Lara MUTLU - [email protected]
Fotoğraf Serdar BİLGİLİ
Beş yıl önce Jameel Prize 3 ödülünü kazanan Istanbul Contrast koleksiyonu, bu kez Katar’da düzenlenen çok özel iki konferansa konu oldu. Dice Kayek’in yaratıcıları Ayşe Ege ve Ece Ege, Doha Fire Station Museum’da her zaman en büyük esin kaynakları olan İstanbul’u anlattı.
Istanbul Contrast koleksiyonu nasıl ve ne zaman ortaya çıktı?
Istanbul Contrast 28 couture kıyafetten oluşan bir sergi koleksiyonu. Çıkış noktamız daha entelektüel ve güncel bir yolla yaratıcı süreçlerimizi couture teknikleri kullanarak ortaya koymaktı. Bu koleksiyon İstanbul’un sanatsal, kültürel, mimari mirasına ve farklılıklarına; geçmiş ve bugün arasındaki zıtlıklarla her an karşılaştığınız kendine has yapısına özgü elbiselerden oluşuyor. Bu metropolün tatlı bir hikayesini anlatıyor. Koleksiyondaki her bir elbise şehrin mirasından esinle ortaya çıkarttığımız soyut bir güncel vizyonu temsil ediyor.
Koleksiyonun hazırlık süreci nasıl gelişti?
Koleksiyonlarımızın ana teması her zaman zıtlıklardır… Kumaş seçimlerinden şekillere kadar, işlemelerden bitişlere kadar koleksiyonlarımız hep zıtlıklar üzerinde kurulur. Istanbul Contrast koleksiyonu özelinde de İstanbul’un zıtlıklarından aldığımız ilhamı, normalde birbirleriyle bağdaşmayan materyal ve formları birleştirerek elbiselere dönüştürdük. Bu koleksiyonu hazırlarken bir yıldan uzun bir süre İstanbul’un sembolik yapılarını, mimari geçmişini, geleneksel ve güncel yaşam tarzını, tatlarını, meşhur çiçeklerini inceleyip araştırdık. Kıyafetlerin tasarımı ve ardından gelen üretim süreçleri inanılmazdı. Projede çalışan herkes ve petites-mains’lerin parmak uçları tamamın el üretimi olan bu elbiselerin uzun dikim süreci sırasında iğnenin etkisiyle delik deşik oldu. Kullandığımız kumaşlar son derece hassas ve değerliydi. Tüm elle katlamalar, drapeler ve pileler saatler süren uğraşlarla tek tek yapıldı. Üretim sürecinde yer çekimi etkisine karşı sürekli bir mücadele verdik. Bazı malzemeler son derece kalın ve toktu ve modeller son derece genişti. Bu kumaşlarla bazı kıyafetlerin kubbe şeklindeki yapısını taşıması için balenler ve krinolinler ile son derece sağlam altyapılar hazırlamamız gerekti. Mühendislik süreci de son derece zorluydu. Şimdi geri dönüp baktığımızda unutulmaz bir deneyimdi.
Koleksiyonu ilk nerede sergilediniz?
Bu koleksiyonu ilk kez Paris’teki Ritz’de sergiledik, ardından Musée des Arts Décoratifs’te, Istanbul Modern’de, Amsterdam Müzesi’nde ve Victoria & Albert Museum’da. Bu koleksiyonun her bir sergilenişi sergilendiği müzenin bağlamına uygun olacak şekilde tasarlanan farklı bir kurulum (scenography) ile gerçekleştirildi. Istanbul Contrast koleksiyonu, 2012’de Victoria & Albert Museum tarafından önce Jameel Prize 3 finalistleri arasında açıklandı ve ardından da Jameel Prize 3 ödülünü kazandı. Sergi, Victoria & Albert Museum’da dört ay sergilendikten sonra, Hermitage-Kazan Museum, Moscow State Exhibition Hall, Sharjah Museum of Islamic Civilization ve National Library Singapour gibi dünyadaki başka önemli müzelere de seyahat etti.
Doha’da nasıl bir sunum gerçekleştirdiniz?
Bizi en çok heyecanlandıran şey, Qatar Museums’un her yıl düzenlediği Crossing Boundaries adlı sanatçı konferansları serisine davet edilmek oldu. Sanat ve modanın buluşması insanları gitgide daha fazla ilgilendiriyor. İstanbul’dayken daha önce görmüş oldukları Istanbul Contrast’tan çok etkilendikleri için, Crossing Boundaries Konferans Serisi’ne ilk defa sanat ve modayı bir araya getiren bir konferans için bizi davet ettiler. İlk konferansı, Doha’daki uluslararası sanat çevresinin, entelektüellerin, akademisyenlerin, mimarların buluşma noktası olan Fire Station Museum’da verdik. T.C. Doha Büyükelçisi Sayın Fikret Özer ve eşi Dilşad Özer, T.C. Doha Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Sayın Burak Güreşçi ve eşi, Fransa Doha Büyükelçiliği Kültür Ataşesi Sayın Isabelle Viergiet-Rias’nın katılımının yanı sıra birçok sanatçı, mimar ve moda meraklısı da izleyiciler arasındaydı. Sunuma gelince, Istanbul Contrast’ın farklı bir sunumunu yaptık. Doha’daki konferanslarımızda da serginin virtüel bir sunumunu gerçekleştik. İkinci sunum ise Doha’daki Education City’de yer alan VCU Arts Qatar öğrencilerine ve basın mensuplarına verildi, bu etkinlikte VCU Arts Qatar’ın Dekanı Sayın Dean Baker ve eşi Heather Baker’ın yanı sıra, Moda Bölüm Başkanı Sayın Sandra Wilkins, Moda Bölümü hocalarından Ali Khan ve Nayla Al-Mulla öğrencileriyle katıldılar. Ayrıca Al Jazeera ve BBC, Qatar Tribune gibi basın kuruluşlarından gazeteciler de geldiler.
Röportajın tamamı bu hafta ALEM'de...