Seyreyle" sergisi, 12 Aralık'a kadar Galeri Selvin'de ziyaret edilebilir.