SosyalBen Vakfı, kurulduğu günden beri yakından takip ettiğim bir vakıf. Özverili çalışmalarıyla dünden bugüne kat ettikleri yol beni etkiledi diyebilirim. Uğruna çalıştıkları amaç çok özel bir kere çocuklar... Çocuklar benim için geleceği, umudu simgeliyor. Bu yapının içerisinde benim de bir rolümün olmasını çok önemsedim. Vakfın kurucusu Ece Çiftçi ve vakıf ekibiyle ile bir araya gelerek SosyalBen Vakfı Gönüllü Elçisi’nin ne yaptığını öğrendim ve çocukların yeteneklerini keşfetmelerine destek olmak, yol gösterici olmak istedim.
Dışarda işim olmadıkça evden çıkmıyorum. Bol bol çizim yapıyorum, spor yapıyorum. Bir de şimdi seramikle ilgilenmeye başladım, kendimi o alanda keşfediyorum ve bundan çok keyif alıyorum. Onun dışında dizi, film izliyoruz. Evimde ailem ve minik dostlarımla vakit geçiriyoruz.
Bir günün nasıl geçiyor, vazgeçemediğin rutinlerin neler?
Her sabah 05:00’te uyanıyorum. Bu vazgeçemediğim rutinlerimden biri. Günümü en verimli geçirdiğim saat. Çizim yapıyorum, sesli kitap dinliyorum, merak ettiğim konuları araştırıyorum. Daha sonra spor ve yürüyüş yapıyorum. Bunlar da vazgeçilmezim. Tatilde bile bu ikisi asla değişmeyen rutinlerim. Günün geri kalanı o günkü işlere göre değişebiliyor.
Çok güzel. Gün içinde işlerden dolayı uzak kalsan da, günün sonunda bir arada olacağını bilmek aynı evde olmanın en güzel yanı bence.
En çok saç rengimi sorduklarını görüyorum. Saçımda hiç boya yok, çocukluğumdan beri bu renk. Bu vesileyle cevaplamış olayım.
RÖPORTAJIN DEVAMI BU HAFTA ALEM'DE.