Lara MUTLU lara.mutlu@alem.com.tr
Röportajlarına pek nadir rastladığımız Adler Joailliers SA CEO’su Allen Adler ile bir araya gelerek mücevherde lüksün zirvesini konuştuk.
Mücevherde lüks nereye doğru evriliyor?
Lüks, yüksek kalite, ustalık, yaratıcılık ve sunulan mükemmel servisin bir bütünü. Adler olarak her zaman estetiğe odaklanıyoruz, titanyum, ağaç, karbon gibi farklı malzemeler kullanarak orijinal mücevherler tasarlıyoruz. Artık bugün sadece vizyon sahibi ve yaratıcı olmak yetmiyor, teknik gelişmeleri yakalamak hatta bizzat kendinizin tasarımlarınız için yeni teknikler geliştirmesi gerekiyor. Mücevhere kattığınız ruhu teknik mükemmellikle tamamlamanız şart. Tasarımlarınıza o ruhu katamazsanız yan yana dizilmiş taşlardan ibaret olur. Adler’in dördüncü jenerasyonu olarak biz, yeni koleksiyonlarımızdaki “modeli dönüştürülebilen” parçaları geliştirmeye devam ediyoruz. Öyle ki broş bir pandantife, saç iğnesi bir kolyeye dönüştürülebiliyor. Ona sahip olan kadın, mücevherini farklı şekillerde, arzu ettiği gibi değerlendirebiliyor. Farklı alternatifleri bir parçada toplamak günümüzün ritmine de uyum sağlıyor. Ayrıca, “müşteriye özel tasarımlar” konusuna da büyük önem veriyoruz. Müşteri memnuniyeti son derece önemli. Müşterinizin tam olarak aklındaki ve kalbindeki modeli ustalıkla yaratarak, onun hayallerini gerçeğe dönüştürmekten büyük keyif alıyoruz.
Siz lüksü nasıl tanımlıyorsunuz?
Farklı lüksler var hayatta. Güzellik, kalite, zaman, içtenlik, nezaket… Güzellik kendinizi iyi hissetmenizi sağladığı ve ruhunuzu tatmin ettiği için lüksün önemli bir parçası. Kalite ise konu mücevher olduğunda sadece taşların değerinden veya nadirliğinden ibaret değil, aynı zamanda son dokunuşlardaki kusursuzluk, taşların mıhlama tekniği ve usta işçilik de yüksek kalitenin vazgeçilmezleri. Diğer yandan bugün artık zaman da bir lüks! Hepimiz her daim meşgulüz, bir yerlere yetişiyoruz, koşuşturuyoruz ve gecikiyoruz. Sanatımızın asaletini, ruhumuzu da işin içine katarak bir tasarımın üzerinde çalışmamız gerekiyor. Benzersiz bir tasarım yaratmak zaman ve sabır ister. Bir de, nezaket ve içtenlik var. İçtenlik, benim her zaman saygı duyduğum önemli Türk geleneklerinden, erdemlerinden biri.
RÖPORTAJIN TAMAMI BU HAFTA ALEM'DE.